GERÇEKİZMİR - Menemen Belediye Başkanı Cumhuriyet Halk Partili (CHP) Serdar Aksoy, Gerçekizmir’in sorularını yanıtladı.
EZBERLERİ BOZDUK
16 ay geride kaldı. Bu sürede Menemen’de ve belediyede neyi değiştirdiğinizi düşünüyorsunuz?
Ezberleri bozduk. Kalıpları yıktık. Bizim bu kadar eleştirilmemizin, saldırıya uğramamızın sebebi de aslında bu; ezberleri bozmak. Herkesin bir ezberi var. Biz bu ezberleri bir şekilde bozmak zorundayız. Yeni bir yönetim, yeni bir anlayış, yeni bir vizyon ortaya koyduk.
‘Saldırıya uğramak’ diyorsunuz. Bir istifa oluyor, bir olay oluyor bir şekilde konu size geliyor hep…Nedeni?
Siyasi ahlaksızlık! Siyaset etik kuralları çerçevesinde yapıldığı vakit güzel olur. Ama siyasi ahlaksızlık boyutuna ulaşırsa bu tip sıkıntılarla karşı karşıya kalırız. 31 Mart öncesinde Menemen’de şimdiye kadar hiç olmadık bir şey oldu. Bir kadına saldırıda bulunuldu, benim eşime. Yani burada AK Partili siyasetçiler hiçbir şekilde ağızlarını açıp da geçmiş olsun demediler. Tam tersi siyasi ahlaksızlığa devam ettiler. Siyasi ahlaksızlığa devam edip meydanlarda yalan söylediler. Eşimle alakalı yalan söylediler. Ve biz seçimleri kazandıktan sonra da hazımsızlık üst safhaya ulaştı.. Kolay değildi o süreç ama 9 bin 500 oy fark attık. Bir sonraki seçimde 15 bin oy fark atacağız inşallah .Çünkü biz iş yapıyoruz onlar siyasi ahlaksızlığı en üst noktaya çıkartıyorlar. Buradaki esas noktada budur; bir belediye meclis üyesinin akrabasıyla kavga etmesini dahi, burada siyasi ahlaksızlığı devam ettirip Menemen Belediye Başkanı üzerine atmaya çalışıyorlar. Menemen’deki fake hesapların tamamı AKP’lilere aittir! Kimlere ait olduğunu isim isim de verebilirim. Ve bu fake hesapların sahiplerinin arasında ihale alan adamlar da vardır.
Zaman zaman açıklamalarınızda eski belediye başkanını isim vermeden hedef alıyorsunuz, gönderme yapıyorsunuz. Size adayklık süreciyle birlikte muhalefet ettiği iddiası var. Böyle bir muhalefet var mı?
Bu konuda hakkında çok yorum yapmak istemiyorum sonuçta biz CHP’nin kurumsal kimliğine bağlıyız. O kurumsal kimliğin ideolojisini, düşüncelerini, tüzüğünü benimsemiş herkesle de yol yürürüz. Bunda bir sıkıntı yok. Ama parti içerisinde bir rekabet süreci varsa o parti içerisinde kalır, parti içerisinde biter. Menemen, CHP beni yuvam! Dolayısıyla burada bize karşı bir muhalefet de söz konusu olamaz. Çünkü yan yana yürüdük, seçimleri kazandık, CHP bayrağı altında kazandık. Dolayısıyla böyle bir muhalefet söz konusu değil.
?BELEDİYE BAŞKANLARI UZAYDAN GELMEDİ
Her belediye başkanının parti içi yarış süreçlerine bakışı farklı… Parti içi meselelere, kongre süreçlerine müdahil olmak mı lazım, dışarıda mı kalmak lazım. Sizin tavrınız ne oldu? Belediye başkanı- ilçe başkanı ilişkileri nasıl olmalı siz nasıl yürütüyorsunuz?
Belediye başkanı-ilçe başkanı- ilçe yönetiminin arası iyi olmalı. Farklı düşünüyor dahi olsalar kapalı kapılar ardınsan tartışılır, karara bağlanır ve uygulanır. Parti disiplini de bunu gerektiriyor. Belediye başkanlarının ilçeye, kongrelere müdahale etmemesi noktasında belli birtakım şeyler oluyor. Şunu söylemek de fayda var; belediye başkanları uzaydan gelmedi! Bu partinin içerisinden çıktı geldi, bu partinin neferi olarak geldi. Dolayısıyla bir siyasi aidiyet var. Bu aidiyetin karşılığı olarak da elbette ki parti içerisindeki yarışlarda belediye başkanları da olabilir. Bunda bir sıkıntı yok. Ama Menemen’de yıllardan sonra ilk defa 3 adayla kongre yapıldı. Daha önceden aday çıkmıyordu. Bir aday çıkıyordu, o da seçimlerim alıyordu.
Menemen’de parti içi demokrasiyi mi getirdiniz?Neyi değiştirdiniz ilçe örgütünde?
Parti içerisinde yepyeni simalar ortaya çıktı. Yani 31 Mart öncesinde benim adaylığım olduktan sonra ilçe yönetimi, kadın kolları, gençlik kolları istifa etmişti. Ve onların yerine de gencecik simalar geldi. CHP elbette ki demokrat, Atatürkçü, devrimci kimlikleriyle var olan bir parti. Ama partiye gidip gelmemiş genç arkadaşlar, gezi parkı eylemlerindeki genç arkadaşlar kalktı geldi o bayrağı omuzladı. Şimdi yeni isimler var. Bu yeni isimlerin olması siyaseten geçmiş dönemlerde belli köşe başlarını tutmuş olan kişileri rahatsız etmesi çok normaldir. Çok da olağandır. Onlar rahatsız olacaklar ama yeni isimler çıkacak. Bugün belediye başkanlığında Serdar Aksoy var, yarın başka bir genç arkadaş olacak. Veya bu partinin içerisinden çıkacak sonuç itibariyle bizim partide yaptığımız en güzel şey genç insanları partiye katmak.
EN ÇOK EKONOMİ ZORLADI
En çok ne zorladı sizi 16 ayda? Genelde başkanlardan ‘ekonomi’ yanıtını alıyoruz.
Ekonomi zorladı, zorluyor. Ekonomi çok ciddi anlamda zorluyor ama sonuç itibariyle ekonomik kriz var, küresel bir kriz var. Bu pandemi süreci başlamadan önce ekonomide zaten başlayan bir durağanlık vardı. Ekonominin aşağıya doğru ineceği belliydi. Pandemiyle birlikte bu dip yaptı! Ve burada belediyeler zor durumda. Yani belediyeler maddi olarak kaynak yaratma noktasında ciddi zor durumda. Belediyelerin kaynak yaratma yerleri ilk etapta nelerdir; o bölgedeki yurttaşlardır. Ekonomik krizin olduğu ortamda bunu da yaratamıyorsunuz. Çünkü kriz vatandaşı vuruyor. Dolayısıyla kaynak yaratmakta güçlük çekiyoruz. İller Bankası’ndan gelen rakamımız yarı yarıya. Bu gelen parayla zaten bizim maaşlarımızı ödememiz bile söz konusu değilken biz şu an da sadece ve sadece işçi maaşlarında sadece 1 ay geriden geliyoruz.
Siz aynı zamanda serbest piyasa uzmanısınız. Ekonomik tabloda, açılışlar ve sosyal belediyecilik yapmak. Nasıl yapıyorsunuz? Kaynak nedir? Önlemler nedir?
İşin püf noktası aslında şu, eğer bir üst liglere çıkmak isteyen bir belediyespor varsa oraya akıtılan çok ciddi bir rant vardır. Ben bunu her belediye için söylüyorum. Profesyonel spor kulübünüz var belediyespor adın altında ve bunu üst liglere çıkartmak istiyorsunuz, işte orada rant vardır! Orası, halkın size vermiş olduğu vergilerin akıtıldığı bir alandır. Bunu her belediye için söylüyorum, parti istisnasız söylüyorum. Bizim herhangi bir spor kulübünü şampiyon yapmak, bir üst lige çıkarmak, buraya kaynak aktarmak, buraya rant sağlamak gibi bir derdimiz yok. Buraya akan para şimdi belediyeye akıyor. Esas olan nokta bu. Yani kiralarımız, ruhsatlarımız, vergilerimiz dahil olmak üzere hepsi artık Menemen Belediyesi’ne geliyor. Bizim buradan herhangi bir şekilde belediyespor kulübüne, ya da başka bir spor kulübüne kaynak aktarmamız söz konusu değil. İşte o paralar oradan geliyor.
Belediyenin mülklerini geri alma mücadeleniz var. Aldıkça pankart da asıyorsunuz. Nedir son durum?
İki tanesi hariç tamamını geri aldık. 177 taneydi. İki tanenin durumu spor kulübüyle alakalı bir durum. Spor kulübünü kötü duruma düşürmemek için, biz de şuan kullanamayacağımız için bekliyoruz. Onları da geri alacağız.
16 ayda ‘iyi ki yapmışız’ dediğiniz proje hangisi? Sizin için yeri ayrı olan özel olan bir proje var mı?
Üst geçit. Menemen’de 50 yıllık üst geçit vardı. Biz bu 50 yıllık üst geçidi değiştirdik ve yerine İzmir’in en güzel üst geçidini yaptık. Ve oradan her geçişte de ‘evet burayı biz yaptık’ diyorum. Bu da benim çok hoşuma gidiyor.
BENİM İÇİN EN BÜYÜK PROJE GARAJ
Yakın zamanda Menemen’e bir müjdeniz var mı?
Garaj müjdesi var. Yeni garaj. Aşağı yukarı 60 yıllık bir garaj var Menemen’e yakışmayan. Yeni garajımızı yapacağız. Şu an itibariyle kendimiz yapacağız. Yeni bir garaj yapacağız. Benim için en büyük proje şu an aslında bu.
HAYALİM MENEMEN'İ İZMİRLİ YAPMAK
16 ayda gitti, 44 ay var. Nasıl bir Menemen hayaliniz var? Bu hayal için kaç dönem hedefiniz var?
Üçüncü dönem yok. Niye yok? Üçüncü, dördüncü dönemde bir şekilde belediye başkanı olan kişiler küçük dağları yaratmakla kalmıyor, büyük dağlar da yarattım iddiasına geçiyor. Belediye başkanlığı biraz farklı bir iş. Sonuçta geçmişte Milletvekilliği çok önemliydi, yasama organı önemliydi çünkü. Belediye başkanları daha farklı bir konumdaydı, 20-30 yıl önce. Şimdi belediye başkanları daha farklı bir konuma geldi. Üçüncü dönem, dördüncü dönem itibariyle de yaptığınız anda isteseniz de istemeseniz de insan fıtratı mı diyelim bilemiyorum ama insan fıtratında bu var. Ve ego yükselmeye, şişmeye başlıyor. ‘Ben varsam belediye var, ben varsam kent var’a kadar gidiyor. Bensiz seçim kazanılmaz, imkansız. Öyle bir şey olmadığını da hep birlikte gördük zaten de diğer taraftan da şu var, o yüzden 3-4 dönem olmaz. Biz kendimizi 2 dönemle sınırlandırdık. Benim hayalim, hedefim şudur; her zaman da söylerim, Menemen’i İzmirli yapmak. Yani Menemen’i varoş görüntüsünden banliyö görüntüsünden kurtarmak. Biz Menemen’i hem demografik anlamda hem de üst yapı anlamında bu varoş görüntüsünden kurtardığımız vakit süreç içerisinde Menemenli İzmir’le bütünleşmiş olacak! Menemen olarak bizim en büyük eksikliğimiz bu. İzmir’le biz bir türlü bağdaşamadık! Bir türlü İzmirliyiz diyemedik. Farklı bir noktadayız çünkü. Varoş görüntüsü söz konusu burada. Bu görüntüyü aşıp herkes artık Menemen İzmir diyebilmeli.
Sizden önce Tahir Şahin, zaman zaman dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı ile karşı karşıya geliyordu. Bu durumun İzmir’le bütünleşememe iddianızla ilgisi var mı? Sizin Tunç Bey ile yakın olmanız. Bu bir avantaj olacak mı?
Mutlaka… Mutlaka olacak. Bir siyasi dönem kapandı, yeni bir siyasi dönem başladı. Bu, her yerde de kendisini hissettiriyor. Geçtiğimiz dönemlerde büyükşehir belediye başkanı ile ilçe belediye başkanı arasında sert tartışmalar oldu, bu da kente zarar verdi. Bizim şuanda büyükşehir belediye başkanımızla, Tunç Bey ile herhangi bir sıkıntı olmadığı gibi biz Tunç Bey ile siyaset yapıyoruz zaten. Ve İzmir’in patronu da Tunç Bey’dir! Seçime kadar 3 buçuk yılımız var. Bu süre boyunca buranın patronu Tunç Bey’dir, seçilmiş kişidir. Biz de ilçe belediye başkanları olarak elbette iyi geçinmek, birbirimize destek vermek zorundayız. Tunç Bey ile siyaset yapmamızın Menemen’e elbette ki artıları olacaktır.
Siz nasıl bir belediye başkanlığı modeli sergiliyorsunuz?
Bozuk düzende sağlam çark olmaz diye yola çıktık, o düzeni değiştirme noktasında hareket ediyoruz. Bizim burada aynen Türkiye’de olduğu gibi Menemen’de demokratik kültürü oturtmamız gerekiyor. Bunu da nelerle yapacağınız belli; eğitimle yaparsınız, sosyal donatı alanlarını güçlendirerek yaparsınız. Ben şu dönemde çalışan başkan olarak anılmak isterim. Bu kadar süre zarfında bu kadar iş yapmışsınız, yapmaya da devam ediyorsunuz. Çalışan başkan olarak anılmak isterim. Biz belediye başkanlığına gelelim oturalım, ama eleştirilmekten korkan belediye başkanı icraat yapmaz. Çünkü eleştiri var, yıkıcı eleştiriler de var. Ben bunların üzerine gidiyorum. Ben iş yapacağım birileri bağıracak. Bağıracak ben tekrar iş yapacağım! Sıkıntı yok. Bizim için esas olan nokta iş yapmak! Diğer ilçelerdeki kentlerdeki vatandaşlarımız da ben şunu çok iyi biliyorum ki; iş yapan belediye başkanının her zaman arkasındadır. Biz seçilirken bizim arkamızda devasa güçler yoktu, tuzu kurular yoktu. CHP için tuzu kuru partisi derler ya aslında tam tersi! Bizim arkamızda Ayşe Teyzem vardı, Veli abim vardı. Onlar destek verdi bize. Biz maddi durumu güçlü olanlarla yol yürümedik. Zaten baştan siyasi güzergah belli. Bunların tamamını yıkarak geliyorsunuz. Bunlar yıkıldıkça da bağıracaklar, bağırmaya devam edecekler.
ÖNÜMÜZDEKİ SEÇİM 15 BİN OY FARKIYLA KAZANACAĞIZ
16 ay önce yüzde 53’le seçim aldınız. Bu 53 nereye taşınabilir? Çıta nedir?
Burada seçimi 9 bin 500 oy farkla kazandık. ‘Kaybediyorlar, Menemen kayıp’ diye bakılırken, kendi içimizde de böyle bakanlar vardı. Menemen kayıp gözüyle bakılıyordu. Ve biz 9 bin 500 oy farkla kazandık. Önümüzdeki seçimi 15 bin oy farkla tekrar kazanacağız Menemen’de. Bu bayrak yere düşmeyecek! CHP bayrağı Menemen’de dalgalanmaya devam edecek.
Parti bir kurultay atlattı. İlk gün genel başkan seçildi. İlkinde genel başkan seçildi, 1251 oy aldı. PM’ye İzmir’den isimler girdi. Kurultayı nasıl yorumluyorsunuz?
Kemal Bey tartışmasız lider! Tartışmasız liderliğini de kurultayla birlikte onamış oldu. Kadrolarda değişiklikler oldu. Birtakım isimler gitti, yerine yeni isimler geldi. Bu yeni dönemdeki yeni bloğa da uygun isimler. Sonuçta bir blok siyaseti var. Parlamenter sisteme geçene kadar blok siyaseti devam edecek. Blok siyasetine uygun bir şekilde partiler kendilerini yapılandırıyorlar. AK Parti için de CHP için de İYİ Parti için de HDP için de, hepsi için geçerli. Bu blok siyaseti boyunca da partiler kendi içerisindeki organizasyonunu bu blok siyasetine göre yapıyor. Parlamenter sisteme geçtikten sonra elbette siyaset mecrası da daha doğal akışına devam edecektir. Kurultay ilgili de; ilk defa bu kadar düzenli, bu kadar tertipli, kavgasız bir kurultay geçirdik. Karıştırmak isteyenler elbette oldu. Olacaktır bunda kuşku yok. Birtakım medyada kurultaya giderken ‘şu şunun ekibinde, bu bunun ekibinde, o onu kesecek, bu bunu kesecek’ derken kurultay bitti gitti. Kimse de kavga etmedi.
CHP’de ‘İktidar’ iddiası çok yüksek sesle dillendiriliyor. Siz de umutlu musunuz?
Çok umutluyum. Bu blok siyasetidir. Sadece CHP değil, CHP ve paydaşları şeklindedir. Diğer tarafta da başka bir blok var. Buradaki iktidar, genel başkan konuşmasında çok güzel bir söz söyledi; ‘dostlarımızla’ dedi. Tek başına değil dostlarımıza birlikte iktidara gidiyoruz dedi. Buradaki dostlar kim? Blok siyaseti. İktidara çok yakınız ama esas olan burada bu sürecin uzaması noktasında siyasi gerilimler artacaktır. Çünkü inişte olan bir iktidar var, çıkışta olan bir muhalefet var. Sadece CHP için söylemiyorum. Yıpranmış, bir şekilde iktidarını kaybetmeye başladığını düşünüyor ki iktidar elden gidiyor. Bu agresif tavırlar, bu siyasi nezaketsizlik bunlardan kaynaklanıyor. İktidara çok yakınız, ilk seçimlerde de benim hiçbir kuşkum yok! Çok ders çıkarttık. Genel merkezimiz de çok ders çıkarttı. Şimdi kavga etme değil, iktidar zamanı!
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |