Emek, Barış ve Demokrasi Platformu'ndan ilk zirve!

İş ve siyaset dünyasından bir grup aydın ve demokratın bir araya gelerek kurduğu "Emek, Barış ve Demokrasi Platformu" ilk toplantısını Bornova'da gerçekleştirdi. Toplantıya yazar Veysel Çamlıbel, Baran Tursun Vakfı Genel Başkanı Mehmet Tursun, siyasetçi ve iş insanı Şefik Ok, yönetmen/senarist Özgür Özçimen, Türkiye Patnoslular Platformu Başkanı ve araştırmacı, insan hakları aktivisti İsmail Kaya gibi tanınan isimlerin bulunduğu platform 200’ün üzerinde kişi katıldı. 

Emek, Barış ve Demokrasi Platformu tertip komitesi adına konuşan Remzi Demir, Türkiye’nin pek çok açıdan zorlu süreçlerden geçtiğini böyle dönemlerde nitelikli insanların siyaset kurumlarının içinde daha fazla yer alması gerektiğini ifade etti. 

Platformun kurucu üyelerinden olan Bornova Belediye Meclis Üyesi Çeto Çamlıbel ise “Bizler, demokrasiye susamış dostlar olarak, emek için, barış için, demokrasi için bir araya geldik. Türkiye her yönden zorlu bir süreçten geçerken, siyasi açıdan izlenen kutuplaştırıcı politikalar sonucu böyle bir platformun çatısı altında toplanmak, elimizi taşın altına koyup güç birliği yapmak farz oldu. Daha güzel yarınlar için, geleceğimizin teminatı çocuklarımız için harekete geçmenin tam zamanı dedik. Demokrasi, emek, barış, adalet, insan hakları bir bir yok edilirken sessiz kalamazdık” diye konuştu.

Sorun ve talepler ortak
Araştırmacı yazar Veysel Çamlıbel “Çeşitli nedenlerle göç edip gelenler geldikleri yerde kendi içlerinde kapanıp kalmamalı, geldikleri yerdekilerle iyi ilişkiler kurmalı, kendilerini, geçmişlerini ve kültürlerini anlatmalıdır. İzmir bu açıdan çok iyi bir örnektir. İzmirliler de dostluk elini uzatmış, kaynaşma ve ortak kültür oluşturma yaşanmıştır. Neticede ülkedeki sorunları, hak, hukuk, adalet talepleri hiçbir etnik farklılık gözetmeksizin hepimizin ortak talebidir” dedi. 

Kardeşçe yaşam 
Toplantı sonunda Platform amacını “Göç hareketleri sonucu metropollere gelen dezavantajlı grupların sosyal, ekonomik ve siyasi yaşamlarının iyileştirilmesi, maruz bırakıldıkları yaşamsal zorluk ve sıkıntılara, siyasetin dışında tutulmalarının verdiği dezavantajlı durumlara bir çözüm yolu bulunması, taleplerinin karşılık bulmasına yardımcı olunması, daha şeffaf, daha adil, daha yaşanabilir müreffeh ve kardeşçe bir yaşamın hüküm süreceği ortamın yaratılması adına sosyal, kültürel, eğitsel, politik, ekonomik ve sosyolojik çalışmalar yapmak” olarak belirledi.