İzmir'de genç kızlara polis dayağı davası!

Alsancak'ta geçen 10 Ağustos’ta, arkadaşlarıyla buluşup oturduktan sonra evlerine gitmek için yürümeye başlayan Derya Kılıç (19) ile Seray Gürer'in (22), yanlarına yaklaşan motosikletli 2 kişi elle tacizde bulundu. Duruma tepki gösteren kızlar, yolda karşılaştıkları resmi üniformalı polislerden yardım istedi. Ancak, bu sırada iki arkadaş polisten ummadıkları bir tepki aldı. İddiaya göre polislerden biri, "Size bu kılıkla az bile yapmışlar. Halinize bakın" dedi. Bu sözlere tepki gösteren Derya Kılıç, bu kez polis memurunun hışmına uğradı. Polis memuru, daha önce geçirdiği trafik kazasında ayağı kırılan Derya Kılıç'a vurdu. Güvenlik kamerası ile kaydedilen saldırı ardından Derya Kılıç ve Seray Gürer, polisten şikayetçi oldu. Polis memuru O.Y. hakkında İzmir 26'ncı Asliye Ceza Mahkemesi’nde ‘Hareket’ ve ‘Sahip olduğu yetkileri kötüye kullanma’ iddiasıyla dava açıldı. Davanın ilk duruşmasına tutuksuz sanık polis memuru O.Y., şikayetçiler Derya Kılıç ve Seray Gürer ile tarafların avukatları katıldı.

'KIYAFETLERİNE KARIŞMAM HADDİME DEĞİL'
Sanık polis memuru O.Y., Derya Kılıç’ı darp etmediğini, kanunların kendisine verdiği yetkiyi kullanıp gözaltına almaya çalıştığını anlatırken, şöyle dedi: "Ben olay tarihinde Tepecik asayiş ekiplerinde görevliydim. Saat 02.00 sıralarında uygulama yaparken, 2 kadın geldi yanımıza. Biri bana ‘Bizi motorlu kişiler taciz etti, gördünüz mü?’ diye sordu. Ben de kamera görüntülerinden de anlaşıldığı üzere ellerimi açıp görmediğimi söyledim. Bunun üzerine Derya Kılıç, yanındaki arkadaşına dönüp, ‘Bunlara niye soruyorsun’ diyerek küfür etmeye başladı. Niye küfür ettiğini sorup ağzını kapatmaya çalıştım. Küfürlerine devam edince bana verilen yetkiyi kullanıp gözaltına almak için Derya Kılıç’ı yere yatırdım. Etkisiz hale getirmeye çalıştım. Elinde alkol şişesi vardı. Benim kafama vurabilir, beyin kanaması geçirebilirdim. Kesinlikle darp etmedim, gözaltına almaya çalıştım. Daha sonra diğer ekipler geldi. Olay bundan ibarettir. Benim onların kılıf kıyafetine karışmam haddime değil. Ben ilk kez orada görev yapmıyorum."

'SOSYAL MEDYADA LİNÇ EDİLDİM'
Olayda küfür edilen ve sanık sandalyesinde oturanın kendisi olduğunu belirten polis memuru O.Y., "Olayda hem ben küfür yedim, hem de şu an sanık sandalyesinde oturuyorum. Basın ve sosyal medyanın paylaşımlarıyla beni ve ailemi linç etmeye çalıştılar. Ben sadece olay sırasında küfür edildiği için Dreya Kılıç’a 'Ağzını yırtarım' dedim. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum" diye konuştu.

'BU KIYAFETLE SİZE AZ BİLE'
Derya Kılıç ise polis memurunun kıyafetine söz söylediğini ve dövüldüğünü öne sürerek, ifadesinde şöyle dedi: "Arkadaşım ile olay günü bir mekanda kutlama yaparak alkol aldık. Sonra eve gitmek üzere Alsancak Garı’na doğru yürürken, motosikletli iki kişi tarafından taciz edildim. Kalçamı sıkıştırarak uzaklaştılar. Ayağım alçıda olduğu için peşlerinden gidemedik. İleride iki polis görünce arkadaşım benim motorlu kişilerce taciz edildiğimi ve motorlu kişileri görüp görmediklerini polislere sordu. Polis memuru da ‘Siz bu kıyafetle gezerseniz, size az bile’ dedi. Sonra ben de 'Ne biçim konuşuyorsun?' dedim. Polis memuru bize küfür ederek kolumdan ve saçımdan tutarak darp etti. Kırılan alçıdaki bacağıma bastı. Ben de bunun üzerine küfür ettim. Daha sonra polis merkezine götürüldük. Orada da benim ifadem olmayan tutanağı imzalatmaya çalıştılar" dedi.

'CANI YANDIĞI İÇİN KÜFÜR ETTİ'
Seray Gürer de polis memuru O.Y.'nin arkadaşını dövdüğünü belirterek, "Arkadaşım taciz edilince ilerideki polislere sorduk. Ancak, onlar kıyafetlerimiz nedeniyle tacizi hak ettiğimiz yönünde ifadeler kullandı. Biz tepki gösterince de Derya’ya tokat atarak darp ettiler. Derya kendini korumak istedi. Darp edilip canı yandığı için küfür etti" diye konuştu. Mahkeme heyeti, tanıkların dinlenmesine karar vererek duruşmayı erteledi. (DHA)