Konak Belediyesi’nin ev sahipliğinde iki gün süren etkinliğin ilk günü Kültürpark Fuar Evlendirme Dairesi’nde yapılan ‘Srebrenitsa, Savaş, Soykırım, Göç ve Sonrası’ başlıklı oturuma sahne oldu. İnsanlık tarihinin en karanlık sayfalarından biri olan ve tüm dünyanın gözleri önünde yaşanan savaşın yıkımlarının anlatıldığı etkinliğe Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş’ın yanı sıra Bosna-Hersek Kayıplarını Araştırma Komisyonu Başkanı Amor Masovic, Konak Belediyesi Srebrenitsa Anneleri Derneği’nden Nermina Abdurrahmanovıc ve Kada Hotıc, Türkçede ‘Kadın Gücü’ anlamına gelen Snage Zene Derneği’nden Zahırovıc, Zeljka Petrovıc ve Branca Antıc, Türkçede ‘Kadın Kadına’ anlamına gelen Zene Zenama Derneği’nden Menuna Zvızdıc katıldı. Etkinliği belediye meclis üyeleri, semt merkezi kursiyerleri ile İzmir’de yaşayan çok sayıda Balkan göçmeni konuk da izledi.
SAVAŞ BİTTİ İZLERİ HALA SICAK
Etkinlik Bosna-Hersek Kayıplarını Araştırma Komisyonu Başkanı Amor Masovic, 11 Temmuz 1995 günü yaşanan ve Srebrenitsa Katliamı olarak tarihe kara bir leke olarak düşen katliamın en acı izleri olan toplu mezarlar konusunda yaptığı sunumla başladı. Avrupa'nın göbeğinde gerçekleşen ve çoğunluğu Müslüman Bosnalı kadın, çocuk, yaşlı, genç, erkeklerden toplam 8 bin 372 kişinin Sırplar tarafından hunharca öldürüldüğü katliamın boyutları ve vahşeti bir kez daha gözler önüne serildi. Masovic yaptığı konuşmada Srebrenitsa Katliamı’nın soy ve inanç karşıtı yapılmış en vahşi katliamlardan biri olduğunu söyledi. Katliamda, ölenlere ait günümüzde hala yeni mezarlar çıktığını, çok sayıda toplu mezar bulunduğunu haritalar üzerinde görsel anlatımla dile getiren Masovic, “Savaşın üzerinden 25 yıl geçti. Hala savaş kayıplarımızı arıyoruz” dedi.
BARIŞI SÜREKLİ KILMALIYIZ
Etkinlikte konuşan Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş da yaşananın en büyük insanlık suçu olduğunu, bu soykırımı unutturmamak adına yeniden ele almak istediklerini belirterek, “Savaşların bedelinin ne kadar ağır olduğunu kimsenin unutmamasını istiyoruz Savaşların en büyük mağduru hep kadınlar olmuştur. Tacize, işkenceye, tecavüze uğradılar; evlatlarını, eşlerini, babalarını kaybettiler. Biz dünyadaki bütün kadınlar kız kardeşlik kültürü etrafında dayanışma halinde birbirimize destek olmak zorundayız” dedi. Başkan Pekdaş, Bosna savaşının olduğu 1990’lı yılların başında İzmir’de de sivil toplum örgütleriyle, dernekleriyle Bosna-Hersek’te yaşanan soykırımı, insanlık suçunu bütün dünyaya duyurmak için dünyadaki bütün kurum ve kuruluşlara kartlar postaladıklarını da dile getirdi. Pekdaş konuşmasında Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Yurtta Sulh, Cihanda Sulh’ sözünü hatırlatarak, “Biz dünyada savaşların bitmesini ve barışı sürekli kılmak istiyoruz. Savaşın kötülüklerini hiç unutturmayacağız, bir taraftan da el el kol kola kültürlerimizi yaşatacağımız, birlikte özgürce şarkılarımızı söyleyeceğimiz bir dünya kuracağız. Bunu da kadınlar başaracak. Bir kadın başkan olarak dünyanın her yerinde mağdur olan kız kardeşlerimizin kız kardeşi olarak yanlarında olmayı sürdüreceğim” diye konuştu.
KADINLAR ARASI DAYANIŞMA ARTTI
Konak Belediyesi’nin en sahipliğinde düzenlenen ‘Bosnalı Kız Kardeşlerimiz ile Buluşuyoruz’ etkinliğinin ikinci günü de Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde yapılan atölye çalışmalarıyla tamamlandı. Etkinlikte Srebrenitsa’daki kadınların savaş sonrası üretim çalışmalarının hikayesi, savaş, soykırım ve göçün etkileri Bosna’dan gelen konuklar tarafından dile getirildi. Bosnalı ve Türkiyeli kadınlar arasında dayanışma kurulması için yapılan etkinlikte barışın tesisi üzerine fikirler de üretildi.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |