AK Partili Başkan'dan Büyükşehir'e sert çıkış: Sıkılan bir kurşun var!

Mehmet İŞLER /GERÇEKİZMİR - Kiraz Belediyesi'nin AK Partili Başkanı Saliha Özçınar, açıklamalarda bulundu.

AK Partili Belediye Başkanı Özçınar, ilçesinde yeni açılan bir bulvara Milliyetçi Hareket Partisi'nin (MHP) merhum Lideri Alparslan Türkeş'in adının verilmesi üzerinden alınan kararın İzmir Büyükşehir Belediyesi komisyonunda oy birliğiyle kabul edilmesinin ardından meclisin hamlesiyle geri gönderilmesi hakkında konuştu.

Ayrıca, zaman zaman ilçesine yeterli desteği alamadığını ifade eden ve bu konuda İzmir Büyükşehir Belediyesi ile karşı karşıya gelen Belediye Başkanı Özçınar çok sert açıklamalarda bulundu.
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Cumhuriyet Halk Partili (CHP) Başkanı Tunç Soyer'i hedef alan Başkan Özçınar, bazı projelerde mahkemeye gidildiğini belirtti ve duruma tepki gösterdi.

KİRAZ'A SIKILAN BİR KURŞUN OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM!
Büyükşehir Belediyesi ile karşı karşıya gelmesinin nedeninin sorulması üzerine konuşan Özçınar, "Aradaki buzlar neden erimiyor?" sorusunu cevaplandırdı. Özçınar, "Bu arada yine her zamanki gibi karşı karşıyayız. Buzların erimesi iki taraflı olacak bir şeydir. Yapılan hizmete engel olunduğu zaman maalesef siz iyi niyet göstergesi sağlayamıyorsunuz. Hastane ve TOKİ noktasında itiraz edildi, mahkemeye gidildi. Biz yine planlamaya aldık, yaptırıyoruz. Bunların hepsi zaman kaybı... Şimdi en son Valiliğin bize devretmiş olduğu, bize ait olan yeri mahkemeye gittiler. Orayı yurt alanı göstermiştik meclisimizden. Ben artık art niyet olduğunu düşünüyorum. Kiraz'a sıkılan bir kurşun olduğunu düşünüyorum" dedi.

YAPILAN HİZMETE ENGEL OLMAK EN BÜYÜK KÖTÜLÜKTÜR!
Özçınar sözlerine devam etti ve "Bırakın İzmir'in sorunlarını, farklı illerin problemleriyle ilgileneceğine bence ilçedeki problemler neydi, ilgilenilmesi gerekiyor.  Kusura bakmasın kimse, göreve alanı değil. Yapılan hizmete engel olmak da en büyük kötülüktür diye düşünüyorum. Bunun hesabını da Kirazlı vatandaşlarımız soracaktır diye ümit ediyorum. Şu an amacımız siyaset değil, hizmet etmek için çabalıyoruz. Varımızla yoğumuzla bunu yaparken yurt alanı olarak verdiğim yer  için tekrardan mahkemeye gitmek nasıl bir şeydir, onu da çok merak ediyorum. Kiraz'daki bir yeri ne yapabilirdi, çok merak ediyorum" diye konuştu.

SOYER'E: KİRAZ'DAN NE İSTİYOR, ÇOK MERAK EDİYORUM!
Özçınar, "O kadar gerginim ki, şunu söylemek istiyorum; ben sağlık imkansızlığı yüzünden babamı acı çekerek kaybettim. Ben buraya ilçeye bir sürü emek verip fakülteyi getirtiyorum, oraya yurt yaptıracağım. Mahkemeye gidiyor. Kiraz'dan ne istiyor, çok merak ediyorum! Eğer benim yüzümden Kiraz'ı cezalandırıyorsa bunun da hesabını kalksın vatandaşa versin. Bu kadar ben bir şeylere çabalayıp, bütçe çıkarıp, projelendirirken engel olunmasın yeter. Ben ondan çok fazla bir şey istemiyorum. Hizmet etmesi noktasında da bir şey beklemiyorum. Ben zaten üstüme düşeni yapıyorum. Ama engel olmasın. Eğer varsa kasti bir şey, gelecek benimle paylaşacak! Ben şundan şundan dolayı istemiyorum diyecek. Biz Aziz Bey ile bunları konuşabiliyorduk. Ama şu an yapamıyoruz. Ben Aziz Bey'e her dakika ulaşabilen bir belediye başkanıydım. Halen daha konuşuyoruz. Halen daha ilçemle ilgili bir sıkıntım olsa fikir alabileceğim birisidir. Çünkü Aziz Bey devlet adamı! Ama maalesef şu an Kiraz'a yapacağım bir işlemde sürekli bir mahkeme... Elbette ben haklı çıkacağım noktada çıkacağım. Ben buna da inanıyorum ama süreci niye uzatıyoruz? Kirazlı vatandaşı niye cezaladırıyoruz?" açıklamasında bulundu.

BEN ZATEN ONDAN BİR ŞEY İSTEMİYORUM!
"Düşünün Kiraz'da altyapı başlıyor" diyerek konuşmasını sürdüren Özçınar, "Ama hiç ev olmayan bir sokaktan başlıyor. Çünkü orada Kiraz'ın pazar yeri var. Bir daha oraya pazar yeri kurdurmayacağız denebiliyor. Maalesef son noktama geldim. Kiraz'a gelirken zaten haberim olmuyor. Bunca zaman hep 'karşılanmıyor' dediler ya, benim hiç haberim olmadı. Ne özel kaleme ne bana bilgi verildi. İlk davet ettiğinde gittik, gerekeni söyledik, isteklerimizi ilettik. Ondan sonra bir daha ne oradan bir dönüş oldu, ne başka bir şey oldu. Sadece Büyükşehir sorumlusu İlkay Hanım ile ara ara iletişim kurabiliyoruz. Ben zaten ondan (Tunç Soyer'i kastederek) bir şey istemiyorum ki! Ben bakanlığıma yaptıracak olduklarımı yaptırıyorum. Ben büyük yatırımlar alıyorum. İlçem zaten geri kalmış durumdaydı. Bırak da ben çalışayım ya! İnsanın bu kadar üstüne gelinmez! Boğazıma kadar geldi! Ben bir şeylerin ihalesini yaptırıyorum küt diye hemen önüme mahkeme kararı... Sonra mahkeme sonucunu bekliyorum. Maalesef ki böyle" dedi.

CANIMIN SON DAMLASINA KADAR SAVAŞACAĞIM!
Özçınar, "Ben burada yapacağım işlerde engel olunduğumu anlarsam, eğer siyaseten yaptıklarını da anlarsam, ben bu işi yapacağım. Onlar engel olsa da yapacağım. Canımın son damlasına kadar da savaşacağım. Bu kadar net söylüyorum" ifadelerini kullandı.

HOŞ OLMADI!
İlçede yeni açılan bir bulvara MHP'nin merhum Lideri Alparslan Türkeş'in adının verilmesi üzerinden alınan kararın önce İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin komisyonunda oy birliğiyle kabul edilmesi sonrasında ise mecliste gerçekleşen oylamada geri gönderilmesine dair konuşan Özçınar, "Hukuk komisyonundan ortak gelen kararın meclis gündemine geldiğinde oy çokluğuyla reddedilmesi durumu söz konusu olmuş. Akabinde bizim arkadaşlar tepki gösterince yeniden komisyona düşmüş. Merak ediyorum; bunca zamandır yeni bir isim verilmesi reddedilmezken acaba Alparslan Türkeş'e mi bir durum var? Kiraz'a ayrı bir kast mı olduğunu artık düşünmeye başladım. Hoş bir durum değil. Gerekçe de şu; başkanlık makamından bize gelecekti! Bunca yıl meclisten alıp gönderdiğimiz isim kararına hiçbir şekilde sıkıntı vermeyen Büyükşehir'in şimdi kalkıp böyle yapması hoş değil. Hakikaten komik. Bunca yıldır bu işi yapıyorum ama herkes aslında bu işi yapıyor. Bilmeleri lazım ama maalesef yapmıyorlar. Ya Kiraz'a garezleri var ya da bana karşı şahsi bir meseleleri var diye düşünüyorum. Ya da gerçekten Alparslan Türkeş ismine karşı farklı bir durumları söz konusu. Kiraz'dan giden dosyanın 'hayır, olmaz' denilerek mahkemeye gönderilmesi var. Ama ben kararlıyım, yapacağım. Onlar diyordu ya her şey çok güzel olacak diye, çok çok daha güzel olacak, emin olsunlar" dedi