Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, düşünce kuruluşu Chatham House’da katılımcılara hitap etti.
Konuşmasında ABD'nin İsrail Büyükelçiliği'ni Kudüs'e taşıma kararını eleştiren Erdoğan şunları söyledi:
"1967 sınırları dahilinde başkenti Doğu Kudüs olan Filistin devletinin kurulmasının kalıcı barış için doğru olduğunu söyledik. Bugün ABD'nin büyükelçiliğini taşıma kararını özellikle de uygulama noktasında çok talihsiz buluyoruz. Hukuku çiğneyen BM kararlarına aykırı kararı reddediyoruz. Son adımıyla ABD, çözümün değil sorunun bir parçası olmayı tercih ederek, Ortadoğu barış sürecindeki arabuluculuk rolünü yitirmiştir. İslam İşbirliği Teşkilatı dönem başkanı olarak bu adımın bölgenin ve insanlığın birbirine düşmesi için bölgeyi karıştırmak için bir fitil ateşlemesi olduğunu hatırlatmak isterim.
İç hesaplarla üç semavi dinin kutsalı olan Kudüs'ün statüsünü değiştirmeye yönelik adımlar tüm itirazlara rağmen bugün hayata geçiriliyor. Bize ve tüm insanlığa dayatılmaya çalışılan tabloya itiraz ediyoruz. Kendimizi 2. Dünya Savaşı öncesinin karanlık günlerinde hissetmekten alıkoyamıyoruz. BM adalet üzerine tesis edilmişse bunun gereğini yapmak zorundayız. Dünyanın çivisi çıkmışsa o çiviyi yerine sokacak olan sert çekiç darbesi değil, umuttur, diyalogdur. Uluslararası toplum bir an önce üzerine düşeni yaparak, İsrail'in artan saldırganlığını sona erdirmek için süratle harekete geçmelidir."
Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan diğer başlıklar şöyle:
"Uluslararası toplum terörizimle mücadelede ortak bir paydada buluşamadı. DEAŞ ile mücadeleyi en etkin Türkiye yapmıştır. Terör örgütleriyle ilişkisi olduğu şüphelenilen 6 bin 200 şahsı sınırdışı ettik. Sınırda terör koridoru oluşturmaya çalışan PYD/YPG mücadelemize karşı güya müttefikimiz güya terör karşıtı ülkeler çıkıyor.
Türkiye Suriye'nin toprak bütünlüğü konusunda en samimi ülkedir. 3.5 milyon Suriyeli sığınmacının evlerine dönmesinin tek yolu bu ülkenin güvenli hale gelmesi gereklidir. Sığınmacılar için önemli destek alamadık. Siz bakmayın bu terör örgütünün Kürt kimliğini istismar ettiğine. Adını Kürtlerle kamufle ederek dünyayı aldatma gayreti içerisindeler.
Mesele Kürt meselesi değil terörizm meselesidir. İngiltere dahil tüm ülkelerden terörle mücadelede destek bekliyoruz. Biz kendi bölgemizde krizlerle uğraşırken Batı'da tehlikeli bir süreç işliyor. Avrupa'nın göbeğinde insanlar inançları üzerinden ötekileştiriliyor.
Girişimci ve vicdani dış politika izliyoruz. İnsani yardım konusunda en ön sıralarda yer alıyoruz. Milli gelire oranla insani yardım konusunda Türkiye birinci sırada. Açık ara dünyanın en cömert ülkesiyiz. Suriye ihtilafının çözümü yolundaki gayretlere dahil olduk. Cenevre sürecine aktif dahil olduk. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekatı ile 4 bin kilometrekarelik alanı teröristlerden temizledik. Sivillere zarar vermeyecek şekilde operasyonlarımıza devam ediyoruz. Rejim güçleri ve teröristler böyle bir hassasiyete sahip değil.
Bölgemizin istikrarı için İran'ın yapıcı katkılarından istifade etmekte yarar görüyoruz. İran ile tesis edilecek iyi ilişkiler Irak'ın geleceği bakımından da önemlidir. İran'ın nükleer programı konusunda ortaya konan eylem planı diplomatik bir başarıdır. Uluıslararası Atom Enerji Ajansı'nın raporlarında İran'ın plana uyduğu belirtiliyor."
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |