AK Partili Boztepe'den Meclis'te çarpıcı çıkış: Başıma bir şey gelirse sorumlusu...

Gizem TABAN/GERÇEKİZMİR- İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Şubat ayı olağan ikinci oturumu İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in yokluğunda Büyükşehir Belediye Başkanvekili ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkanvekili Mustafa Özuslu’nun idaresinde gerçekleşti. Toplantıya AK Partili Hüsnü Boztepe’nin Başkan Tunç Soyer’e çıkışı damga vurdu.

BOZTEPE TEKRAR GÜNDEME GETİRDİ

Pazartesi günü gerçekleşen meclis oturumunda AK Partili Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe Seferihisar Belediyesi’nin 2018 Sayıştay raporu üzerinden Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’i hedef almıştı. Boztepe, Soyer’e Sayıştay raporu üzerinden suçlayıcı ifadeler kullanmıştı. Bunun üzerine sinirlenen Başkan Soyer, Boztepe’nin sözlerinin siyasi ahlaka yakışmadığını belirterek, “Siyasi seviyeyi aşağı çekmek isteyenlere izin vermeyeceğim” şeklinde tepki göstermişti. AK Partili Boztepe geçen toplantıda Başkan Soyer ile yaşanan gerginliği bugün yapılan meclis oturumunda tekrar gündeme getirdi.

BENİMLE İLGİLİ SÖYLEDİKLERİNİ KENDİSİNE İADE EDİYORUM!

Geçen oturumda yaşanan gerginliği hatırlatan AK Partili Boztepe, “Sayıştay raporunun birkaç maddesini okumaya başladım ne söyleyeceğimi bilmeden başkan sözümü kesti. Şu an siz bu meclisin başkanısınız Siz şu an orada chp yi değil bu meclisi temsil ediyorsunuz. Dolayısıyla bir grup başkan vekili, bir grup sözcüsü, meclis üyesi meclis başkanına ithafen ‘susturun,durdurun’ talimatı veriyorsa eyvah eyvah. Biz bu kenti 5-10 dakika burada konuşmayacaksak gerçekten masraflara yazık, gelip gitmelerimize yazık. Belediye başkanı zarafetten bahsetti ama ‘ahlaksızdır’ kelimesini kullandı. Ben aynı kelimeyi kendisine iade ediyorum. Pazartesi benimle ilgili ne söylediyse hangi kelime ağzından çıktıysa noktasına virgülüne dokunmadan kendisine iade ediyorum “ dedi.

KISITLAMAK GİBİ BİR DERDİMİZ YOK!

Boztepe’nin ardından açıklama yapan Büyükşehir Belediye Başkanvekili  Mustafa Özuslu, “Başkanın size ithaf ettiği bir şey yoktu. Bu mecliste hepiniz elinizi vicdanınıza koyun; söz kısıtlılığı yapılmış mıdır herhangi bir konudaki eleştirilere, gerek bize getirilen eleştiriler gerek İzmir’le ilgili öneri eleştirilerine herhangi bir şekilde ket vurulmuş mudur? Asla böyle bir şey olmamıştır. Mecliste iyi bir hava var, Türkiye’ye örnek bir meclisiz. Kısıtlamak gibi bir derdimiz yok. 5 dakikayı doğru şekilde kullanıldığında dolmuyor bile. Kötü bir süre değil o süre, içinde herkesin konuşma hakkı olduğu için o süreleri kullanabilirler” diye konuştu.

BAŞIMA BİR ŞEY GELİRSE SOYER SORUMLU

Ardından Boztepe tekrar söz alarak şöyle konuştu; “Pazartesi günü burada tehdit edildim. Bana ‘otur yerine’ dendi. Bu ne demek biliyor musunuz? Ben burada tehdit edildim. Eğer ki başıma bir şey gelirse Tunç Soyer sorumludur.”

YÖNETMELİĞİ TEKRAR TEKRAR OKURSAK ÜSTESİNDEN GELİRİZ!

Boztepe’nin eleştirilerine yanıt veren CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç da şunları söyledi: “Bugüne kadar AK Partili meclis üyelerinden birçok önerge geldi ve biz bu önergelerin meclis kararı haline gelmesi için çok çaba sarf ettik. Burada birlik beraberlik içerisinde olduk. Herşeyi konuşabilirsiniz ama bunun bir üslubu, adabı vardır. Belediye Meclisi Yönetmeliği öncelikle bizim çalışma klavuzumuz… Biz eğer bir hukuk devletinde yaşıyorsak bağlı olduğumuz hukuk kurallarına uygun davranmak zorundayız. O gün 4 AK Partili meclis üyesi arkadaşımız söz aldılar ve kentle ilgili eleştirilerini dile getirdiler. Başkanımız yeri geldi yanıtladı, yeri geldi bürokratlarından gelen mesajlarla yanıtlamaya gayret etti, not aldı. Fakat Hüsnü Bey söze; ‘Aslan yattığı yerden belli olur’ diyerek başladı ve sonrasında da Seferihisar Belediyesi’nin Sayıştay sorgusuyla ilgili konuşmaya başladı ve başkanımıza yönelik kişilik hakkı ihlali, hakarete varan  söylemler içerisine girdi. Bir; Sayıştay raporu zaten sorgu, bunun yargı yolu var, başkan bunun savunmasını vermiş, devam eden bir yargı süreci var. İkincisi; İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin konuları arasında bulunmayan, Seferihisar Belediyesi’ni ilgilendiren bir konu. Bizim belediye başkanımız bugün İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı ve bununla ilgili çalışmaları yürütüyor.  Dolayısıyla benim haddime değil bir belediye başkanına talimat vermek… Ben bir belediye meclis üyesiyim, CHP Grup Sözcüsüyüm. Burada meclis çalışma yönetmeliğine göre; grubumuzun bir meclis üyesi tarafından belediye başkanımızın kişilik haklarını ihlal edecek noktada ve yönetmeliğe aykırı bir üslupla söz almasına yönelik sözün verilebildiği gibi sözün kesilebileceği noktasında görüş ifade ettim. Dolayısıyla belediye başkanımızın kendi takdiriydi, zaten bunu da vurguladı. Ayrıca meclis çalışma yönetmeliğinde meclis düzenin sorumlu kişi belediye başkanıdır. Yani bir meclis üyesini dışarı çıkarma hak ve yetkisi de vardır. Bugüne kadar yaşanmadı çok şükür yaşanmasın. Biz eğer yönetmeliği tekrar tekrar okursak eminim bunların üstesinden geliriz. Karşılıklı saygı çok zor bir şey değil. Bizim tüm beklentimiz budur!”

BİRİNİ BULUNDUĞU MAKAM NEDENİYLE ELEŞTİRİRSEK HAKLIYIZ!

Mecliste dönem dönem tartışmaların olabileceğini belirten AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, “Önümüzdeki 4 yıllık süreçte bu mecliste hiç tartışma olmayacak mı? Elbette olacak. Mecliste sesler yükselmeyecek mi? Elbette yükselecek. Bu, siyasetin doğasında var! Belediye çalışma yönetmeliğini bizler de biliyoruz. Meclis üyesi arkadaşlarımızda yönetmeliği biliyor. Buradaki sorun şu; tavrımıza, tarzımıza ve söylemlerimize dikkat etmemiz gerekiyor. Meseleleri kişiselleştirmeden tartışmamız önemli. Biz burada Mustafa Özuslu’nun özel hayatına yönelik, Tunç Soyer’in özel hayatına ilişkin tartışma yaparsak haklısınız. Biz birini bulunduğu makam nedeniyle eleştirirsek biz haklıyız. Sınırımız belli, birbirimize hakaret etmiyoruz. Eğer objektif olarak bir kriter ortaya koyacaksak; Sizin AK Parti grubuna karşı kullandığınız kriterleri CHP grubuna da kullanmanız gerekir. O gün Hüsnü Bey açıklama yaptı. Sayıştay raporu okunabilir, eleştirilebilir ve bunu eleştiren meclis üyesi sonunda şunu söyleyebilir mi; ‘Sayın başkan 10 yıl görev yaptığınız Seferihisar’da yaptığınız hataları burada yapmayın’ denilebilir. Bu gayet doğal! Cumhurbaşkanımız 30 yıl önce yaptığı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevinden dolayı, ki İstanbul’u nereden nereye getirdiğini biliyoruz, hala eleştiriliyor. Eleştirinin cevabını muhatabı verecektir. Bunun takdir hakkı da vatandaştadır. Biz vatandaşı temsilen buradayız. O kadar büyütülecek bir konu değil. Buna benze bir eleştiriyi bir meclis üyesi arkadaşımız Çeşme ve Urla’da kamulaştırılmaya ilişkin doğru olmayan haberler üzerinde yorum yaparak oraların peşkeş çekileceğini söyleyerek, bizi itham etti iktidar partisinin temsilcileri olarak. Ben de dedim ki; Çeşme Belediye Başkanından bu konuyla ilgili bilgi alın. Sınırları aşmaksızın eleştirilerimizi yapacaksak biz bu mecliste her konuda konuşabiliriz” açıklamasında bulundu.

TUNÇ SOYER’İN NE KADAR DEMOKRAT OLDUĞUNU HERKES BİLİYOR!

Bunun üzerine CHP’li Özuslu da,  “Eleştiri bir haktır, mutlaka kullanılmalıdır. Burası İzmir’in Meclisi olduğuna göre burada eleştiride olacaktır, bu eleştirilere yanıt da verilecektir İzmirli de bizi dinleyecektir. Burada eksik bir şey olduğunu düşünmüyorum.  Meclis toplantılarımıza eleştiri hakkını da söz söyleme hakkını da teokratik şekilde tüm meclis üyeleri kullanıyor. Bu konuda eksiklik olduğunu düşünmüyorum. Sözün tekabül ettiği alanlara dikkat etmek zorundayız. Yoksa Tunç Soyer’in ne kadar demokrat olduğu, eleştirilere ne kadar tahammül ettiğini bu meclistekiler biliyor” dedi.