Ege Üniversitesi Aşı Merkezi'nin 2007'den beri aşı çalışmaları yaptığını ifade eden Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Parazitoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Yüksel Gürüz, Covid-19 ile mücadele kapsamında uygulanması için Mart 2020'de TÜBİTAK'ın desteklediği projeyi Haziran 2021'de başarı ile tamamladıklarını söyledi. Yapılan hayvan deneylerinin ardından 8 bin doz aşı ürettiklerini kaydeden Dr. Gürüz, "Aşıyla ilgili 'preklinik' dediğimiz ilk dönem çalışmalarımızın sonuçları mevcut kullanımdaki aşılardan daha umut verici. Halen eksi 80 derecedeki dolabımızda 8 bin doz aşı prototipimizi saklıyoruz. Bundan sonra aşımız, firmanın tesislerinde insana uyarlanacak ve sonrasında TÜBİTAK ve Sağlık Bakanlığı'nın çizeceği yol haritasına uygun olarak gönüllüler üzerinde FAZ1, FAZ2 ve FAZ3 çalışmalarının hangi merkezlerde, hangi koşullarda yapılacağı, aşımızın hangi aşıya karşı yarışacağı belirlenecek. Bizler verilen görevi bizden beklenen süre içinde başarıyla tamamlamanın gururunu yaşıyoruz" dedi.
Yerli DNA aşısının Türkiye'ye büyük gelir getirebileceğini de kaydeden Prof. Dr. Gürüz, ABD'de sadece hatırlatma dozu olarak yapılan 3'üncü doz mRN aşısının bedelinin 26 milyar dolar olduğunu belirtip vazgeçilemeyecek kadar büyük bir gelir kaynağından söz ettiğini dile getirdi. Dr. Gürüz, Türkiye'nin bu kaynağı en iyi şekilde kullanacak donanıma sahip olduğunu söyledi.
'BU AŞININ DÜNYADA MUADİLİ YOK'
Pandeminin tüm hızıyla olmasa da hala devam ettiğine dikkat çeken Prof. Dr. Adnan Yüksel Gürüz, bu hastalığın yakın bir gelecekte yok olmayacağına inandığını belirtip "Aşı olmama konusunda hala direnen bir grup var. Omicron daha hızlı bulaşıyor, daha az öldürücü ama belli bir yaş üzerindeki aşılanmamış insanlarda ölümlerin çok yüksek olduğunu görüyoruz Pandemi bitmediği için farklı aşıların devreye girmesinin doğru olacağını düşünüyorum. Özellikle hatırlatma aşılarında bizim aşımız çok etkili olacak. 3 doz DNA aşımızın 2 yıl süreyle korunma sağlayacağına inanıyoruz. Ürettiğimiz aşının dünyada muadili yok" diye konuştu.
'TÜRKİYE'NİN SESİNİ DUYURACAK AŞIYI ÜRETTİK'
Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak'ın öncülüğünde aşı merkezi için yaklaşık 5 bin metrekarelik yer tahsis edildiğini açıklayan Aşı Merkezi Müdürü Prof. Dr. Adnan Yüksel Gürüz, en kısa sürede yeni yerlerine geçip çalışmalara yeni projelerle devam edeceklerini belirtti. Prof. Dr. Gürüz, "Ürettiğimiz bu aşının Ege Üniversitesi adına tescillenip dünya literatüründe bizim bayrağımızı yukarı çekmesini bir bilim insanı olarak dört gözle bekliyorum. Dünya platformunda Türkiye'nin sesini duyuracak bu merkezde üretilecek aşılar bizim için tüm akademik yaşamımızın en kıymetli meyvesi olacak" dedi.
'SAVAŞ YENİ BİR ENFEKSİYON RİSKİ OLUŞTURDU'
Rusya Ukrayna savaşından sonra çok sayıda insanın ülkesini terk ettiğini ifade eden Prof. Dr. Gürüz, bu hareketliliğin de büyük bir risk oluşturduğunu söyleyerek şöyle devam etti:
"Rusya'da aşılanma oranı yüzde 49, Ukrayna'da ise yüzde 38. Şu an 3,5 milyon insan savaş nedeniyle ülkesini terk etti. 10 milyon insan evlerinden uzakta sağlıklı şartlara haiz değiller. Yeni bir enfeksiyon risk kaynağı oluştu. Aşı reddi bir bireysel hak değildir. Siz aşılanmazsanız beni hasta edebilirsiniz. Aşılanmayı reddedenleri bioterörist olarak algılıyorum. Başkasını düşünmek zorundasınız. Kanser hastası ilaç almayı, tedavi olmayı reddedebilir. Bu bireysel haktır. Ama bulaşıcı bir hastalığın dolaştığı bir dönemde ben aşı olmayacağım demek başkalarına yapılan saldırıdır. Ege Üniversitesi olarak en ucuz, en etkin aşıları üretmek tek hedefimizdir." (DHA)
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |