GERÇEKİZMİR- İzmir Milletvekili Mehmet Ali Çelebi, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) yönetim kadrosuyla fikir ayrılığı yaşayarak ve ters düşerek Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na mektup yazdıktan ve görüşme gerçekleştirdikten sonra partiden istifa etti.
Kamuoyunda büyük yankı uyandıran bu gelişmenin ardından Çelebi’nin vekillikten istifa edip etmeyeceği de merak konusu oldu. Çelebi, ‘Yüce Türk Milleti’ cümlesiyle başlayan bir açıklama yaparak içinde bulunduğu durumu ve yaşanan süreci tüm ayrıntılarıyla aktardı.
Çelebi’nin açıklamasından bazı bölümler:
İLK CİDDİ KIRILMA ANIM 24 HAZİRAN’DI, HESAP VERİLMEDİ, BEDEL ÖDENMEDİ!
24 Haziran 2018 seçimlerinde İzmir’den milletvekili seçildim. Şu an görev süremin yarısını tamamladım. CHP’nin topluma hızlı veri aktarmak için kurmuş olduğu ve 24 Haziran 2018 seçim gecesi çöken Adil Seçim Platformu sisteminden sorumlu olanların istifasını istedim. Çünkü daha evvel sistemde doğabilecek aksaklıkların çözümüne dair yaptığım öneriler hiçbir şekilde dikkate alınmadı. Gereği yapılmamış, ilgililer ne istifa etmiş ne de görevden alınmıştır, üstüne üstlük bu kişiler el üstünde tutularak üst yönetimde görev almaya devam etmiş ve birçok noktada ödüllendirilmişlerdir. Bu benim için ilk ciddi kırılma anı olmuştur. Halka verilmesi gereken bir hesap vardı, verilmedi. Bedel ödenmeliydi, ödenmedi. CHP yönetimindeki bu keyfiyet kan kusup kızılcık şerbeti içmemize neden olmuştur.
KRALDAN ÇOK KRALCI MEVCUT BİR MİLLETVEKİLİ TARAFINDAN İZMİR’E SOKULMAMAKLA TEHDİT EDİLDİM
2018 Temmuz’unda milletvekili olmamdan henüz 1 ay sonra partide gördüğüm sorunlara dair bir bildiriyi şahsi twitter hesabımdan yayınlayarak 20 Temmuz 2018 tarihinde partide ilkesel değişim için imza verdim. Kurultaya gidilerek partinin dinamik bir dönüşümden geçmesi adına tartışma yapılmasını doğru buldum. Yayınladığım ilkeleri hayata geçirecek genel başkan adayına oy vereceğimi ifade ettim. Verdiğim imza şahıslarla ilgili değil ilkelere dairdi ancak kasıtlı olarak şahıslara indirgenip ötekileştirme aracı olarak kullanıldı. Yetmedi, imza sürecinde kraldan çok kralcı mevcut bir milletvekili tarafından İzmir’e sokulmamakla tehdit edildim. Yine kan kusup kızılcık şerbeti içtim.
SELAM VERMEME, UZAK DURMA, ABA ALTINDAN SOPA GÖSTERMELER DEVAM ETTİ!
Parti içi demokrasi istediğim ve partimizin ilerlemesi adına düşündüğüm ilkeleri talep ettiğim için Eylül 2018 Abant milletvekili kampı dahil sonrasındaki 1 buçuk senelik süreçte mobbinge varan ötekileştirme (imzacılar, darbeciler söylemleriyle taciz, selam vermeme, uzak durma, aba altından sopa gösterme, beraber itiraz ettiğimiz vekillerden koparmaya çalışma vb.) artan bir şiddetle devam etti.
ÖRGÜT VURGUSU, URLA VE MENEMEN DETAYI!
Belediye başkanı adaylarının belirlendiği süreçte objektif kriterlerle adil aday belirleme irademi yazılı olarak parti meclisinde aktardım. İzmir örgütümün görüşlerini ilçe başkanlarımdan alıp İzmir’i en iyi şekilde parti meclisinde temsil ettim. Asansörde aday değiştirme, yandaş adaylaştırma, maddi çıkar elde etme çabasında hiç olmadım, adalet ve hakkaniyete uygun davrandım. Yapılan yanlışlara dair bazı PM üyelerimizle birlikte yazılı şerh düştüm. Sonraki dönemde görevden alınan Urla ve Menemen ilçeleri dâhil itirazlarım oldu, gizli oylamaya gidilmesinde öncü çabam oldu.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |
|
|||||
|