Gazeteci Yazar Tayfur Göçmenoğlu, Buca Belediyesi’nin kültür sanat etkinlikleri kapsamında Bucalılarla bir araya geldi, Türk Sanat Müziği Konseri eşliğinde çocukluğunun Buca’sını anlattı. Buca Protestan Kilisesi’nde gerçekleştirilen söyleşiye Bucalılar büyük ilgi gösterdi, anlatılan anılarla geçmiş güzel günleri hatırlamanın mutluluğunu yaşadı.
BUCA’DA 4-5 ARABALI YILLAR…
Göçmenoğlu, kendisini dinleyenleri 1943 yılının Buca’sına götürdü. Nüfusun o dönemlerde Buca’da 10 binlerde olduğunu dile getiren Tayfun Göçmenoğlu, “Buca’da evlerde suyun akması mucizeydi. Evin içinde suyu akan 4-5 ev vardı, biri bizimdi. Kocaman ilçede 4-5 araba vardı. Her evin bahçesinde havuz vardı, havuzun içinde kırmızı balıklar… 60’a yakın Levanten aile yaşardı Buca’da ” dedi.
GÜL VE ÜZÜM KOKULU SOKAKLARA ÖZLEM
O yıllarda Buca’nın daha yeşil olduğunu, bahçelerin gül ağaçlarıyla dolu olduğunu anlatan Göçmenoğlu, “Şimdi gül kokusunu ancak Isparta’ya giderseniz hissedersiniz. Ama o yıllarda Buca gül kokardı. Buca’nın gül koktuğunu hayal edebiliyor musunuz?” diye sordu. Göçmenoğlu, Buca’da üzüm yetiştiriciliğinin de geçmişte çok önemli bir yere sahip olduğunu ve Buca’da yetişen üzümün kalitesini, lezzetini hala unutamadığını belirterek, babasının ek gelir elde etmek için üzüm satıcılığı yaptığını ve üzümlerin toplanıp satış aşamasına gelene kadar nasıl bir serüven yaşadığını anlattı. Buca’nın geçmişte yeşil olduğu kadar sulak da olduğunu yaz kış derelerinin aktığını dile getiren Tayfun Göçmenoğlu, hakkında 3 kitap yazdığı Buca’nın geçmişte tam bir cennet olduğunu söyledi.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |