Mehmet İŞLER /GERÇEKİZMİR - Memleket Hareketi’ni başlatan ve Cumhuriyet Halk Partisi’nden (CHP) ayrıldığını açıklayan Muharrem İnce’nin basın toplantısı sonrasında gözler İzmir’e çevrildi. 2018 cumhurbaşkanlığı ve genel seçimlerinin bir arada yapılmasından sonraki süreçte parti içi yaşanan kurultay tartışmalarında imza verenlerden olan partinin sembol ismi Alaattin Yüksel, çarpıcı açıklamalara imza attı.
ASLA, ASLA, ASLA!
Partide genel başkan yardımcılığı, PM üyeliği, milletvekilliği, il başkanlığı yapmış olan Yüksel ilk olarak “Muharrem Bey ile yeni dönemde yol yürüme ihtimaliniz var mı?” sorusunu yanıtlarken, “Asla, asla, asla!” cevabını verdi.
BU ANLAYIŞTAKİ İNSANLARLA BİR ARADA OLMAM
İnce’nin yol ayrımı kararına dair detaylı açıklamalar yapan Yüksel, “Benim siyaset yapma anlayışım, amacımın çok farklı olduğunu görüyorum bir kez daha Muharrem İnce ile. İnsanlar siyaseti insanlar asla kendilerini bir yere taşımak için yapmamalı. Atatürk’ün kurduğu dediği bir kurumda bu kadar kolay ayrılmayı doğru bulmuyorum. Evet, parti yönetimiyle ilgili ciddi sıkıntılar olabilir. Bunun da değerlendirilmesi gerekiyor. Ama siz burada kendinizle ilgili yeterli yer bulamadığınız için bağlı olduğunuz bir partiden bu kadar kolay ayrılmayı da yadırgıyorum, doğru bulmuyorum. Bu tamamen siyaset yapma amacıyla bağlantılı bir şey. Demek ki siz kendiniz varsanız varsınız, yoksanız yoksunuz. Bu anlayış öyle görünüyor. Benim anlayışı yurtseverlik temelinde, insanların inançları doğrultusunda siyaset yapma anlayışıdır. Muharrem İnce’yle falan da yol yürümeyi asla düşünmem. Bu anlayıştaki insanlarla bir arada olmam” ifadelerini kullandı.
BÖYLE BİR DÖNEMDE HALA YÜZDE 20’LERİ AŞAMIYORSANIZ SİZDE DE BİR SORUN VARDIR
Sözlerine devam eden ve partine yönelik özeleştiri niteliğinde açıklamalar yapan Yüksel, “CHP yönetiminde sıkıntılar yok mu? Var. Nedir bu sıkıntılar? 2001 krizinden sonra 2002 seçiminde 4 tane ana akım siyasi parti yerle bir oldu. ANAP, DYP, DSP, MHP… Büyük krizin arkasından yapılan seçimdi. O büyük krizde işsizlik yüzde 8.2’ydi. Bugün yüzde 30 işsizlikten söz ediliyor. İnsanlar açlıktan kırılıyor. Bu kadar büyük yoksulluğun yaşandığı, baskıların yaşandığı, hukukun yerle bir edildiği dönemde, her türlü zulmün yaşandığı bir dönemde hala yüzde 20’leri aşamıyorsanız sizde de bir sorun vardır. Partinin bunu mutlaka çözmesi gerekiyor. Parti yöneticilerinin de takkelerini önlerine koymaları ve düşünmeleri gerekiyor. Yapamıyorsanız yapabilecek yapıyı oluşturma görevi düşüyor parti yöneticilerine. Siz hem yapamayıp hem de sizi eleştirenlerle ilgili, ‘kapının önüne koyarım, çek git yoluna’ anlayışıyla devam ederseniz olmaz. Bir taraftan demokrasi cephesi oluşturuluyor. Bu güzel bir şeydir. Bu çaba varken diğer taraftan kendi parti evlatlarınızı da partide tutacak çalışmaları yapmak gerekiyor. Ben mesela milletvekilliğinden bunun için ayrıldım. Deniz Baykal beni görevden aldıktan sonra siyaset yapma koşulları yok diye uzak duruyordum. Ama partiyi sıkıntıya sokacak hiçbir anlayış içinde olmadım. Açıklama bile yapmadım. Bu dönemde de aynı şekilde… 2010’da Sayın Kılıçdaroğlu’yla tekrar bir şeyleri değiştirebilir miyiz diyerek girdim. PM’de görev aldım, genel başkan yardımcılığı yaptım. Bunların hepsini kendim bıraktım. Yapılamıyor diye… Seçimler kaybedince böyle de olmayacak diye ayrıldım. İnsanlar ayrılmasını da bilmeli. Hatta bugünkü yöneticiler genel başkan başta olmak üzere bu başarıyı kazanacak yapıyı kurmalı. Tek başına iktidara gelecek yapıyı kurma sorumlulukları var. Bu yönde adımlar atılmalı. Bunlar ayrı bir şey. Muharrem Bey’in ayrılıp başka bir parti kurmasını doğru bulmuyorum, onaylamıyorum.
GENEL BAŞKANI İNDİRİP YERİNE MUHARREM İNCE’Yİ ÇIKARMAK GİBİ BİR ANLAYIŞ DEĞİLDİ!
İmza hareketi sürecine değinen Yüksel, “İmza hareketinden önce bir televizyon programında genel başkana seslenerek, “Muharrem Bey’i cumhurbaşkanı adayı yaptınız ve çok da büyük bir performansla geçti bu süreç. Halkın nezdinde İnce önemli bir yer etti. O dönem büyük ağırlığı ve halkın sevgisi vardır. Bunu yok etmeyelim. Siz milletvekilisiniz, gelin grubu yönetmeye odaklanın, Muharrem İnce de Anadolu’yu dolaşsın. Birlikte çalışılsın” demiştim. Çıkış yolu bu diye önermiştim. Muharrem Bey bunu özel yemekte usturupsuz söylemiş. Gelişmeler bugüne kadar geldi ve ayrışmaya gitti. O dönemde kurultay toplansın istedik. Deniz Baykal döneminde de üst üste başarısızlıklar yaşanınca kurultay toplansın önerisiyle ortaya çıkmıştık. Partinin kurultayı bazı şeyleri çözer, çözmesi gerekir, tartışması gerekir. Bizim oradaki isteğimiz kurultayı toplamaktı. Genel başkanı indirip yerine Muharrem İnce’yi çıkarmak gibi bir anlayış değildi. Bazıları o anlayışla yola çıkmış olabilir bizimkisi birlikte ne yapılabilir anlayışıydı. Bu demokratik bir talepti. O da maalesef çok kötü bir şekilde bastırıldı. İmza toplandığı halde toplanmamış gibi yapıldı. Parti yönetimi bilmeyen ve görmeyeni oynadı. O zaman da hata yapıldı. Belki buraya gelinmezdi kurultay toplanabilseydi.
CHP’DEN KOPUŞ BEKLEMİYORUM, YÜZDE 0.5’LERDE DOLAŞIR DİYE DÜŞÜNÜYORUM
“CHP’den kopuşlar bekliyor musunuz?” sorusuna cevap veren Yüksel, İnce’nin yeni partisinin ise yüzde 1’i aşamayacağını düşündüğünü söyledi. Yüksel, “CHP’den önemli kopuşlar beklemiyorum. Muharrem Bey’in kuracağı partinin de önemli bir başarı sağlayabileceğini düşünmüyorum. Anlayış olarak gördüğüm kadarıyla yüzde yarımlarda, yüzde 1’lerde dolaşan bir anlayışı temsil edeceğini düşünüyorum. 0.5’lerde dolaşır diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |