Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından kuruluşu onaylanan Ege Üniversitesi (EÜ) Aşı Geliştirme Uygulama ve Araştırma Merkezi, aşı üzerinde çalışma yapacak özel sektör ve bilim insanlarını bir araya getirecek.
Türkiye'nin köklü eğitim kurumlarından Ege Üniversitesindeki aşı ve ilaç geliştirme çalışmaları, 1993 yılında İlaç Geliştirme ve Farmakokinetik Araştırma Uygulama Merkezi (ARGEFAR) EÜ Aşı ve Araştırma Geliştirme Grubunun faaliyetiyle başladı.
Üniversite bünyesindeki bilim insanları virüs ve parazitlere karşı DNA ile kombinat proteinli aşılar üzerinde çalıştı, bunları da çeşitli hayvanlarda test etti.
ARGEFAR bünyesindeki laboratuvarlarda çalışmalarına devam eden grup üyeleri, geçen yıl martta ise yeni tip koronavirüse (Kovid-19) karşı koruma sağlamak üzere DNA aşısı geliştirmeye başladı.
TÜBİTAK ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının destek verdiği bilim insanları, Kovid-19 aşısında şu ana kadar gelinen aşamada hayvan deneylerinde başarılı oldu.
YÖK, iki gün önce de Ege Üniversitesi bünyesinde "Aşı Geliştirme Uygulama ve Araştırma Merkezi" kurulmasına karar verdi.
"Ege Üniversitesinin 66 yıllık hayali gerçek oldu"
EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, AA muhabirine, 65 bin öğrenci ve 10 bine yakın akademik ve idari
personelle büyük bir aile olduklarını belirtti.
Merkezin, üniversiteleri için çok önemli olduğunu anlatan Budak, "Ege Üniversitesinin 66 yıllık hayali gerçek oldu. İzmir ve Türkiye için büyük bir kazanım olacak. Kovid-19 süreci bize aşının ne kadar önemli olduğunu gösterdi. Kamu ve özel sektör Kovid-19 aşısı geliştirmek için çalışmalarına devam ediyor. Üniversitemiz bünyesinde kurulan merkez, diğer üniversiteler bünyesinde kurulan aşı geliştirme merkezleriyle koordinasyon içinde çalışacak. Bölgemizde ve Türkiye genelinde özel sektör ve bilim insanları aşı geliştirmek için beraber çalışacak." diye konuştu.
Aşı geliştirme çalışmalarının kurumsal çatı altında bilimsel projelerle yürütülmesinin çok önemli olduğunu vurgulayan Budak, merkezde öncelikle Kovid-19'a karşı aşı geliştirme çalışmalarını tamamlamak istediklerine işaret etti.
Bunun yanı sıra geleceğe dönük influenza ve grip başta olmak üzere farklı virüslere karşı aşı geliştirme çalışmaları yapacaklarını dile getiren Budak, "Aşı geliştirme çalışmaları tüm dünyada olduğu gibi ülkemiz için de çok ciddi bir ekonomik potansiyel. Türk bilim insanlarıyla geleceğe dönük aşıları kendimiz yapmak durumundayız. Bunu yapabilecek altyapımız ve akademik gücümüz var." ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Budak, yürüttükleri aşı çalışmalarına Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve devletin tüm kurumlarının büyük destek verdiğini belirtti.
"Böyle önemli bir merkezin kurulması, bilim insanlarını çok mutlu etti"
EÜ Tıp Fakültesi Aşı Araştırma ve Geliştirme Laboratuvarı Yöneticisi Doç. Dr. Mert Döşkaya ise üniversiteleri bünyesinde böyle önemli bir merkezin kurulmasının bilim insanlarını çok mutlu ettiğini söyledi.
Üniversite olarak ileri biyoteknolojik aşılar geliştirme konusunda uzmanlıklarının bulunduğunu belirten Döşkaya, şunları kaydetti:
"Kovid-19 süreciyle birlikte DNA aşısı geliştirmek için bir platform oluşturduk. Bu platform içinde şu anda kendi aşımızı yapabilir duruma geldik. Prototip olarak gerçekleştirdik. Şimdi bu prototiplerin, insana verilebilecek şekilde kaliteli olarak üretilme sürecini gerçekleştiriyoruz. Merkezimiz gelecekte olası salgın durumlarında aksiyon alabilecek, insanlık için tehlike arz eden virüslere karşı hızlı araştırma yapabilecek." (AA)
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |