Efe Can TAN/GERÇEKİZMİR - İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener İzmir'de önemli bir mesaiye imza attı.
İYİ Parti Genel Başkanı, kentte partisinin il başkanlığını ziyaret ile başlayan program kapsamında ilçe başkanlarıyla istişare toplantısı ve teşkilat buluşması gerçekleştirdi.
- AKŞENER'DEN İZMİR TEŞKİLATI'NA: SÖZ 'ELİF' OLACAĞIM!
Toplantılarda İzmir Teşkilatı ile gündemi ve yerel seçim sürecini masaya yatırma fırsatı bulan İYİ Parti Genel Başkanı Akşener ayrıca kent ve ülke gündemine dair de önemli mesajlar verdi.
Güne İYİ Parti Lideri'nin 2024 yılında yapılacak yerel seçimlerde İYİ Parti'nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayını açıklaması damga vurdu. Akşener ayrıca geride kalan cumhurbaşkanlığı seçimlerine, 2017 referandumuna ve altılı masaya dair de çarpıcı açıklamalar yaptı.
İYİ Parti Lideri sözlerine, "Her şehirde tekrarlayacağım hikayeyi sizle de paylaşmak istiyorum. Türkiye ve dünyada 'post-truth' dedikleri bir şey var... Dijital dünyanın hayatımıza girişi ile bireyin öne çıkması... Güzel ama bireyin 'her şey benim etrafımda dönüyor' dediği bir yeni anlayış ve anlayışın ortaya koyduğu yeni değer setlerini hakim olduğu ülkemizde maalesef her şey çok çabuk tüketiliyor. Hikayemizi yeniden hatırlamamız lazım. Nasıl bir cenderenin içinden, işkenceden, nasıl zorluklardan, hangi iftiralardan geçtiğimizi, dayandığımızı, yıkılmadığımızı, yamulmadığımızı hatırlamamız lazım. İYİ Parti’nin hikayesini yeniden hepimize hatırlatmak gerektiğini fark ettim. Anadolu’yu yeniden gezmeye başladığım bu toplantıların 2 bölümü var. Birincisi teşkilatlarımızla bir araya gelip kendi içimizdeki her ne varsa konuşmaya gayret etiğimiz bir süreç. Bir de kamuoyuna açık daha geniş bir salonda biz bize kamuoyuna da konuştuğumuz bir başka alan" diyerek başladı.
ÜMİT İÇİN BURADAYIM!
Akşener ardından İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Ümit Özlale'nin 2024 yılında yapılacak yerel seçimlerde İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan adaylığını ilan etti.
İYİ Parti Genel Başkanı, "Burada bugün bir de güzellik var. Ümit Özlale kardeşimin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adaylığını ilan ediyor olacak olmamız. Ben bugün niye buradayım? Elbette Ümit için! İzmir Atatürk’ün şehri, İzmir Zübeyde Annemizin şehri, İzmir Hasan Tahsin’in şehri... Atatürk’ün hemşehrisiyim, bununla gurur duyuyorum. Zübeyde Anne’nin mezarını ziyaret ettik. Zübeyde Ana’ya, Atatürk’ün Anası’na hakaretlerin edildiği ve pek çok insanın göz yumduğu, Türkiye’deki pek çok insanın bir feslinin peşinden giderek Atatürk’e hakaret ettiği, Atatürk’ün varlığından rahatsız olduğu Türkiye’nin kuruluş amaçlarına savaş açmış bir anlayışa 'hayır' demek, gelecek ilk seçimde de gerçekten göndermek için İzmir’den başladım" dedi.
Partililere seslenen İYİ Parti Lideri kuruluş aşamasında yaşadıkları zorluklara değindi.
Akşener, "İYİ Parti kimdir? İYİ Parti bu ülkenin iki yumruk arasına sıkışmış, İzmir’de AK Parti ve CHP arasına sıkışmış, halinden memnun siyasi geleneklerin, seçmenin mutlu olmadığı bu Türkiye’yi normalleştirmek ve seçmenin velinimet olduğu, seçmenin dinlendiği siyasi partiler arasında tek hedef olduğu bir Türkiye’yi yeniden inşa etmek için kurulan ve bu uğurda pek çok eziyete katlanan bu ülke sevdalılarının kurduğu bir parti. Türkiye şu anda gidiyor, gidiyor… Onlarca insanın ‘Çocuğumun okul defterini, kitabını alacak param yok’ dediği bu ülkeyi bu ahlaksızlıktan kurtarmak için, 'Millet İttifakı’nın yanındayım' denildiğinde komşunun komşuya hakaret edildiği bir ülke olmaktan çıkarmak için bu partiyi kurduk biz. Bir telefon geldi, Nuri Oktay kardeşime. İçişleri Bakanlığı 3 ya sonra verecekmiş evrakı. 24 Ekim 2017... Hukuk dışı bir tutumla partiniz kurulamayacak. Sonuçta ben bizzat kendim müracaat ettim. Eski İçişleri Bakanı olarak size eski bakan olarak davranılır. Aşağıda küçücük bir odada o evrakı bekledim. Buna bir başkasının rezalet çıkarmadan oturması buna tahammül etmesi mümkün değildi. Ben orada oturdum. Ve o evrak geldi. Partimizi kurduk. Teşkilatlarımız kuruldu. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Bitirdik, hazırdık ve 24 Haziran’a seçim kararı alındı. Kırıkkale’ye gittim, bina açılışı var. İp germişler, ipin içinde genellikle emekli yaşında insanlar… Şeritin içinde yaşını başını almış insanlar. Şeritin içine girenleri videoya alan bir polis memuru, hayal edin… Genç olanların dışarıda beklediği bir bina açılışı yaptık. Sonra birer birer dediler ki ilçe başkanımızı aradılar, demiş ki ilgili şahıs tırnak içi devlet o devleti yöneten yamuk el demiş ki ‘oğlun işten gider, kızın sürülür’ ne yapacaksın ‘istifa edeceksin’ Allah bin kere razı olsun hakkını helal edin buna dayanan arkadaşlar. Dün bir grup arkadaşımızla partimizin kurulduğundan itibaren elektrik aksamına dair eksiklikleri nasıl gideririz diye bir araya geldik. İzmirli bir arkadaşımız bizim teknik alt yapımız olması lazım demiş. Başlamışlar şirket aramaya, şirketler fatura kesemeyiz demişler. Sizinle çalışamayız demişler. Biri de sizinle çalışırım ama sözleşme yapamam demiş. Başına her türlü gelebileceğinden şüphelenilen bir Türkiye’de İYİ Parti kuruldu. İYİ Parti en önemlisi cesur insanların partisidir. Bir imam geldi bir gün. Müsavat Başkan’ın temsil ettiği geleneğin mensubu bir imam. O imam bizim bir açılışımızda dua okumuş. İmamı sürmekle tehdit etmişler. Sonra adam durmuş yerinde sürmüşler sonraki aşamada bir tercihe zorlanmış bir şey bulunmuş ve açığa alınmış. İYİ Parti her türlü hakarete rağmen buna direnen bulunduğu şehrin insanlarına çare olmaya gayret eden bir yeni yolu, 3. Yolu, benim değimimle hür ve müstakil bir yolu bunu hayata geçirmek için her türlü fedakarlığı yapan siyasi bir partidir. Bizden sonra bir çok siyasi parti kuruldu, o korkuları ortadan kaldıran sizlersiniz. Bu öyküyü unutmayacaksınız" ifadelerini kullandı.
"15 MİLLETVEKİLİ OLMASAYDI, İSTANBUL OLUR MUYDU?"
Akşener Cumhurbaşkanlığı Yönetim Sistemi’ne geçilen referandum ve 2019 yerel seçimlerindeki iş birliği ve CHP’den İYİ Parti’ye geçen 15 milletvekili ile ilgili mesajlar verdiği konuşmasında, "CHP mensuplarından diyorlar ki '15 milletvekili olmasaydı, İYİ Parti olmazdı'... Doğrudur, olmazdı siz nerede olurdunuz? İstanbul olur muydu? Ankara olur muydu? Adana olur muydu?’’ ifadelerini kullandı.
Akşener, "Biz bu ülke için kendimizden vazgeçenleriz. Ama hayal ettiğimiz umut ettiğimizi yerine getiremedik. Çünkü Türkiye’de 2017’de ucube sistem dediğim sisteme geçen referandumu kaybettik. O zaman bir siyasi partinin mensubu değildik. 2017’de kaybettik. Kazanılacak referandum kaybedildi. O gün Türk Milliyetçileri Hayır diyor Platformu içindeki arkadaşlar YSK’ya gidip ellerinden geleni yaptı. Bir siyasi partinin mensupları değiliz. Sonraki aşamada parti kuruldu 2018’de derhal bir karar alındı. 24 Haziran bir soru işareti. Bize bilgi geldi. Seçime giremeyeceğiz 15 milletvekili meselesi oldu. O arkadaşlarıma hem de Kılıçdaroğlu’na teşekkür ediyorum. Ama şunu duyuyoruz CHP mensuplarından diyorlar ki 15 milletvekili olmasaydı İYİ Parti olmazdı doğrudur, olmazdı siz nerede olurdunuz? İstanbul olur muydu? Ankara olur muydu? Adana olur muydu? Ne diyorum, bu ittifak sebebiyle pek çok şey yaşadık ama o güzel hareket o demokrasinin yanında durma hareketinden herkes kazandı. Sonra mecburen seçime gittik birlikte. Sonuç itibariyle 17’ler 18’lr vardı. Anket yaptıramıyoruz cep delik cepken delik. 2018’de biz 9,97 aldık. Yani 10 civarında. Oylar birbirine geçiyor. Biz 4 milletvekili kazandık CHP’nin oyları ile CHP 21 milletvekili kazandı bizim oylarımızla İç Anadolu’dan. Herkes kazandı. Burada bir problem yok ama İzmir2de hatırlıyorsunuz Yeni Şafak 4,5 milyon İzmir nüfusu kadar miting yapılmıştı. Ben adayım Sayın İnce aday, Temel Bey bu tarafta, Tayyip bey aday öbür tarafta. 2. Tura kalınabilir miydi? Kalınabilirdi. Ben değil ama Sayın İnce 2.tura kalabilirdi. 3 adayın aldığı oy Ekmeleddin İhsanoğlu’nun oyu kadar oldu’’ dedi.
Akşener konuşmasının devamında, ‘’2023’te de aynı şey oldu. Sonra kaybedildi. Bu sefer inanılmaz bir yıkım oldu. Muhalif seçmen orta sınıf, seküler, şehirli seçmen tipi. O seçmenin ‘ahanda bu sefer aldık’ dediği anda alınamadı. Eyvah yine gitti dendi ve yerle bir aynı bu dönem olduğu gibi yerdeyiz hep beraber. Bugünkü gibi yine yerel seçime gidiliyor. Biz yerel seçime dair teklifte bulunduk 2019’daki iş birliği yapıldı. İstanbul, Ankara 11 büyükşehir… Ciddi bir sonuç alındı. Biz ne yaptık 19 ilçe aldık. 16 ilçemiz kaldı. Hepsi de AK Parti’ye geçti. 29 arkadaşımıza yine vatandaşlık numaraları ile bunlar PKK’lı yazıldı. Tek bir otak noktaları Kürt olmak. Kocaeli’nde Muşlu bir arkadaşımızı belediye meclis üyesi yapmışlar en onu Bursa’ya çağırdım. Yan yana gelmediğimiz bir siyaset parti ile hakarete uğradım. Erdoğan’ın parmağını gösterdiği bir sistemin içinde açılım yapıldı. Açılımın sahibi hiç incitilmedi. Açılımdan vazgeçildi. Davulla zurna ile geçenler lahmacunla karşılandı. Bunu yapanlar bugün milliyetçiliğin Türk milletinin geçer akçesi biz buna karşı çıkmışız ve PKK ile yan yanayız. Elini uzatan arkadaşıma tokat atılan denilen insanlarımız. Bu yapılırken ilgili siyasetçilerin iş birliği yaptığımız partide dahil olmak üzere bize bu yapılan hakaretlerin hiç birine yol açmayacak bir tutum ve davranış içine girmediler’’ dedi.
"KILIÇDAROĞLU GÜL’Ü ÖNERDİ"
2018’deki Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik konuşan Akşener, ‘’İstanbul’u alan Türkiye’yi alıyordu. Bu iş birliği İstanbul’u aldı. Sonra ne oldu? Demek ki İstanbul’u alan Türkiye’yi alamıyormuş. 2018’deki matematiği unutma devreye girdi. Her matematik unutulduğunda suçlusu Akşener ve İYİ Parti’dir. Abdullah Gül’ü 15 milletvekili almak için gittiğimde Gül’ü Kılıçdaroğlu önerdi. Ben de arkadaşlarımızın beni aday olarak gösterdiklerini söylediklerini ben bunu arkadaşlarıma kabul ettiremeyeceğimi söyledim. Kaybedildikten sonra ne oldu 2018’de… Seçimin kaybedilmesinin nedeninin ben olduğumu öğrendim. Gül’ü HDP’nin de desteklediği biçimde kabul etseymişim seçim alınacakmış. Bu bir kaçış’’ dedi.
2023 MESAJI: ÖZÜR DİLİYORUM, KAZANDIRMAYI BAŞARAMADIM!
Akşener 2023’teki Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik konuştuğu bölümde, ‘’2023’te ne oldu. 2023’te de maalesef ben başaramadım. Kazandırmayı sağlamayı başaramadım. Ahanda özür diliyorum. Bundan bir ders çıkardık. Olmuyormuş. Bilim ortadan kalktığından her şey ‘attaya’ gider. Osmanlı 250 sene kişiler üzerinden tartıştı. Bilimi unuttu’’ dedi.
"ÜMİZ ÖZLALE GICIKLIK YAPTI"
Akşener 6’lı Masa’ya dair konuştuğu bölümde, ‘’Bu seçimi kimin kazanacağına odaklandık. Yapamadım. Başarısızlık varsa kabulümdür. Erdoğan nefreti üzerinden yürüyen bir sistemde sistem tartışılmadığı için sonuç itibariyle zaten başarılması mümkün değildi. Bunun adına vermediğiniz takdirde kimi seçtirirsen seçtirin 2. Tayyip Erdoğan olurdu. Başaramamışsan doğrudur sorumluluğu üzerime alırım. Şimdi 6’lı Masa aynı zaman bir ittifak modeli. 6’lı Masa’nın özelliği ortak karar almak. Ümit Özlale onlardan birisi. 6 partinin yöneticileri 4 kurulda ortaya çıkardılar. Hiçbir konu 6 kişinin elini kaldırmadan olmadı. Birisinin rahatsız olduğu bir konu vardıysa o alınmadı. Mesela ortak politikalar metinde İstanbul Sözleşmesi yok, çünkü rahatsız olunmuş. Özlale gıcıklık yaparak ‘İstanbul Sözleşmesi yaşatır’ dedi. Böyle gıcıklık yaptığı için cici cici demek zorunda kaldım. Aday tespit ediliyor siz hayır diyorsunuz ne olması lazımdı? 14 Mayıs’a kadar ben de dahil olmak üzere biz çalıştık bu bile suç olmuş. Karşılıklı bir uzaklaşma oldu mu olmuyor. Her CHP’li aileden bir tanecik oy istiyorum dedim. Müsavat Başkan ‘abla söyleme diyor’ ama unutuyorsunuz. Ben diyordum ‘ki ana bu neymiş’… İmamoğlu’nun ceza yediği gün orada bulunduğum için ertesi günden itibaren tv kanallarında ana olmadık hakaretler yedim. 3 ile 6 Mart arasında işim ipi koptu. Biz bu kadar baskıya Türkiye’ye nefes aldırmak için katlandık’’ diye konuştu.
"YEREL SEÇİMLERE YALNIZ GİRECEĞİZ"
Akşener konuşmasının devamında yerel seçimlere değindi ve ‘tek başına girme’ iddiasını yineledi. Akşener, ‘’Artık buna hayır diyoruz. Bizim kimse ile kavgamız yok. Bunun içinde birinci aşama hür ve müstakil bir biçimde yerel seçimde kendimizi tarttırmak. ‘Ya sen Ankara ve İstanbul belediye başkanlarını Cumhurbaşkanlığına layık gördün… ‘Milletimiz layık gördü ben değil. Kürtler oy vermez dendi, Mansur Bey’e Hakkari’de Mansur Yavaş dendi. İsterdim beni desinler. Ben ne yaptım, şeye benzemiyim diye Osmanlı’nın son dönemine benzemiyim diye onun sesini ilettim. İki arkadaşımız da hayır dediler. Ben milletin sesi oldum, sopa yedim. Biz neye tekabül ediyoruz, bunu bu seçimde göreceğiz. O sonuca razı geleceğiz Hayalleri kıran bir sonuçsa sorumluluk bana aittir gereğini yapacağım. Biz yerel seçimlere yalnız başımıza gireceğiz ve kazanacağız’’ dedi.
"TANRIKULU İLE TAN ARASINDA BİR FARK VAR MI?"
Emekli büyükelçi ve CHP’li Namık Tan’ın açıklamalarına tepki gösteren Akşener, ‘’Namık Tan… Masadan benim kalkmamı derin devletin sağladığını söylüyor. Bana daha ağır bir hakaret edebilirdi mahkemeye verirdim en azından. Bu devleti yurt dışında temsil eden gerektiğinde MİT’in gizli işleri kamufle eden bir insan müesses nizam yaptırdı demesi çok ayıp bir şey. Çok utandım kendi adıma. Sezgin Tanrıkulu ile Namık Tan arasında bir fark var mı?’’ diye konuştu.
"İZMİR'İ KOKUDAN KURTARACAK!"
Akşener Özlale’nin adaylığını ilan ettiği konuşmasında, ‘’İzmir’e çok iyi gelecek, kokudan kurtaracak. İzmir’i sığınmacıdan kurtaracak. Kimse faşistlikle suçlamasın, İzmir'de sığınmacılara belediyeler üzerinden herhangi bir yardım yapılmayacak. Bizi proje manyağı etmişti, korkarım İzmirlileri proje sağanağına tutacaktır. İzmir’e çağ atlatacağına inandığım Ümit Özlale..." ifadelerini kullandı.
ÖZLALE’DEN CİTTASLOW GÖNDERMESİ: İZMİR’İ YAVAŞ BİR ŞEHİR DEĞİL, GENÇLİĞİN ŞEHRİ YAPMAK İSTİYORUM!
İYİ Parti İzmir Milletvekili Özlale ise konuşmasında, "Herkesin hayatında unutamadığı anlar vardır. Nadiren de olsa bu anlar yılın aynı gününe denk gelir. 20 Eylül’de, bundan 3 yıl önce olağan kurultayımızın yapıldığı gün İYİ Parti’ye katıldım. Tam 3 sene önce her türlü tuzağa rağmen biz buradayız dimdik ayaktayız… Çünkü arkamızda dağ gibi duran bir milletimiz var. İYİ Parti’yi 'Atatürk de benim, Fatih de benim' diyenler kurdu. İki yumruk arasına sıkıştırılan milletimiz kurdu. Ben de tam 3 sene önce sokaklarında büyüdüğüm denizine bakıp hala hayaller kurduğum İzmirimin Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak karşınızdayım. Bu görev için çok mutluyum. Düzensiz trafiği, sessiz işgali, düzensiz eğitim ve sağlık hizmetlerini 1 gün bile kaybetmeden düzeltmeye adayım. İzmir’i kalkındırmaya adayım. En büyük hayalim İzmir’i emeğin, zenginliğin, bilimin şehir kılmak... Yavaş bir şehir değil gençliğin, dinamizmin şehir yapmak istiyorum. İzmir’in artık bir kale olmasını istemiyorum, reddediyorum. İzmir’i ilklerin şehir yapmak istiyorum" dedi.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |