İngiltere'deki bir anne, bebeklerine öpücük veren akraba ve arkadaşlarının bunu yapmamaları için ebeveynlere çağrıda bulundu. Çünkü küçük çocukları ona gözünden olan görme kaybına yol açan zararlı bir virüs bulaştıran bir öpücükle enfekte olmuştu.
İki yaşındaki Juwan, tanıdık birinin öpücüğü sonucu herpes virüsünü gözbebeğine kaptı ve bu virüs, gözünde bir yaraya neden oldu. Daily Mail'in haberine göre; virüs, gözünde kabarcık oluşmasına ve ardından korneasında 4 mm'lik bir delik açılmasına yol açmıştı. Bu açık yara, sonraki enfeksiyonlara yol açtı ve doktorların tüm çabalarına rağmen, hasar çok şiddetliydi ve sonuçta Juwan, sol gözündeki görüşünü kaybetti. Doktorlar, organın geri kalanını korumak amacıyla sonunda göz kapaklarını dikip, tedaviye devam ettiler.
Şimdi, ailesi, başkalarının aynı kaderi yaşamaması için seslerini duyuruyor ve küçük çocuğun görme yetisini kurtarmak amacıyla yapılacak karmaşık bir operasyon için hazırlanıyorlar.
CİDDİ BİR ŞEY OLDUĞUNU NASIL FARKETTİĞİNİ ANLATTI
Juwan’ın hikayesi, geçen yılın Ağustos ayında, o zamanlar 16 aylık olan Juwan’ın gözünde, ebeveynlerinin başlangıçta göz enfeksiyonu olduğunu düşündükleri bir belirtiyle başladı. Aile, bir aile hekimine başvurdu ve doktordan bir antibiyotik tedavisi alarak eve gönderildiler. Ancak Namibyalı Juwan’ın annesi Michelle Saaiman, bunun daha ciddi bir şey olduğunu fark ettiği anı şöyle anlattı:
"İki gün sonra, gözde gerçekten ciddi bir sorun olduğunu fark ettik. Gözbebeyinin içinde bir şeyin büyüyormuş gibi görünüyordu." Yapılan testler ve muayeneler sonunda, Juwan’ın gözünde herpes simpleks virüsünün neden olduğu bir uçuk (soğuk yara) geliştiği ortaya çıktı.
Aile, Juwan’ın tedavi masrafları için bağış toplarken, diğer ebeveynleri de bu konuda bilinçlendirmek için uyarıda bulundu. Aile, "Bebeğinizi kimsenin öpmesine izin vermeyin. Küçük bir virüs, büyük travmalara yol açabilir." diyerek ebeveynleri uyardı.
HERPES SİMPLEKS VİRÜSÜ NEDİR?
Herpes simpleks virüsleri (HSV) ailenin en sık görülen türlerindendir ve dudakta veya genital bölgede yaralara yol açar. HSV hayli büyük bir virüstür, DNA’sında toplam 80 proteinin yapımını sağlayacak genetik şifre içerir. Oluşturduğu proteinler sayesinde virüs kendi DNA’sını kolaylıkla kopyalayabileceği gibi, bazı yüzey proteinlerinin yardımıyla da vücudun bağışıklık sisteminden kaçmayı başarır. Virüs, oluşturduğu proteinler aracılığıyla ya içine girdiği hücreyi yok eder ya da sessiz konuma geçer. Hemen hemen her hücre türüne saldırabilen HSV, sinir hücrelerinde insan ömrü boyunca yaşayabilir. Dudakta uçuğa yol açan herpes virüsleri, bu bölgenin sinir ağını oluşturan trigeminal sinir kökünde barınır. Buradaki sinir hücrelerinde sessiz duran virüs DNA’sı bazen, özellikle bağışıklık sisteminin zayıfladığı durumlarda, etkin hale geçer ve virüs üretimi başlar. Bağışıklık sistemini zayıflatan durumların başında stres, aşırı yorgunluk, gıdasızlık ve ateşli hastalıklar gelir.
Çoğalan virüsler sinir boyunca ilerler ve dudakta yaralar oluşturur. Uçuk yaralarını oluşturan küçük keseciklerin içinde bol miktarda virüs vardır. Bu aşamada hastalık hayli bulaşıcıdır ve öpüşmeyle diğer kişilere bulaşır. Artan virüs miktarına tepki olarak bağışıklık sistemi harekete geçer ve interferon oluşturur. Virüslerin yayılması interferon ve öldürücü hücreler sayesinde kontrol altına alınır. Bağışıklık sistemi normal şekilde çalışan kişilerde uçuk hastalığı sınırlı bir sürede kendiliğinden geçer ve hiç yara izi bırakmaz.
Ağızdaki ve genital bölgedeki uçuklar dışında, HSV gözde de iltihaba yol açabilir. Herpes keratiti denilen bu hastalık körlüğe sebep olabilir. Herpes virüslerine bağlı nadir görülen bir başka hastalık da eritema multiformedir. Eritema multiforme, herpes enfeksiyonu sonrasında bağışıklık sisteminin abartılı cevabına bağlı olarak ciltte yaralar oluşmasıyla seyreden bir hastalıktır. Özellikle kollarda ve bacaklarda oluşan yaralar 72 saat içinde tipik şeklini alarak teşhise götürür. Genellikle 7 gün içinde kaybolan yaralar senede birkaç kez tekrar edebilir. HSV nadiren beyin ve beyin zarı iltihabına yol açarak ölümcül olabilir. HSV tedavisinde anti-viral ilaçlar kullanılır. Anti-viral ilaç virüsün DNA’sını kopyalamasını ve bu şekilde çoğalmasını engeller. Bu nedenle, antiviral ilaçların hücre içinde sessiz duran virüse veya olgun hale gelmiş virüse etkisi olmaz.
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
|||||
|
|
![]() Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |