Ordu’da C.D. ve M.A.D. çifti karşılıklı olarak birbirlerine boşanma davası açtı. Bu süre içerisinde mahkeme geçici olarak çocuğun velayetinin anne C.D.’ye verilmesine karar verdi. Ancak baba M.A.D. eski eşinin ambulans hemşiresi olduğunu ve sürekli evlere girip çıktığını, çocuğunun salgın nedeniyle ağır risk altında olduğunu ifade ederek velayetin kendine verilmesi talebiyle 13 Temmuz’da mahkemeye başvurdu. Ordu 2’nci Aile Mahkemesi, geçtiğimiz hafta Cuma günü ara bir duruşma açtı. Davada, M.A.D. “Çocuğumun kronik bir rahatsızlığı var. Her iki kulağında da tüp var. Bağışıklık sistemi düşük ve alerjik yapıda bir çocuktur. Bu nedenle velayetin, geçici olarak da olsa bana verilmesini istiyorum” sözleriyle durumu anlattığı bir dilekçe verdi. Mahkemece alınan kararda, corona virüs hastalığının yüksek bulaşıcılığının göz önünde bulundurulması gerektiğine dikkat çekilirken, “Geçici velayetinin babaya verilmesinin çocuğun yüksek yararına olacaktır” ifadesi yer aldı.
"EMSAL OLMAMALI"
Davaya müdahil olan Sağlık-Sen yetkilileri ise bu kararın diğer sağlık personellerinde endişe oluşturduğunu ifade ederek “Bu davanın emsal olmasından korkuyoruz” dedi. Sağlık-Sen Genel Başkanı Semih Durmuş, şunları söyledi: “Corona virüsle mücadele, çocuğun velayetini anneden alıp babaya verme gerekçesi olabiliyor. Bunu kabul etmek mümkün değil. Sağlık çalışanları aşırı işyükü altındalar. Tabii burada kreş ve bakım evi ihtiyacı da ortaya çıkıyor. Sağlık-Sen olarak uzun zamandır talep edip dile getirdiğimiz sağlık kurumlarının kreş ihtiyacı konusu giderilmiş olsaydı, bu kararları görmeyecektik. Ama görüyoruz ki kreş olmamasından dolayı vicdanları yaralayan kararlara imza atılabiliyor. Sağlık-Sen olarak bu davanın sonuna kadar takipçisi olacağız.”
KÖTÜ BİR KARAR, ETİK DEĞİL
Kararı Hürriyet gazetesine değerlendiren Ankara Aile Mahkemesi eski hakimi avukat Mustafa Karadağ, şunları söyledi: “Kötü bir karar. Velayeti kullanan ebeveyninin ihmalinin olup olmadığının değerlendirilmesi gerekir. Pandemi velayet değişikliğinin sebebi olamaz. Salgının kimi nerede yakalayacağı belli değil. Böyle bir zamanda sağlık çalışanına yaptığı iş sebebiyle olumsuz yük yüklenmesi etik değil. Herkesin bir işi var yapılan işe saygı duymak gerekir. Aklına gelen ileri sürebilir ama bu sağlık çalışanları bakımından handikap ve etik değil. Fedakârca yapılan bir meslek velayet kayıp sebebi olmamalı, olamaz.”
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |