GERÇEKİZMİR - Bayraklı Belediye Meclisi Şubat ayı olağan ilk oturumu Başkan Serdar Sandal idaresinde gerçekleşti.
Oturumda gündeme Belediye Başkanı Sandal’a 48 milyon 500 bin liralık kredi yetkisi verilmesi ve belediyeye ait taşınmazların vergi borçlarına karşılık Hazine’ye devrine ilişkin madde gelirken, ‘logo’ tartışması da yaşandı. Başkan Sandal, AK Parti cephesinden gelen eleştirilere yanıt verdi.
Bayraklı Meclis oturumunda ilçede Salhane ve Mansuroğlu mahallelerinde bulunan birer taşınmaz ile Osmangazi Mahallesi’nde bulunan 3 taşınmaz ve Manavkuyu Mahallesi’nde bulunan 1 taşınmazın belediyeye ait hissesinin vergi borçlarına karşılık Maliye Hazinesi’ne devri maddesinin ilgili komisyonlara gönderilmesi kabul edildi. Başkan Sandal konuyla ilgili açıklamasında Osmangazi Mahallesi’ndeki 2 taşınmazın borca karşılık direk devrinin söz konusu olduğunu diğer taşınmazların ise resmi eğitim alanları olduğunu, bir hayırseverin okul yapmak için talepte bulunduğu ve devir karşılığında yine vergi borcundan düşüleceğini ifade etti.
Başkan Sandal’a 48 milyon 500 milyon liralık kredi yetki verilmesi maddesi ise komisyonlardan geldiği şekliyle oy çokluğuyla kabul edildi.
AK PARTİ’DEN ‘LOGO’ TEPKİSİ
Oturumda söz alan AK Partili Abdullah Aktaş, Başkan Sandal’ı ‘İzmir’in kalbi’ adı verilen grafik çalışması üzerinden eleştirdi. AK Partili Aktaş şunları söyledi: Smyrna İzmir’in başlangıcı olarak kabul edilir. Bu da bizim ilçemizde... Daha önce buna uygun bir logo varken, hem denizimizi hem de tarihimizi anlatan bir logo varken, çok basit bir tasarım, kalp ve yıldız işaretli bir logoyla karşılaştık. Bununla ilgili bir çok tepki de verildi. Vatandaş ‘Başkan İzmir’in kalbi olduğunu ilk kez mi keşfediyor?’ diye soruyor. Bu logo için 8 milyonluk bir gider konuşuluyor. Ben de bu logonun Bayraklı’ya yakışmadığı kanaatindeyim. Bu kadar masrafın yapılması da ayrı bir konu... Bu kadar afiş, bu kadar billboard... Bunların hepsi bir maliyet. Belediyenin kendi yeri olsa bile gelecek gelirin kaybına da sebep veriyor. ‘İki boyoz bir yumurta dediniz ama kaça yaptırdınız’ hala bilmiyoruz. Siz bu vatandaşa 30-40 vaat verdiniz hangisini yaptınız? Keşke o billboardları kalplerle donatacağınıza yerine getirilen vaatleri assaydınız. Deprem yaşadık, pandemi yaşadık. Bu kadar sorun var ki bir sabah kalkıyoruz amacını ne olduğunu bilemediğimiz afişler... Keşke bunun yerine öğrencilere yardım yapsaydınız. Bu logonun Bayraklı’yla hiç bir alakası yok. Adını basite indirgemiş bir görsel olmuş. Lütfen bundan vazgeçiniz.
AK Partili Emre Aktaş ise tasarım için, “Bu birşeyleri unutturma çabası olabilir. Sayın Başkan ‘Dünya çocuk ve gençlik kenti Bayraklı’ mottosuyla yola çıkmıştı. Bir ilçede kütüphaneler kapatılıyorsa, belediyenin eliyle iki projenin dahi yapılmadığı Bayraklı’ya bu motto ağır gelmişti. Şimdi konumuyla yeniden Bayraklı oldu. Bayraklı her zaman İzmir’in kalbiydi... Dinamizmiyle yeniden Bayraklı! Üstü açık pazaryerlerinde ıslanmamak için, yollardaki çukurlara saplanmamak için dinamik olmalıyız. Yeniden İzmir’in kalbi Bayraklı söylemi var. Bunu demek için Bayraklı’yı cazibe merkezi haline getirmek gerekir. Bu da altı boş bir söylem... Evet Bayraklı İzmir’in kalbi ama İzmir de Bayraklı da kalp spazmı geçirmek de... İki yumurta bir boyoza ancak bu kadar iş yaparsınız!” sözleriyle eleştiride bulundu.
SANDAL: BU BİR LOGO DEĞİL, KENT KİMLİĞİ ÇALIŞMASI
Başkan Sandal ise eleştirilere yanıt verdiği açıklamasında, “Öncelikle grafik tasarımı diye yapılan işi logo diye tanıtmak doğru değil... Bir tasarımın logo olabilmesi için meclisten geçmesi lazım... Bu sadece bir grafik çalışması ve doğal olarak İzmir’in kalbi Bayraklı diyerek bir reklam çalışması! Buna ödediğimiz para gerçekten iki boyoz bir yumurta... Büyükşehir’in yaptığı ihale sonucu 100’e yakın billboardumuz boşa çıktı. Buna ödediğimiz bir kira yok! Baskı parasına gelince bu da yıllık ihalemiz içerisindeki ücret içinden yapılmıştır. Ben o billboardlara her 15 günde bir çıkacağım, neler yaptığımızı da orada anlatacağız. Şunun altını özellikle çiziyoruz, Bayraklı geçmişten bugüne ihmal ediilmiş bir ilçe... Bizde Bayraklı deyince tek algı var, gecekondunun bol olduğu, ekonomik uçurumların olduğu bir kent. Ve söylerken ‘Bornova’nın şurasında Karşıyaka’nın burasında’ diye tanımlıyoruz. Buna ne gerek var ki? İşte bu onun çalışması... Bu bizim kent kimliği adına bir çalışmamız...
Sandal, Aktaş’ın çıkışına da ayrı bir parantez açarak, “Siz kendi belediyelerinizdeki logo değişikliklerinin miktarlarını açıklayın kimin ne yaptığını anlarsanız. Senin siyaset anlayışın biraz magazinsel. Böyle kuru muhalefetle bu işler yapılmaz. Böyle dersen ben sizin ülkeyi getirdiğiniz hali söylerim. Beleldiyelerin altına girdiği borcu söylerim. Ülkede açlıkla yoksulllukla ilgili sorun varsa bunun iktidar sorunu olduğunu söylerim” açıklamasını yaptı. Bayraklı Belediye Başkanı, “Kütüphaneler konusu... Biz tabi ki karşı değiliz. Sadece daha çağdaş ve daha ihtiyacı yönelik mekanlara çevireceğiz. Kapanan kütüphanenin vasfını biliyor musunuz? İçindeki kitabı, giden öğrenci sayısını biliyor musunuz? Ayda 10 tane çocuğun gidip döndüğü yere kütüphane mi diyorsunuz? Yollara gelince... Bayraklı tarihinde görülmemiş asfalt yatırımı yaptık. 220 bin tona yakın dökülmüş durumda... Bu bozuklukların çoğunluğu GEDİZ, İZSU’nun çalışmaları ve doğalgaz çalışmaları... Vatandaş haklı süreç gecikmiştir ama bir buçuk iki ay içerisinde tamamını kapatacağız” dedi.
İHTİYACI OLAN KİM VARSA ÜZERİMİZE DÜŞENİ YAPACAĞIZ!
Bayraklı Belediye Başkanı ayrıca ihtiyaç sahiplerine destek konusunda ise önemli bir açıklama yaptı. Sandal, “Yatağa aç giren vatandaşlarımız söylemi siyasi bir kabul olsa gerek... Biz göreve gelir gelmez Bayraklı’da kimse yatağa aç girmeyecek dedik. Buradan tüm meclise söylüyorum ihtiyacı olan hangi vatandaşımız varsa bize ulaştığında ihtiyacını çözeceğiz. Bunun yanı sıra ekonomik gerekçelerle okula gidemeyen hangi çocuğumuz varsa üzerimize ne düşen varsa yapacağız” dedi.
KREŞ İDDİALARINA YANIT
Öte yandan Sandal meclis oturumunda gündeme gelen belediyenin kreşlerine kayıt sırasında başvuru yapan ailelerin evlerine bakılmak istendiği yönündeki iddiayı da şu sözlerle yanıtladı: Bu kreşleri çocuklarımızı okula en iyi şekilde hazırlamak için açıyoruz Türkiye’de ilk defa kendi öğretmenini sınavla alan... Mülakatına da bir girmedik, işin uzmanları yaptılar. Amacımız kendi çocuklarımıza eğitim verecekse ehli kimse onlar versin. Ücret politikamız şu, vatandaşın gelir durumuna göre şekilleniyor. Geliri yoksa, ekonomik durumu kötüyse bu ailelerin çocuklarını ücretsiz alacağız. Onun dışında gelir kademelerine göre üst sınırı 1000 lira olan bir ödeme var. Zaten hiç bir belediye personelinin de ‘Geleceğiz senin evine bakacağız’ deme lakayıtlığı olamaz.
HIZAL’DAN ‘820 MİLYON’ ÇIKIŞI
Öte yandan oturumda AK Parti Büyükşehir Meclisi Grup Başkanvekili olan Bayraklı Meclis Üyesi Özgür Hızal da bir konuşma yaparak belediyeyi bütçe ve hizmetler üzerinden eleştirdi. Hızal şunları söyledi: Bir şehri yönetirken algıları olguların önüne koyarsanız orada bir sorun var demektir. Sayın Başkan siz 31 Mart 2019’da göreve başladınız. 1020 gün geçti. 34 aydır görev yapıyorsunuz. Ortalama hesaplar 820 milyonluk bütçe kullandınız, yani bir günde 820 bin lira... 251 milyon borç ödediğinizi söylediniz, bunun 100 milyonu arsa takaslarıyla olduğunu biliyoruz. Hayallerinizi gerçekleştirmek istiyorsanız bu geçen 3 yılı çok verimli geçirmeniz gerekiyordu. Ama maalesef bu 3 yılın sonunda ister adına logo deyin ister tasarım deyin garip bir fotoğrafla karşı karşıya kaldık. Bu mesele Bayraklı’ya ciddiyetle yaklaşma meselesi... Sizin ne kadar ciddiyetsiz yaklaştığınızı görüyoruz. 30 Ekim’de bir deprem yaşandı ve merkezi Bayraklı’ydı... Depremin hemen arkasında çok ciddi bir organizasyonla yaşanan acıların ortadan kaldırılması adına bir çalışma yapıldı. Ama asıl iş bundan sonraki meseleydi, yani olası yeni acıları bertaraf etmek. Ve siz her seferinde buna yönelik sorulara “Devlet neden afet bölgesi ilan etmedi?” diyorsunuz. Şimdi bunu ya bilmiyorsunuz ya da bile isteye farklı bir noktaya çekiyorsunuz. 1958 yılında çıkmış bir yasa... Afet bölgesi diye bir bölge olmaz. Afete maruz bölge vardır. Afete maruz bölgeler toprak kayması, kaya düşmesi, heyelan olan bölgelerdir. Afete maruz bölge ilanından sonra orada çivi dahi çakılmaz. 1999 Marmara depreminde dahil afet bölgesi diye ilan edilen bir yer yoktur. Çünkü bu tabir litaretürde yoktur. Bayraklı’da, Karşıyaka’da, Bornova’da ya da Karaburun’da ne ilan edildi? Genel hayata etkinlik alanı ilan edildi. Vatandaşın zararlarının devlet tarafından karşılanması için ilan ediliyor. Bunu elbetteki biliyorsunuzdur, bildiğinizi düşüyorum. Bilmiyorsanız acı, bilip de afet bölge üzerinden algı yaratıyorsanız daha acı... Böyle bir tabir yok. Afete maruz bölge ilan edilirse, orada adım atamazsınız. Yıkılacak alanları yıkmak için dahi giremezsiniz. Ayrıca depremin şiddetinin bir bölgede genel hayata etkinlik kararı alınmasıyla ilgilisi yoktur. Siz bunu da çok iyi biliyorsunuz. Devlet nasıl yardım eder? Onu da söyleyim... Deprem vergileriyle neler yapıyor dediniz... İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin sadece bir deprem anıtı yaptığı 1 yıllık sürede merkezi hükümet konutları yaptı, bitirdi ve teslim etti. 750 tane, hepsi teslim edildi.
AK Partili Hızal sözlerini kütüphane, pazaryerleri ve düğün salonları çıkışı yaparak, 3 yıllık dönemde 820 milyonluk bütçenin heba edildiğini vurguladı.
"BAYRAKLI'DA BÜTÇE HİÇ BU KADAR DİSİPLİNLİ OLMADI!"
Hızal'ın mesajlarına yanıt veren Sandal ise şunları söyledi: Biz Marmara Depremi’nden sonra yüklü miktarda deprem vergisi topladık. Devletin kendi asli görevi olan bir meseleyi yerel yönetimlere yıkarak siyaset yapmanın anlamı yok... Biz bugün Sayıştay raporlarında okullara tahsis ettiğimiz binayla ilgili bile eleştiri alıyoruz. Bugüne kadar Bayraklı Belediyesi’nde hiç bir zaman bütçe bu kadar disiplinli değildi. Bir kuruş kredi çekmeden bunu sağladık. Zaten bütçenin yüzde 60’nın üzeri personel giderleri.... Ödediğimiz borcu da düşününce geriye kalan miktar belli... Öyle '820 milyon değil, personelden sonra kalan nedir onu konuşacağız. Vatandaş tabi ki devletten bekler. Şu anki sorun merkezi hükümetin sorunudur, devletin değil. Bunlar devlet eleştirisi değil, merkezi hükümet eleştirisidir. Burada son derece dikkatli olmalıyız. Hepimizin bir devleti var. Bugün Bayrakı’daki bütün meseleleri çözsek de yolları altın kaplasak da muhalefet doğal olarak eleştirecek. Burada takdir Bayraklılı yurttaşlarımızın... Bütçe idaremizin kararı vatandaşın gönlündedir. Aslanlar gibi diyorum ki, 'Bu kentte kimse yatağa aç girmeyecek'... Kim olursa olsun, inancı, kimliği ne olursa olsun. Bizim yönetmeliğimiz Sayıştay yönetmeliğinden geçmiş sayılı yönetmeliklerdendir...
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |