DEVA'dan hükümete ekonomi salvosu, çözüm önerileri ve çarpıcı erken seçim mesajı!

Efe Can TAN/GERÇEKİZMİR - Sanayi ve iş dünyası ile temaslar için İzmir’e gelen DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Burak Dalgın, DEVA Partisi İzmir İl Başkanı Seda Kaya Ösen ile partinin il başkanlığında ülkenin ekonomi gündemi ve partinin çözüm önerilerine dair açıklamalarda bulunduğu bir basın toplantısı düzenledi. 

DEVA Genel Başkan Yardımcısı Dalgın hükümete sert eleştirilerde bulunduğu konuşmasında asgari ücrette artışa gidilmesi gerektiğini savunurken, parti olarak erken seçime hazır olduklarını söyledi ve "Hükümetin gideceği anlaşıldığı anda Türk piyasaları bunu coşkuyla karşılar" mesajını verdi. 

DÖVİZLE NASIL UĞRAŞILIR GÖSTERECEĞİM DİYEN HÜKÜMET SAYESİNDE…
Dalgın sözlerine ülkenin ekonomik problemlerinin sac ayaklarını özetleyerek başladı. DEVA Genel Başkan Yardımcısı, "4 sene önce 4,5 lira olan dolar. Dövizle nasıl uğraşılır göstereceğim diyen hükümet sayesinde 18 lira neredeyse. Petrol fiyatlarında artış dünyada yüzde 70. Geleceği yer 12,5 lira olabilirdi. Şu an 30 lira Türkiye’de, 12,5 lira ile 30 lira arasındaki fark kötü yönetimin bedeli. Bunlar sıkıntıların birinci aşaması. Üretim, yatırım, ihracat gibi konular var ikinci aşamada. Büyümemiz hem güçlü hem kapsayıcı olacak. Ekonomi orta direk için büyüyecek hem de sürdürülebilir büyüyecek. Çevreyi tahrip ederek büyüdüm olmayacak. İstihdamı üretimi artırmamız gerek. Bu yetiyor mu, yetmiyor. Suyun en derini, katma değer denilen mesela. Ülkemizin rakamlarına geri dönüp baktığımızda şöyle bir tablo var, 83 milyon kişilik ülkede 24 milyon özel sektör çalışanı var. 5 milyon kamuda çalışan var, 13 milyon emekli var. Bizimle aynı nüfusu olan Almanya’da 43 milyon kişi çalışıyor bunu aşmamız lazım bunun en önemli ayağı da yatırım. Diğer partilerden en büyük farkımız, bir şeyin nasıl çözüleceğini söylüyoruz. Bir şeyi nasıl, kimin yapılacağını anlatarak gidiyoruz. En geç 1 sene sonra bugün hükümet değişmiş yeni kadrolar sorumluluğu üstlenmiş olacak" ifadelerini kullandı. 

DOLARDA ÜÇ PARAMETRE!
Doların izleyeceği seyir hakkında konuşan Dalgın, ‘’Dolarda seviye tahmini yapmak çok tehlikeli bir iş. Dövizi buradan satın devlet yetkilileri oldu. Nereden nereye geldiğini gördük. En son 1 sene olmadı, Eylül’de orta vadeli program açıklandı. Orta vadeli programda 2024 için dolar kuru 10, 3 liraydı. O seviyeyi kırdı geçti. Düşünmemiz gereken 3 parametre var. Bir tanesi güven, insanlar cebinde lirayı tutmak istiyor mu istemiyor mu? Banka mevduatlarının yüzde 70’i döviz. Yurt dışı yatırımcı Türkiye’nin risk primini 8,5 puan civarında görüyor. Polonya’nın 8 katı üzerinde. İkinci parametre Merkez Bankası’nın rezervleri. Türkiye’nin döviz rezervlerinin eksi 60 milyar dolar civarında olduğu artık konuşuluyor. Cari açık konusu üçüncüsü. Çin modeline geçiyoruz, cari açığı kapatacağız dendi. 10 Lira dolar kuru öngörmüşsünüz siz. Dış ticaret patlamış mı patlamış… Parametrelere baktığımızda iç açıcı bir görüntü yok’’ dedi. 

KADIN İSTİHDAMI VURGUSU!
"Ekonominin seyrinin pozitife dönmesi için ne yapılması gerekir?" yönündeki soruya yanıt veren Dalgın, ‘’Güven olmadan normal ekonomik değerlere dönme imkanı sıfır. Biz kadrolarımıza güveniyoruz. Üstüne üstünlük hukuki normlar çerçevesinde ilerleyecek. Bunlar olunca Türkiye’ye hızlı para gelmeye başlar. Bunlar olunca 6 ay içinde ekonomi stabil olur, 2 yılda enflasyon tek haneye düşer. Biz 29 milyon kişiden, 40 milyon kişiye istihdamı artırırken en önemli ayak kadın istihdamını artırmak. 2 katına katlamamız lazım. Kapsamlı bir şekilde bunu yapmamız lazım. Yatırım gelmesi lazım iki. Türkiye geçen sene tarihinde ilk defa aldığından daha çok yurt dışında sermaye yolladı. Türkiye’nin kalıcı yatırım çekmesi gerek. Üçüncüsü eğitim sisteminin ele alınması lazım. Liseyi bitiren her çocuğumuzun bir yabancı ve bir kodlama dili bilmesi lazım. Dördüncüsü Türkiye’de girişimcinin ayağındaki prangaların kırılması lazım" diye konuştu. 

ASGARİ ÜCRET YÜKSELMELİ!
Temmuz ayında ek zam yapılması beklenen asgari ücret konusunda konuşan Dalgın, ‘’Asgari ücretin yükseltilmesi lazım. Bir problem var, İzmir’deki asgari ücret Şangay’daki veya Pekin’deki asgari ücretten daha düşük, Çin’den daha düşük. Herkesin ücretinin ortalaması 6200 lira aşağı yukarı. Asgari ücretin en alt kesimi koruyan bir ücret olması lazım. Bir gün hepimiz asgari ücretli olacağız noktasına doğru gidiyor. Enflasyonun durdurulması için güvenin oluşması lazım, bunun bu hükümetle olma ihtimali sıfır. İkincisi kur, kuru patlatırsanız maliyetlere yansır bu da vatandaşın cebine yansır dedik. Kuru yükselttiğin için ekmek 5 lira, akaryakıt 30 lira’’ dedi. 

ODALAR VE BORSALAR DEVLETE BAĞLI KURUMLAR!
‘Odalar ve borsaların ekonomik gidişatla ilgili yeterli sesi çıkarıp çıkarmadığı’ yönündeki soruyu yanıtlayan DEVA Partisi İl Başkanı Ösen, "Oda ve borsaların yarı kamu olduğunu unutmamamız gerekiyor. Onları sivil toplum kuruluşlarından ayırmamız gerekiyor. Devlete bir yerden bağlı olan kurumlar. Sivil toplumun modern toplumlarda en büyük görevi hükümete iş dünyasının bakış açısını anlatmaları. Yeri geldiğinde kanun teklifleri ile önerilerde bulunmaları. Türkiye bu durumda arzu edilen noktada değil, hiçbir zaman değildi. Bir baskı ortamın altında faaliyet göstermeye çalışıyor bu kurumlar. Bir de günün sonunda eğer siz böyle bir irade beyan ediyorsanız bununla ilgili bir öncelik koyuyorsanız. Şu kadar iş insanının sesi olacağım ve çıkarlarını savunacağım demektir. Öbür türlü kendi koltuğunuzu düşündüğünüz akıllara gelir’’ sözlerini kullandı. 
Genel Başkan Yardımcısı Dalgın odalar ve borsaların rolü ile ilgili soruya şöyle yanıt verdi, ‘’Türkiye’de özel sektörün ihracatçının gelirin yüzde 40’ı dövizden TL’ye çevriliyor. Temsilcileri konuşuyor mu? Bunları kendileri değerlendirecektir. Türkiye’de ilk seçimden sonra bu tip konular çok daha rahat konuşulur ve oda ve borsalar bir rahatlama görürüz diye düşünüyoruz" ifadelerini kullandı. 

DÜNYADA BOL PARA VAR, TÜRKİYE’YE GELMEMESİ ACI!
Yurt dışına çıkan sermayenin ülkeye dönüp dönmeyeceği konusundaki soruya yanıt veren Dalgın, "Yastık altında bir sermaye var o neden çıkmıyor birinci konu güven. Yurt dışına çıkan sermaye geri gelir mi, gelebilir. İnsanlar Türkiye’ye gelirler. Microsoft şirketi. Polonya’ya veri merkezi kurdular. Polonya 10 sene önce Türkiye ile beraber değerlendirilen bir ülkeydi, şimdi aldı yürüdü. İtalya’ya veri merkezi kurdular. Dünyada maddi açıdan bol para var. Bu kaynaklar Türkiye’ye gelir. O kadar bol para var ki Türkiye’ye gelmemesi acı" dedi. 

TÜRKİYE’NİN BU KABUSTAN UYANMASI LAZIM!
‘’Erken seçimin ekonomiye etkisi ne olur?’’ şeklindeki soruyu yanıtlayan Dalgın, "Biz erken seçime hazırız, ne zaman getirirlerse razıyız da hazırız da Türkiye’nin bu kabustan uyanması lazım. Hükümetin gideceği, yeni bir yönetimin geleceği anlaşıldığı anda Türk piyasalar bunu coşkuyla karşılarlar" açıklamasını yaptı.