Elif Buldukoğlu, 27 yaşında. 8 yaşındaki otizmli oğlu Osman Yağız Alban ile birlikte İzmir’de yaşıyor. Devletten aldığı bakım parası ile güç bela geçinmeye çalışan Elif, bir yandan da oğlunun dışlanmadan büyümesi için yıllardır tek başına mücadele ediyor. Fakat çok yorgun, umudu giderek tükeniyor... Yaşamın her alanında ayrımcılıkla karşılaştıklarını anlatan Elif, son bir ayda üç ev değiştirmek zorunda kaldı. Sebebi ise gittikleri her yerde otizmli oğlunun çıkardığı seslerden rahatsız oldukları gerekçesiyle imza toplayıp, onları apartmandan attırmak isteyen komşularının baskıları...
İlkses Gazetesi'nden Çağla Geniş'in haberine göre birçok otizmli çocuğu olan ailenin apartmanda komşularıyla aynı sorunu yaşadığını söyleyen Elif, ayrımcılığa isyan etti: “Kapımı çalıp, ‘Buradan git. Oğlunu çöpün yanında bir kulübede besle’ bile dediler. Komşular rahatsız olmasın diye çocuğumla birlikte sabahtan akşama kadar sokaklardayız. Gittiğimiz her evde aynı sorunları yaşıyoruz. Her yerde dışlanıyoruz. Biz nereye gideceğiz? Daha nereye kadar oradan oraya sürükleneceğiz?”
BİR AYDA ÜÇ EV DEĞİŞTİRDİ
Oğluna otizm teşhisi konulduktan sonra yaşadıklarını anlatan Elif Buldukoğlu, “Eşimle bir süre önce ayrıldık. Aslında bayan kuaförüydüm ama oğlumdan dolayı mesleği bıraktım. Şu an her ay devletten aldığımız bakım ücreti ile geçiniyoruz” dedi. Komşularının baskısı sebebiyle bir ayda üç ev değiştirmek zorunda kaldığını söyleyen Buldukoğlu, “Geçen yıl Karabağlar’da 24 katlı bir apartmana taşındık. Ama komşular gecemizi gündüzümüzü berbat etti. Sürekli bizi şikayet ettiler, apartmandan attırmak için aralarında imza topladılar. Çocuğum gürültü yapmadığında bile gece yarısı gelip kapımı çalıyorlardı. Kapımı çalıp, ‘Buradan gideceksiniz, sizi istemiyoruz. Oğlunu çöpün yanında bir kulübede besle’ bile dediler. Ev sahibim ise, ‘Bizi rezil ettin, çocuğunu al git buradan’ dedi. Mahkemeye başvurdum ama kağıdım ret geldi. Hakim kabul etmedi mahkemeyi. Bir daha da başvuru yapmadım. Bir ayda üç ev değiştirmek zorunda kaldım. Şimdi yine Karabağlar’da bahçeli bir evde oturuyoruz. Ama nereye gidersek gidelim aynı sorunları yaşıyoruz. Bizi burada da istemiyorlar. Otobüste, metroda, parkta, apartmanda... Her yerde dışlanıyoruz. Bağırınca herkes şaşkınlıkla oğluma bakıyor, eliyle yanlışlıkla değse bas bas bağırıyorlar. Kimse anlayış göstermiyor” ifadelerini kullandı.
BÜTÜN GÜN SOKAKLARDAYIZ
Birçok otizmli çocuğu olan ailenin apartmanda komşularıyla aynı sorunu yaşadığını dile getiren Buldukoğlu, toplumda engelli bireylere karşı negatif tutum ve davranışlara şu sözlerle isyan etti: “Yağız, Narlıdere’de özel bir eğitim kurumuna gidiyor ama tek maaşla geçindiğimiz için çok fazla derslere götüremiyorum. Komşular rahatsız olmasın diye çocuğumla birlikte sabah evden çıkıyoruz bir daha akşam giriyoruz. Bütün gün yağmurda çamurda sokaklardayız... Evde mümkün olduğunca durmamaya çalışıyoruz. Bizim çocuklarımız da evlat... Şimdi oturduğum evde de aynı sorunları yaşıyorum. Bir bakkal esnafımız var o biraz karşı çıkmış, ‘Yapmayın, yazıktır’ diye. Parkta kimse çocuğuyla oynatmak istemiyor hatta bir keresinde oğluma tokat attılar. Çocuklarıyla oyun oynamak istiyor diye... Buradan soruyorum... Biz nereye gideceğiz? Daha nereye kadar oradan oraya sürükleneceğiz? Çok yoruldum insanlarla mücadele etmekten, artık psikolojim bozuldu.” (Çağla Geniş/İlkses Gazetesi)