Efe Can TAN/GERÇEKİZMİR - Küresel ısınma ve bunun sonucunda buzulların erimesi global düzeyde deniz seviyelerinin yükselmesine neden olurken kıyı şeritlerinde kurulu şehirlerin su altında kalma tehlikesi günden güne artıyor.
Uzmanlar konu ile ilgili sık sık uyarılarda bulunurken Küresel Denge Derneği’nin hazırladığı ve İstanbul ile İzmir’i korkutan rapor gündeme damga vurdu.
Rapor İzmir’in kıyı şeridinin tehlike altında olduğunun altını çizerken Alsancak Kordonboyu ve Karşıyaka’daki rekreasyon alanlarının daha yüksek seviyeye çıkartılması ve dolgu alanlarının takviye edilmesinin altını çizdi.
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Deniz Bilimleri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi İklim Bilimci Prof. Dr. Doğan Yaşar İzmir’i korkutan raporu değerlendirdi ve önerilerini sıraladı.
"SU SEVİYESİ 18 BİN YILDAN BERİ YÜKSELİYOR!"
Prof. Dr. Yaşar sözlerine su seviyesinin yükseliminin 18 bin yıldan beri devam ettiğine dikkat çekerek başladı.
Yaşar, ‘’Her yıl ortalama olarak 2, 2.5 mm deniz yükselir dünya genelinde. Bugüne ait olan bir şey değil. 18 bin yıldan beri deniz seviyesi yükseliyor. 18 bin yıl önce 120 metre aşağıdaydı deniz seviyesi. Sakız, Bozcaada, Midilli hepsi Anadolu’nun bir parçasıydı. 18 bin yıl önce Küresel Isınma çağına girdik, buzullar eridiği için yavaş yavaş yükselmeye başladık ve devam ediyor. Nuh Tufanı’nın nedeni de budur, deniz seviyelerinin yükselmesi. Nuh Tufanı devam ediyor’’ diye konuştu.
"İZMİR KÖRFEZİ HER YIL 1 CM ÇÖKER!"
İzmir özelinde değerlendirmeler yapan İklim Bilimci Yaşar, ‘’İzmir Körfez’i tektonik olarak bir yılda yarım ile 1 cm arası çöker. Bu ne demektir; Yılda 2.5 mm normal olarak su seviyesi yükselirken biz 1 cm daha çöktüğümüz için aslında bu deniz seviyesi yükselmesi olayı 10-12 mm’dir İzmir’de! Bu İzmir’e özgü bir şey. Her kıyının kendine özgü tektonik hareketi olur’’ dedi.
İZMİR’E 1.5 METRE UYARISI: BİNALAR KOT FARKI İLE İNŞA EDİLMELİ!
Prof. Dr. Yaşar, söz konusu tehlikenin bertarafı için İzmir’de inşa edilecek binaların en az 1,5 metre kot farkı ile yapılması çağrısında bulundu.
Prof. Dr. Yaşar sözlerini, "1873’te Kordonboyu yapılırken ihale şartnamesinin ilk maddesinde şu yazar; ‘Maksimum gel-gitin en az 1.5 metre üzerinde olacak şekilde inşa edilecektir’ maddesi vardır. Bu ilk maddedir. Lodos estiği zaman her yeri su basıyor şu anda mesela. Böyle inşa edilmiş ama 1926 yılında Yanık Yurt Gazetesi vardır İzmir’de çıkan orada bir makale vardır ‘Körfez 50 cm çöktü’ diye. Çünkü o zamanlar merdivenler var denize inen. Merdivenlerden çöküşü hesaplayarak o zaman Körfez’in 50 cm çöktüğünü fark etmişler, zaten biliyor insanlar. Daha sonra Cevat Korkut hocanın bir kitabı vardır. O da gözlemsel olarak bu çökmenin yılda 1 cm olduğunu saptamış ki doğru. Biz ne yapıyoruz aslında farkında olmasak da önlem alıyoruz. Mesela Kordon; Her yıl yükseltilir. Bostanlı’nın önleri Karşıyaka’nın yoları her yıl yükseltilir. Güzelyalı her yıl yükseltilir. Aşırı yağmurlarda sular 2. Kordon’a birikiyor. Bostanlı’da arka tarafa birikir. Çünkü ön taraf yükseltildiği için arkalar çukurda kaldı. Bu nedenle bizim şehir plancıları ve fen işlerinin yapması gereken 1873’de olduğu gibi yapılacak olan inşaatların şehrin arkasında önünde farketmez en az 1.5 metre kot farkı ile inşa edilmesi gerekir. Körfez’in her yıl çökmesi ile deniz seviyesi yükseliyor. Toprak aşağı iniyor. Daha hızlı su seviyesi yükseliyor burada. Şu anda zaten bunun önlemleri alınıyor. Ön taraf yükseldiği için arka taraf çukurda kalıyor. Biz yalnız sahil şeridine destek yapıyoruz. İzmir’de bütün binaların hepsinin kot farkının en az 1.5 metre yapılması lazım. 1980’de yıllarda Bostanlı’da Emlak Konut sıfır kota inşa edilmiş. Hatanın büyüklüğünü görüyor musunuz? Bugün Mavişehir’de binalar 1.5 metre kot ile inşa edilmiş olsaydı hiçbir sorun yaşanmayacaktı’’ diyerek noktaladı.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |