İzmir Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu, 6 Nisan Öldürülen Gazeteciler Günü dolayısıyla basın açıklaması düzenledi. Basmane’de bulunan Basın Müzesi’nde gerçekleşen açıklamaya, 20 Eylül 1992 tarihinde katledilen gazeteci Musa Anter’in kızı Rahşan Anter de katıldı. Açıklamanın ardından müzede Musa Anter’e ait eşyalardan oluşan bir köşe sergilenmeye açıldı. Programda konuşan Rahşan Anter, “Umarım daha fazla gazetecinin eşyaları öldürüldüğü için bu müzeye getirilmez” ifadelerini kullandı.
SUÇLULAR ADETA ÖDÜLLENDİRİLDİ
Etkinlikte konuşan İzmir Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu Başkanı Misket Dikmen, “Muktedirler, 6 Nisan 1909’da Serbesti Gazetesi yazarı Hasan Fehmi’yi vurarak keşfetmişlerdi susturmanın en kolay yolunun öldürmek olduğunu. Ardı arkası kesilmedi bu cinayetlerin. Eleştiren, düşüncelerini özgürce ifade eden, yalnızca mesleğinin gereklerini yerine getiren gazeteciler, gerçeklere tahammülü olmayanlar tarafından hedef gösterilerek öldürüldü. Ne hikmettir ki bu cinayetlerin çoğu ya faili meçhul kaldı ya da faili belli olsa da karartılan delillerle, uzatılan davalarla zaman aşımına uğratılarak suçluları adeta ödüllendirildi. 1996‘dan bu yana 6 Nisanlar, Hasan Fehmi ve katledilen diğer basın emekçilerini unutmamak, unutturmamak için ‘Öldürülen Gazeteciler Günü’. Ve ne yazık ki bu ülkede gazeteciler 112 yıldır bedenen, ruhen öldürülmeye devam ediyor. Gözdağı verilerek, saldırıya uğrayarak, işinden atılarak, haklarında suçlar yaratılıp demir parmaklıklar ardına konularak bir bir öldürülüyor. Ki ülkemiz ne yazık ki parmaklıklar altındaki 67 gazeteciyle dünyada ilk sıralarda yer alıyor.
HEPİMİZİN BOYNUNUN BORCU
Gazetecilerle birlikte gazetecilik mesleğinin ruhunun da can çekiştiğini söyleyen Dikmen, “Demokrasinin olmazsa olmazı basın özgürlüğüne, bu özgürlüğün gereği olan muhalif görüşlere, farklı seslere tahammülü olmayanların, mesleğinin gereklerini yerine getiren basın emekçilerini her türlü hukuksuzlukla sindirmeye yani gazeteciliği öldürmeye çalıştığı hepimizin malumu. Ama güçlünün yanında yer alıp bazı imtiyazlar elde etmek için memleket gerçeklerine kulaklarını tıkayan, baskılar, haksızlıklar karşısında gözünü kapatan, sessiz kalan meslektaşlarımız var ki en çok da onlar öldürüyor mesleğimizi. Elbette direnenler, onurlu, dik duranlar, kalemini, ruhunu satmayan basın emekçileri geçmişte de vardı, gelecekte de var olmaya devam edecek. Onların bu topluma gerçekleri iletmek, olan bitenden haberdar etmek gibi önemli bir görevi var. Uğur Mumcu, Abdi İpekçi, Çetin Emeç, Turan Dursun, Ahmet Taner Kışlalı, Metin Göktepe, Hrant Dink, Musa Anter gibi nice isimler bunu yaptıkları için belki bedenen aramızda değiller ama söyledikleriyle, düşünceleriyle, yazdıklarıyla yaşamaya devam edecekler. Tarih sayfalarında muktedirler antidemokratik, hukuk dışı, adaletsiz edimleriyle yer alırken, onlar cesur, onurlu duruşlarıyla hatırlanacak. İsimlerini geleceğe taşımak hepimizin boynunun borcu” ifadelerini kullandı.
BERABER OLMANIN GURURUNU YAŞIYORUM
Etkinliğe katılanlar arasında yer alan Musa Anter’in kızı Rahşan Anter ise, şunları söyledi: “O kadar gururlandım ki ne diyeceğimi bilemiyorum. Doğu-batı ayrımı vardır ya, babam buna çok sinirleniyordu. Derdi ki, ‘Biz hıyar mıyız ki ikiye bölünelim!’ Babamın mezarı Mardin’de, anısı da burada... Bu o kadar güzel bir şey ki... Hem doğuda hem batıda, hep beraber olduğumuzu bizi birbirimizden ayıramayacaklarının da çok güzel bir anısı oldu bu. Babamın doğu-batı ayrımı olmadan burada olması, insan olarak beraber olmanın güzelliğini ve gururunu yaşıyorum şu an. Size nasıl teşekkür edeceğimi bilemiyorum. Hiç beklemiyordum böyle bir şey. Biz hep kendimizi üvey evlat sanırdık ama kardeş olarak bizi aldığınız için çok teşekkür ederim. Umarım daha fazla gazetecinin eşyaları öldürüldüğü için bu müzeye getirilmez. Babamın bir lafı vardı, ‘Edi bese le’ (Yeter artık) diye... Biz hep öldürülenlerin anısı içinde birbirmizi buluyoruz. Güzel günlerde bir arada olmak ümidiyle...”
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |