İzmir'de KHK zirvesi: CHP, AK Parti'ye gidecek!

CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, DİSK Ege Bölge Temsilciliği’ni ziyaret etti. Genel İş Genel Sekreteri Cafer Konca, DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı ve Genel-İş’e bağlı şube başkanları ile görüşen Yücel, sendikacılarla taşerona kadro veren 696 sayılı KHK'nın doğuracağı sorunları konuştu.

Önümüzdeki hafta pazartesi günü taşeron yasasını düzenleyen KHK ile ilgili basın toplantısı düzenlemeyi planladıklarını belirten Deniz Yücel, "Konuşulmadan, tartışılmadan, sendikaların görüşleri alınmadan, kafalarına estiği gibi bir düzenleme yaptılar. KHK’nın çıkarılma amacı, taşeron işçilere kadro verilmesiydi. Ama fiili durum böyle değil. Sizlerin de bu konudaki görüşleri, bizler için önemli" dedi. Başkan Yücel, önümüzdeki günlerde AK Parti İzmir İl Başkanı Aydın Şengül’ü ziyaret etmeyi planladıklarını da belirtti.



Bu konunun toplumsal bir sorun olduğunu ve bunun çözülmesi için kiminle görüşmesi gerekiyorsa görüşeceklerini söyleyen Yücel, "Ben zaten yeni göreve gelen AK Parti İzmir İl Başkanı Aydın Şengül’ü aradım. Kendisine hayırlı olsun dileklerimi ilettim. Önümüzdeki günlerde sadece bu konu değil, İzmir özelinde hükümet ile çözülebilecek olan tüm sorunların çözülmesi ve aşılmasında konusunda, AK Parti ile birlikte bir çalışma yapmayı planlıyorum" dedi.

"TAŞERON YASAL HALE GELDİ"
Genel-İş Genel Sekreteri Cafer Konca da yaşanan sürecin normal olmadığına değindi. Ülkedeki şartların zorlaştığı öne süren Cafer Konca, açıklandığı gibi taşeron işçilere kadro verilmediğini savundu. Konca, "2004 yılından önce belediye şirketleri ihalesiz işçi çalıştırabiliyordu. Şimdi 2004’ün öncesine döndük. Bir bakıma taşeronlaştırmayı yasal hale getirdiler. Taşeronlaştırma süreci ile ilgili çok ciddi sıkıntılar emekçileri bekliyor. KHK ile kadro verilmediği gibi, işçilerin birçok hakkının gasp edildiğini düşünüyoruz. Nasıl toplu sözleşme yapacağız, aradaki farkı nasıl kapatacağız, belli değil. Açıklanamaya muhtaç birçok konu var. Güvenlik soruşturması ile kalmadılar, bir de arşiv soruşturmasına girdiler" dedi. Cezasını çeken ve o günden sonra herhangi bir suça bulaşmamış insanları tekrar güvenlik soruşturmasına tabi tutmanın anlamsız olduğunu kaydeden Konca, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın, bu hafta için bir genelge yayınlayacağını açıklamasına rağmen, bunun yayınlanmadığını ifade etti. Konca ayrıca, bazı belediyelerin ayrı ayrı uygulamaları olduğunu belirterek, yerel yönetimlerin ön elemelere dikkat etmeyerek birçok insanı mağdur ettiğini savundu.

"SİYASAL TAVIR ALINMALIYDI"
DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı ise tüm siyasi parti temsilcilerini 6 Mart’ta yapacakları eyleme davet ettiklerini, o gün gerçekten kimlerin işçilere sahip çıkıp çıkmadıklarını göreceklerini söyledi. Sarı, "Belediyelerde 2 bin 500’e yakın çalışan işsiz kalacak. Tüm kamu kurumlarında 6 bin 500 işçiyi buldu. Sayı her geçen gün artıyor. Asıl korktuğumuz şey şu; Bu sayılar kurumların kendi açıkladığı sayı. Asıl arşiv kaydı soruşturması sonunda açıklanacak rakamlar daha da vahim olabilir. Sadece İzmir’de güvenlik soruşturmasına tabi 40 bin insan var. Çıkardıkları KHK tam anlamıyla kopyala yapıştır. Çalışma hayatını ilgilendiren bir yasa KHK ile çıkmaz. Ayrıca bu sorun belediye başkanlarının sorunu değil. Ama buna karşı bir siyasal tavır alınmalıydı. İzmir’deki tüm siyasi partileri, yapacağımız eyleme davet ettik. Gerçekten işçiye sahip çıkıp çıkmadıklarını göreceğiz" dedi. (DHA)