2 Grup Başkanvekilinden çarpıcı 'emsal krizi', Çeşme Projesi ve Buca Cezaevi alanı mesajları!

GERÇEKİZMİR - Gazeteci Sercan Avcı'nın Bir TV'de yayınlanan Politika Durağı programı Büyükşehir Belediye Meclisi'nin CHP ve AK Parti Grup Başkanvekillerini ağırladı. 

CHP Grup Başkanvekili Murat Aydın ve AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal'ın çarpıcı açıklamalarda bulunduğu oturumların ana gündem maddeleri TMMOB'un açtığı davada yürütmeyi durdurma kararı verilen emsal artışının yanı sıra Çeşme Projesi ve Buca Cezaevi alanındaki plan tartışmaları oldu. 

EMSAL ARTIŞI 

AYDIN: TMMOB KAMU İHTİYACINI GÖRMEZDEN GELDİ, YENİ BİR ÇALIŞMA HAZIRLIYORUZ...
CHP Grup Başkanvekili Aydın emsal artışı konusunda yaptığı değerlendirmede, "TMMOB’un yaklaşımını doğru bulmuyorum çok açık söyleyeyim. Elbette imar uygulamalarının bilime göre yapılması gerekir. Tercihlerimizi yönetirken ihtiyaçları da gözetmek bunların hepsini birlikte ne bilimden vazgeçen ne de ihtiyaçlardan vazgeçen bir çözüm ortaya konmak zorunda. Burası deprem bölgesi ve insanlar konutuz kaldı. İktidar burada ucuz, uzun vadeli kredi vermek gibi seçenekleri yeterince uygulamadı. Orta hasarlı binalar ile ilgili hiçbir destek yok o zaman insanlar bir çözüm aradılar. Elbette ki dönüşüm sadece emsal ile karşılanamaz. Binaların yenilenmesi sadece emsali yükseltmek ile olmaz ama bu da araçlardan biridir. Bir diğeri ucuz kredidir. Bir diğer yerleşilebilir arsalar üretmektir. Vatandaşların bir miktar katkı koymasıdır para koyarak. Bunun hepsini birlikte yapmalıyız. Vatandaşın, belediyenin, hükümetin hep birlikte pişireceği bir yemektir bu. TMMOB bu konunun kamu ihtiyacını görmezden geldi açıkçası. Yaklaşımlarını doğru bulmuyorum. Henüz sadece yürütmeyi durdurma kararı verildi, iptal çıkmadı. Büyükşehir istinafa itiraz etti. Mahkemenin kararına saygı duymuyorum diyenlerden olmadığımız için bu kararın gereklerini yerine getirmekle yükümlüyüz. Bu kararın gereklerini yerine getiren ama bir yandan vatandaşın ihtiyaçlarını karşılayan yeni bir çalışma önergenin üzerinde çalışıyoruz şuan önümüzdeki günlerde çalışmamızı kamuoyuna sunacağız. Kimse umutsuzluğa kapılmasın" ifadelerine yer verdi. 

HIZAL: BUNUN BÖYLE OLACAĞINI BİLİYORLARDI! 
AK Parti Grup Başkanvekili Hızal ise, "Gerek Büyükşehir Meclisi’nde gerek Bayraklı Meclisi’nde defalarca uyardım gelin birlikte hareket edelim ve bu sorunu çözelim diye. O bölgede yaşayan biriyim ben. Manavkuyu’da konutu olan bir İzmirliyim. O gün de dedik burada planlama yapın, imar planı ile bu işi çözelim. 10 sayfalık çok detaylı geçmişte belediye başkanlığı yapmış, şehir plancılığı konusunda yetkin, mimar ve mühendis arkadaşlarla oturdu bir önerge hazırladık. Bunları söylemek gerçekten içimi acıtıyor. Bir realiteyi ortaya koymak adına söylüyorum. Siyaset malzemesi yapmak adına söylemiyorum. Bizim önergemiz okuma ihtiyacı bile duymadılar ve reddettiler. Hızlıca gittiler plan notları ile emsal artışını yapmaya çalıştılar. Bunun böyle olacağını kendileri biliyorlardı. Aslında niyetleri emsal artışı vermek değildi. Altını çizerek söylüyorum. İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Bayraklı Belediyesi İzmir’de depremden etkilenmiş vatandaşların sorununu çözmek için emsal artışı verme niyetinde değillerdi. Defalarca kendileri dile getirdi. Ne zaman Kılıçdaroğlu kürsüde Büyükşehir Belediye Başkanı’na ithafen ‘emsal verin’ dedi ertesi gün paldır küldür bir plan notu hazırlanarak emsal artışı verildi. Aslında sorun burada başlıyor, 30 Ekim depremi sonrasında hemen ertesi günü İzmir Büyükşehir Belediyesi Bayraklı ve diğer ilçe belediyeleri planlama konusunda bir hazırlık yapsalardı 3 ayda, 6 ayda bu planlar biterdi planlı alanlar da planlar biterdi. Gerekli planlamalar yapılırdı yargıya konu olmaksızın böyle bir karar verilmesine neden olmazlardı. İzmir Büyükşehir Belediyesi ve bazı ilçe belediyeleri Bayraklı dahil olmak üzere odanın açmış olduğu davada zaten kapı arkasında bu konuşmalar yapıldı. Bu plan yapılırken dava açılacağını çok iyi biliyorlardı. Net söylüyorum. Bugün bir basın kuruluşunun haberinde var. Odanın yönetim kurulu üyelerinin büyük bölümü Büyükşehir ve diğer belediye personelleri. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu. Boşuna timsah gözyaşları dökmelerinin bir anlamı yok. Bu saatten sonra planlama yapılır mı elbette ki yapılır" diye konuştu. 

ÇEŞME PROJESİ 

AYDIN: BİR RANT PROJESİ 
CHP Grup Başkanvekili Aydın, Danıştay üst kurulu tarafından yürütmesi durdurulan tartışmalı Çeşme Projesi hakkında, "Bakanlığın kendi takdiri ama Çeşme Projesi rafa kalkmalı. Kararın gerekçesi kökünün hatalı olduğunu anlatıyor. Mahkemenin kararı çok daha derinlikli. Birkaç düzeltme ile yapılabilecek bir şey değil.Kamu yararı da yok. Bir rant projesi" açıklamasını yaptı. 

HIZAL'DAN 'SAMİMİYET' ÇIKIŞI, 'KADEME ATLATACAK PROJE' MESAJI 
AK Parti Grup Başkanvekili Hızal'dan ise konu hakkında, "Bakanlık bununla ilgili başka bir hazırlık yapacaktır. Çeşme Projesi ile ilgili Kültür ve Turizm Bakanımızın geldiği toplantılara katıldım. Tunç Bey yine, bakın samimiyet çok önemli samimi olacaksınız. Toplantılarda konuştuklarınızı kamuoyu önünde konuşacaksınız sırf siyaset yapacağım diye farklı farklı şeyler söylemeyeceksiniz. O toplantılarda sayın bakan şunu söyledi; İzmir bizim için çok önemli İzmir’in hassasiyetleri bizim için çok önemli, planımız bu, bu plan üzerinden mutlaka bir revizyon yapılacaktır ve sizin görüşleriniz çok önemli demişti. Tunç Bey aynen şu ifadeleri kullandı; Sayın Bakanım muhteşem bir proje çok güzel bir proje ama şu, şu eksiklikler var… Suyla ilgili ekslikler vardı. Bunları yapalım. Sayın bakanımız da elbette değerlendirelim dedi. Siz o toplantıdan çıkıp bir basın kuruluşunun karşısında geçip ya da siyasi bir ortamda 'Çeşme Projesi İzmir’e vurulmuş bir hançerdir, katliamdır' derseniz samimi olmazsınız. Çeşme Projesi İzmir içim kıymetli bir proje. İzmir’e kademe atlatacak bir proje. İzmir’e 1 yılda gelen turist sayısı 1 milyon. Antalya’ya 15 milyon…" mesajları geldi. 

BUCA CEZAEVİ ALANI PLANLAMASI 

AYDIN: KAMUSAL ALAN GEREKLİLİĞİ BİR KEZ DAHA TEYİT EDİLDİ 
CHP'li Aydın meclis grubu olarak Bakanlık tarafından yapılan planları yargıya taşıdıkları Buca Cezaevi alanı düzenleme süreci hakkında şu açıklamayı yaptı: Yargıya taşıdık meclis üyeleri olarak. Bakanlığın cevap süresi var. Cevabını bekliyor mahkeme. Bundan sonra yürütmeyi durdurma verip vermeyeceğine karar verecek. Yaşadığımızı deprem Buca Cezaevi, alanının yeşil alan olması gerekliliğini ortaya koydu. Orada bir deprem olsa en yakın toplanma alan nerede oranın da bina olduğunu düşünün Şirinyer Hipodromu’nda. Bir deprem olduğunda öteki sokağa geçemeyeceksiniz belki. Başka nerede var anıtın orada, Eski Buca Stadı, Hasanağa Bahçesi. Bütün diğer tartışmayı kenara bırakın Buca Cezaevi’nin kamusal kullanıma açılması gerekliliği bir kez daha teyit edildi. Uydu görüntüsü bile bağırıyor yeşil alan olmalı diye. Hukuka ve kamu yararına aykırı bir proje. Mahkeme tarafından iptal edileceğini düşünüyorum. Yanlış bir işlem. 36 bin metrekare inşaat öngören bir projeyi kaldırıp burası AVM olacak diye 70 bin metrekare inşaat koyarsanız o zaman tuhaf olur tabi ki. Arkadaşlar orada biz yeşil alan yapacağız diyorlar. Ben söyliyeyim alanın yüzde 15’i yeşil alan olacak. Yüzde 15 sadece. Kalanın tamamı konut, ticaret, sosyal donatı. Bina olacak. 70 bin metrekare inşaat öngörüyor. Bakanlığın planı.

HIZAL: PLANLARI ELEŞTİRİN AMA ÇAKMA FOTOĞRAFLARLA... 
AK Partili Hızal ise süreci de anlattığı açıklamasında şunları kaydetti: Şimdi Buca Cezaevi planları ile ilgili orası rezerv alan olarak ilana edildi. Büyükşehir’in planı hukuksuz bir plan. Meclis’te alınan karar hukuki bir kara değil siyasi bir karar. Buca Cezaevi öğrencilik döneminde hemen yanında yaşadım. Buca için çok büyük bir sorundu. Ortadan kalkması için milletvekillerimiz, il başkanımız, İzmir’in siyasileri, Buca Belediye Başkanı gerçekten elinin taşın altında koyarak bir katkı koydular ve sorun ortadan kaldırıldı. Tunç Soyer’in o gün hiçbirinin haberi bile yoktu. Orada bir plan vardı, o plan AVM planıydı. Bakanlık olarak iptal edilmemiş olsaydı. Görsel gösteriyorlar ya Murat Bey özellikle ben çakma resim diyorum onlara çünkü çakma resim yapıyorlar. Eğer AVM planı iptal edilmemiş olsa gözünüzün önüne bir AVM getirin. Kocaman bir kitlenin orada olduğunu düşünün. Bu planı İzmir Büyükşehir Belediyesi ve dönemin Buca Belediyesi yaptı. Bu plan iptal oldu. Orada sosyal donatılar yapıldı, yol açıldı, yeşil alanlar ortaya konuldu. Yeşil doku korunacak bir plan notu ortaya konuldu. Orada Bucalılara hizmet edilecek bir plan yapıldı. Yine bir samimiyet testinden geçecekler. Alanla ilgili yeşil yapın diye bağıran CHP’li yöneticilere iki örnek vereceğim; Bir, Buca Cezaevi’ne kuş uçucu 500 metre olan yaklaşık 25 bin metrekarelik bir alan var. Oraya ne yapacaklar? Plan değişikliği yaptılar. ORAYA Tunç Bey’in başka bir tarım diyerek İzmirlileri farklı noktalara yönlendirdiği tarım lisesi yapacak güya. İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne ait olan ve İZBETON’A satılan üzerinde 300-400 adet ağaç olan bir alanın üzerindeki ağaçlar kesilmeye çalışılıyor şu an...  Neden? Konut yapacaklar...  Kim yapacak? İZBETON. Kimin ağacını kime kestirtiyorsunuz. Bir firmaya kat karşılığı verilmiş. Samimiyet testinden geçmeleri gerek bir kere. Planları eleştirin ama çakma fotoğraflarla biz bunu yapmak istiyoruz, onlar bunu yapmak istiyor diye insanları yalan yanlış bilgiler verirseniz bu doğru olmaz zaten.