Ülkemiz topraklarının yüzde 92’sinin deprem riski altında olduğunu, İzmir’in ise deprem açısından en kırılgan illerin başında geldiğini belirten Nalbantoğlu, “Daha kaç deprem yaşamamız, kaç insanımızı kaybetmemiz gerek” diyerek önlem alınması için hükümete çağrıda bulundu. 31 Mart 1928 Torbalı depreminden 2020’de Ege Denizi’ndeki depreme kadar son yüzyılda İzmir ve çevresinde şiddeti 6 – 7 arasında değişen 6 büyük depremin olduğunu, bu depremlerde büyük yıkımların ve kayıpların yaşandığını ama bunlara rağmen gerekli dersin çıkarılmadığını vurgulayan Nalbantoğlu, yaptığı yazılı açıklamada şunları ifade etti.
Önlem alınması için daha kaç deprem yaşamalıyız daha kaç can kaybetmeliyiz
“Bilim insanlarının açıklamalarına göre İzmir ve çevresi dünyanın tektonik yönden en aktif bölgelerinden biridir. Bu nedenle İzmir, büyük depremlere gebe olan ve yer kabuğu ince olduğu için yıkıcı riskler taşıyan bir bölgedir. Bölgenin depremselliği hareketli olduğu için zaman zaman stres boşalmaları olmakta, bu depremler artçılarla birlikte bir dizi şeklinde devam etmektedir. Nitekim son bir haftadır Yunan adalarındaki sismik hareketlilik nedeniyle İzmir ve çevresi sabah – akşam beşik gibi sallanmakta, insanlarımız yüreği ağzında endişeyle bu sarsıntıların bir an önce son bulmasını beklemektedir. Aynı şekilde hem geçmişten hem de iki yıl önce yaşadığımız acılardan ders çıkarılmamış olacak ki, hükümet de bizler gibi olacakları seyretmeye devam etmektedir. Önlem alınması, yatırımların deprem gerçeğine göre planlanması ve adımlar atılması için neyi bekliyorsunuz? Harekete geçmeniz için daha kaç deprem yaşamalıyız, daha kaç canı kaybetmeliyiz?”
2025 yatırım programında depremin adı yok
2025 yatırım programında deprem gerçeğinin göz ardı edildiğine de dikkat çeken Nalbantoğlu hükümetin bu konuda yeterince duyarlı olmadığını belirterek şunları ifade etti. “2 yıl önce meydana gelen ve asrın felaketi olarak nitelendirilen 6 Şubat depremleri ile 2020’de meydana gelen İzmir depreminin acısı hala yüreğimizde. Bu nedenle işimiz gücümüz ve bütün önceliğimiz depreme yönelik olmalı. Ama 2025 yatırım programına baktığımızda sadece ve sadece Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü’nün Deprem Yenileme/Devam Eden İnşaat İşleriyle, İzmir Havalimanının güçlendirilmesinin yer aldığını görüyoruz. Yani deprem gerçeği yok sayılmakta. Bu gerçeği yok saymak insanları bile bile depreme kurban etmektir. Buradan hükümete ve yetkililere sesleniyorum. Olası bir İzmir depremine karşı, bugüne kadar hangi önlemleri aldınız? Hangi yatırımları yaptınız? Yerel yönetimlerle iş birliği çerçevesinde hangi adımları attınız? Yatırım programının deprem gerçeğine yönelik güncellenmesi ve deprem öncelikli yatırım ve projelere yer verilmesi için ne bekliyorsunuz?
Olası bir İzmir depremi ve etkileri konusunda hem araştırma hem de soru önergesi hazırladığını da belirten Rıfat Nalbantoğlu Meclis’i de inisiyatif almaya çağırdı.
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
|||||
|
|
![]() Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |