Mehmet İŞLER /GERÇEKİZMİR - Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan, İzmir'e geldi. Partisinin İzmir İl Başkanlığı'nın açılışını yapmak için kente gelen Genel Başkan Babacan program öncesinde basın mensuplarıyla buluştu.
İzmir İl Başkanı Seda Kaya Ösen'in eşlik ettiği Babacan açıklamalar yaparken gelen soruları da yanıtladı. Gündeme ilişkin mesajlar veren Babacan, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ve iktidarı hedef aldı.
DEVA PARTİSİ İLİŞKİ ZİNCİRİYLE KURULMADI
Babacan, "Bugün İzmir İl Teşkilatı'mızın hizmet binasının açılışı için İzmir'deyiz. Aslında bu mekan 4 aydır faal, resmi açılışını yapmış oluyoruz. İkinci mekanımızı düzenledik, depremden dolayı etkilenen bir yerimiz vardı. DEVA Partisi 1 yaşını doldurdu. 14 aylık bir siyasi partiyiz. Bu kısa geçmesine rağmen 81 ilimizde il başkanlarımızı görevlendirdik. 973 ilçenin 600'ünde ilçe başkanlarımız görevlerinin başında. DEVA Partisi kurulmasıyla seçimlere katılmaya hak kazandığı süre çok az oldu. Seçime girme hakkını rekor bir sürede tamamladık. Bu hızlılığın en önemli sebebi teşkilatlanmamızda web sitemiz üzerinden üye olmak isteyen arkadaşlarımızla yola çıkmış olmammız. DEVA Partisi ilişki ziniciriyle kurulmadı. Akrabanın tanıdığı gibi ilişki zinciriyle kurulmadı. Partimize üye olmak isteyen tüm vatandaşlarımıza fırsat eşitliği sunmuş olduk. Kasım 2019'da açtığımız web sitemiz var. O günden itibaren her gün bizlerle beraber olmak isteyen vatadanşlarımız bize ulaşabiliyorlar. Hazır teşkilat yapısı olan bir parti üzerine kurulmadık. Sıfırdan bir teşkilat yapısı kurduk, kuruyoruz. Önümüzdeki aylarda kısmet olursa ilçe kongrelerimiz sebebiyle sizlerle birlikte olacağız" dedi.
MUHALEFETTEYKEN YAPACAKLARIMIZI HAZIRLIYORUZ
Babacan, "Yaklaşık 20 ayrı alanda bir sonraki seçimlerden sonra kurulacak hükümetin ilk 100 ve 360 gününde yapılacakların hazırlıklarını yaptık. Daha sonra bölüm bölüm açıklamaya başlayacağız. Bu da siyasi tarihte bir ilk. Muhalefetteyken sadece sorunları ortaya koyan bir parti değil her konuda detaylı çözüm üreten bir partiyiz. Önümüzdeki haftalardan itibaren açıklayacağız. Tarım, eğitim, yargı, sağlıkta neler yapılması gerekiyor, açıklayacağız" diye konuştu.
İYİ Kİ DEVA PARTİSİ'Nİ KURMUŞUZ!
Türkiye'nin gündemine ilişkin konuşan Babacan, "Gündem zenginliği açısından dünyada ilk sıralarda gelen ülke olduk. Keşke bu gündem pozitif olsa. Çok yoğun bir gündemimiz var ama çok olumsuz ve üzücü haber var. Bizi üzen, kızdıran, gençlerimizin yarınlarla ilgili umutlarını karartan bir gündem var. Bunlarla ilgili bir tutum ortaya koymayı amaçlıyoruz. Bu kadar bilgi kirliliğinin olduğu, hükümet yanlısı propaganda aygıtının vatandaşlarımıza doğru olmayanları yüklemeye çalışan bir sistemde gerçeklerin doğru kaynaklardan duyurulması çok önemli. Her alanda problemlerimiz var. Türkiye'nin hiçbir alanda artık sorunları çözülemiyor. eski sorunların üzerine yenileri ekleniyor. Biz bunun böyle olacağını gördük ve DEVA Partisi'ni onun için kurduk. Bu ülkeyi yöneten kadroların çözüm olamayacaklarına kanaat getirdikten sonra DEVA'yı kurduk. Yeniliklere talep olduğunu görerek bu hareketi başlattık. Ülkedeki çok önemli bir boşluğu doldurmaya başladığımızı görüyorum. İyi ki DEVA Partisi'ni kurmuşuz diyorum. Çok büyük bir sorumluluğumuz var, biliyoruz. Çok düzgün ve korkusuz bir kadroya ihtiyaç var. Geçmişinden bugününden endişe etmeyen kadroya ihtiyacımız var. Türkiye'de açık yüreklilikle doğruları söylemek, yanlışları eleştirmek kolay değil, farkındayız ama biz bunu yaptık, yapıyoruz. Yoğun bir şekilde çalışmalarımıza devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
ERKEN SEÇİM İÇİN ŞARTLARIN OLUŞMASI LAZIM
Erken seçim üzerinden gelen soruyu yanıtlayan Babacan, "Şu an Türkiye'nin genel durumuna baktığınızda günler seçim kampanyasının ortasındaymışız gibi geçiyor. Biz İzmir'e seçim otobüsüyle geldik. Ülkede artık bir iktidar değişikliğine ihtiyaç var. Bu gittikçe artıyor. Vatandaşlar mevcut iktidarın ülkenin sorunlarını çözemeyeceğini düşünüyor. Bunun için seçim kelimesi çok sık geçmeye başladı. Cumhur İttifakı'nın 2 ortağı tabloyu görüyor. Bugün seçim olsa başarılı olma şansının azaldığını görüyor. Seçime ya cumhurbaşkanı ya da meclis karar veriyor. Kaybedeceklerini düşündükleri bir seçime herhalde göz göre göre gitmezler diye düşünüyorum. Seçim her ne kadar ihtiyaç olsa da bazı şartların oluşması lazım. Ortaklığın bozulması lazım. Yurt dışındaki suç örgütünün başındaki insanın yaptığı açıklamalar, iddialar, ithamlar var. Biz bunları veri kabul edemeyiz, yargının incelemesi lazım. Cumhurbaşkanının uzun sessizlikten sonra dünkü tercihi mevcut düzenin bir süre daha devam etmesinden yana oldu. Kendi bakanlarına karşı bir tutum alıp ittifak ortağını kaybedecekti, ülke seçime gitmek zorunda olacaktı. Ya da kötü durumun devamından yana tercih yapacaktı. Cumhurbaşkanı kötü düzenin devamından yana oldu. Ortaya adeta bir irin fışkırıyor. Böylesine bir ortamda cumhurbaşkanının tercihi mevcut düzenin devamından yana oldu. Biz de bunu bekliyorduk, sürpriz olmadı. Vatandaşa gidelim, güven tazeleyelim diyemedi cumhurbaşkanı. Vatandaşların da tüm bunlarla ilgili kanaati oluşmuştur. Vatandaş seçimde gerekeni söyleyecetir. O ne zaman olur bilmiyoruz. 2023'e kadar sistem taşıyabilir mi, bilmiyorum" dedi.
İTTİFAKLARA KARŞI DEĞİLİZ AMA BUGÜNDEN KONUŞMAK İÇİN ERKEN
İttifaklarda yer alıp almayacaklarına ilişkin soruyu cevaplayan Babacan, "DEVA Partisi çok yeni... Bizim önceliğimiz kendi özgür kimliğimizi ortaya koymak. Vatandaşlarımızın bizi farklı bir parti olarak anlamasını sağlamak. Biz ittifak durumuna karşı değiliz ama peşinen şu ittifak içinde yer alırız demiyoruz. Günü geldiğinde bu karar verilecektir. Oluşacak bir ittifak içinde yer alabiliriz de... Bunu bugünden konuşmanın erken olduğunu düşünüyoruz. Vatandaşlara kendimizi daha iyi anlatabilmek önceliğimizdir. Diğer siyasi partilerde ittifak konusunu hiç konuşmadık. İttifak kelimesi dahi geçmedi. Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusu da aynı... Ortak aday arayışı olur mu diye konuşmadık. Çünkü çok erken. Siyasi partilerin genel başkanları var. Beklenen siyasi partilerin genel başkanlarının ülkenin yönetimine talip olmasıdır. Her vatandaşımız da desteklediği partinin başındaki kişiyi orada görmek ister. İki ayrı seçim var. Partilerin ve adayların oylarına bakın, çok farklar var. Her parti bunu değerlendirebilir. Bugünden bu konuları asla konuşmuyoruz" diye konuştu.
ARKADAŞLARIMI KENDİNİ KORUMUŞ, SİYASET ONLARI KİRLETMEMİŞ
Daha önce AK Parti'de önemli görevlerde bulunduğunun hatırlatılması sonrasında konuşan Babacan, 'Kendinizi vatandaşlara anlatmakta zorluk çekiyor musunuz?' sorusunu cevapladı. Babacan, "Ben tam tersini görüyorum. Siyasete yeni girmiş arkadaşlarımız var. Siyaset yapmış olan arkadaşlarımız kendini korumuş, siyaset onları kirletmemiş. Düzgün duruşlarını koruyabilmiş arkadaşlarımız. Devlet yönetiminde sorumlu olduğum dönemlerde gelişmeler çok iyiydi. 2002'de ekonomiden sorumlu devlet bakanıydım; ülke çok hızlı şekilde krizden çıktı. 34 yıldan sonra ilk defa enflasyon tek haneye düştü. Bakanlığımın 2'nci yılında paradan 6 sıfır attık. En küçük banknotumuz 1 milyondu. AB sürecinde ilk müzakeciydim. O süreçte reformların en hızlı gerçekleştiği dönemi yaşadık. Hayat standartlarının yükselmesi için çalışmalar yaptık. Demokrasimizi, temel hak ve özgürlükler açısından inanılmaz adımlar attık. O dönemde Türkiye hızlı hızlı yükseldi. Dış İşleri Bakanlığı yaptığım sürede uluslararası itibarın zirvede olduğu dönemdi. Türkiye sürekli pozitif manşetler gündemlerdeydi. O günlere baktığımızda maalesef anı olarak görüyorum. Türkiye başarıları büyük manşetlerle işleniyordu" açıklamasında bulundu.
VATANDAŞLAR 'YAHU SİZ ORADA DEĞİL MİYDİNİZ?' DİYOR
Babacan, "Başbakan yardımcılığı dönemim var. 2008 krizi çıkınca 'sen biraz ekonomiyle ilgilen, ülke kötüye gidiyor' dediler. Çok kısa sürede ülke o krizden çıktı. Yüzde 10 büyüme oranını arka arkaya 2 yıl elde ettik. Dünya kasıp kavurulurken Türkiye o krizden hızlıca çıktı. Benim vatandaşlarla olan temasımda onların hatırladıkları benim sorumlu olduğum dönemde başarılı olduğumuzdur. Bilmeyenler 'yahu siz orada değil miydiniz?' diyorlar. Haklılar. Anlatıyoruz. Biz orada yüksek sesle itirazda bulunduk. Bakanlığımın son 3-4 yılına bakarsanız açıktan eleştiriler var. Erdoğan'la zıt düştüğüme dair haberler var. Ama baktık ki olmuyor bambaşka bir siyasi başlangıç yapmanın elzem olduğunu düşündük ve yola çıktık" dedi.
SİYASET MAFYA BÜROKRASİ ÜÇGENİ...
Organize Suç Örgütü Lideri olan Sedat Peker'in yurt dışından yaptığı açıklamalara değinen Babacan, "Siyaset mafya bürokrasi üçgeninin maalesef hala ülkemizde geldiği nokta ülke gündeminde bizi hızlıca uzaklaştırdı. Yoksulluk intiharları var şu an. Yazar kasalar falan fıraltıldı ama bu hükümet maalesef bunları da gösterdi. Vatandaş gerçek gündemin işsizlik olduğunu söylüyor. Cumhurbaşkanı izliyor. Her olayda topa giren Cumhurbaşkanı izledi. Belki de gündemin bunlarla meşgul olmasını istemiş olabilir. Bugün İzmir'de esnaf ziyaretleri yapacağız ve mevcut durumu yerinde gözlemleyeceğiz" açıklamasında bulundu.
UTANÇ DUYDUM, BUNDAN SONRA YAŞANACAK ŞİDDETİN SORUMLUSU CUMHURBAŞKANIDIR!
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'e yapılan saldırı sonrası yaptığı açıklamaya değinen Babacan, "Dünkü açıklamalar ibretlik. Her açıdan ibretlik. Detaylı bir değerlendirme duymadık. Ben şunu bekliyordum, 'bu kadar iddia var, savcılar uyuyor mu?' Denilmedi. Karşılıklı iddialar var. Tek yönlü değil. Tüm iddialar savcılık tarafından incelenmeli ifadesini ben beklerdim. Yargı korkuyor. Yerimden mi edilirim, cumhurbaşkanı kızar mı, yargı mensupları bunlarla mücadele ediyor. Bu ülkede savcılar ya ben bu kişiyi hapse atacağım ya da kendim hapse gireceğim endişeleri yaşadı. Yargı süreçleri kendi istedikleri gibi seyrediyorsa sorun yok ama istemedikleri gibiyse baskı söz konusu. Muhalefet partisinin genel başkanıyla ilgili dile getirdiği sözler ülke adına utanç kaynağıdır. Bir ülkenin cumhurbaşkanı devletin başıdır. Devletin en önemli görevi vatandaşların güvenliğini sağlamaktır. Muhalifler, eleştiri yapanlar dahil... Görevimi tarafsız yapacağım diye yemin ediyor. Tüm vatandaşların güvenliğinden sorumlu olan devletin başında olan kişinin siyasi rakibini tehdit etmesi, gereğini yaptılar ama daha fazlası olacaktır demesi, ne demektir! Mafyalar o kadar devletle içli dışlı hale gelmiş ki devleti yönetenler de o hale gelmiş. Hukuk devletine bu yakışır mı? Hayretler içinde dinledim ve ülkem adına utanç duydum. Tarafsız olması gereken cumhurbaşkanının bir siyasi partinin genel başkanına şiddet vakası olduğunda yapacağı iş; güvenlik güçlerini göreve çağırmak, 'böyle bir şey istemem' diye talimat vermektir. Dünkü açıklamasından sonra bu ülkede olacak siyasal şiddetin sorumlusu cumhurbaşkanının kendisidir. Bunun yolunu açmış, teşvik etmiştir. Burası ya bir hukuk devleti olur ya da mafyanın, çetenin eline düşen bir ülke olur. Biz ülkemizin hukuk devleti olmasını istiyoruz. Suç örgütlerinin arasında paylaşılmış bir ülke olmasını istemiyoruz" dedi.
İL BAŞKANI'NDAN 'BÜROKRASİ' ÇIKIŞI!
İzmir'in yönetimine dair gelen soruyu cevaplayan İl Başkanı Seda Kaya Ösen çarpıcı bir çıkışa imza attı. Genel iktidarın uzun yıllardır görevde olmasından dolayı sıkıntı yaşandığını ifade eden Ösen benzer durumunn İzmir'de de mevcut bulduğunu söyledi. Ösen ayrıca anket paylaştı ve "Son yapılan bir ankete göre İzmirliler bürokrasinin hantal olmasını ve kadrolaşmayı sıkıntı olarak görüyor. Çok uzun süre iktidar olmanın getirdiği bir durum. Tunç Başkan'ın Akdeniz'in yıldızı vizyonunu olumlu buluyoruz. İzmir'de seçimle kazanılmayan ilçelerin kayyumlarla ve transferlerle alındığını görmek iktidar partisinin demokrasiye bakışını gözler önüne seriyor. Bizim duruşumuz nettir. İzmirlilerin oy verdiği bir iktidarın değiştirilmek için çalışılması ülkenin geldiği kutuplaşmanın bir göstergesidir" ifadelerini kullandı.
BİNA AÇILIŞINI YAPTI
Basın toplantısının ardından il binasının açılışını yapan Babacan burada önemli mesajlar verdi. 27 Mayıs darbesinin 61’inci yıldönümü için konuşan Babacan, "Adnan Menderes, Hasan Polatkan ve Fatin Rüştü Zorlu rahmetle ve minnetle anıyorum. Tüm ülkeye İzmir’den seslenmek istiyorum. Yassıadada toplanıp sözüm ona gayrimenkul projesi kondurdunuz, beton yığını haline geldi. Demokrasi iyi işlemiyorsa bunun sebebi sizsiniz. Siz bu ülkeyi yönetilmesi gerektiği gibi yönetmediniz. Bu ülkenin karşısında hiçbir güç duramaz, hasar veremez. Yassıada ile mağduriyet oyunu oynayacaklar. Ülkeyi karamsarlığa itenler, gençlere umutsuzluktan başka bir şey vaat edemeyenler ilk önce çeteyle mafya ile mücadeleyi ortaya koyun. Kimse geçmişin travmalarıya bu milletten oy toplama hesapları yapmasın” dedi.
Babacan daha sonra Kemeraltı esnaf ziyareti için hareket etti. Babacan, İzmir programının devamında Karşıyaka Çarşısı'na da giderek vatandaşlarla bir araya gelecek.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |