Aliağa ilçesine bağlı kırsal Horozgediği mahallesi sınırları içindeki Hayatlıdere mevkiinde İzmir Demirçelik Sanayi A.Ş. mülkiyetinde bulunan alan üzerindeki İzdemir Enerji Elektrik Üretim A.Ş.'nin termik santraline ek olarak ithal kömüre dayalı ikinci bir santral kurulmasına karşı çıkan çevreciler, hukuk mücadelesi başlattı. Termik santralle ilgili ÇED olumlu kararının iptali için İzmir 2'nci İdare Mahkemesi'nde, 2010 yılında dava açıldı. Yerel mahkemenin, ÇED olumlu kararını yerinde bulan kararı üzerine mücadelelerini bırakmayan çevreciler, bu kez de Danıştay'a itirazda bulundu. Dosyayı inceleyen Danıştay 14'üncü Dairesi, 2015 yılında yerel mahkemenin kararını bozdu. Bozma kararına uyan İzmir 2'nci İdare Mahkemesi de bilirkişi incelemesi istedi.
HASTA YATAĞINDAN KALKIP KEŞFE KATILDI
Bilirkişi heyetinin incelemesi sırasında, davanın avukatlarından Enis Dinçeroğlu, o dönemde İzmir'deki bir hastanede süren KOAH tedavisini yarıda bırakıp, Aliağa'ya giderek keşfe katıldı. Bilirkişi heyeti yaptıkları çalışmadan sonra hazırladığı raporda, 'ÇED olumlu' kararının, doğal ve yapılı çevre üzerindeki etkileri ile arkeolojik- tarihsel değerler ve tarımsal potansiyele olan etkilerinin bilimsel yaklaşımla değerlendirmesi açısından yeterli olmadığı kanaatine vardı. İzmir 2'nci İdare Mahkemesi, bilirkişi raporu doğrultusunda 'ÇED olumlu' kararını iptal etti.
BAKANLIK DEVREYE GİRDİ, YENİ KARAR ALINDI
Mahkeme kararı sonucunda termik santralin bir ay içerisinde kapatılması gündeme gelince Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nca yeniden ÇED olumlu kararı verildi. Böylelikle faaliyete, kaldığı yerden kesintisiz devam edildi. Ancak Avukat Enis Dinçeroğlu ile çevreciler, bir kez daha hukuk mücadelelerini başa alıp İzmir 1'inci İdare Mahkemesi'ne iptal davası açtı. İdare Mahkemesi de 5 kişiden oluşan bilirkişi heyetini belirledi. İlk incelemeyi yapan heyetten farklı olan yeni bilirkişi heyeti, incelemeler sonrasında hazırladıkları raporu mahkemeye sundu. Heyetin raporu, ilk iptal kararının verilmesine neden olan rapora benzer şekilde çıktı. Bu raporun sonuç bölümünde, şöyle denildi: "Faaliyetin çevre mühendisliği açısından bazı hava kirliliği riskleri doğuracak olması, ancak plan kararları açısından uygun olmasının ötesinde; arkeoloji ve sanat tarihi açısından ÇED raporunun arkeolojik alanlar ve sit alanları açısından yetersiz ve dayanaksız olması, işletmenin etki alanının, etki alanındaki çevresel özelliklerin, arkeolojik alanlar ve sit alanları açısından tam ve doğru olarak belirlenmemiş olması ile tarımsal arazi kullanımı açısından 3 bin 573 sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılatması Hakkındaki Kanun'a göre söz konusu alanda termik santal yapılmasının uygun olmaması sebepleri ile dava konusu faaliyete dair ÇED olumlu kararının iptalinin uygun olduğu kanısına varılmıştır."
Avukat Enis Dinçeroğlu bu rapor doğrultusunda termik santralin çalışmasına neden olan raporun iptal edilmesi gerektiğini söyledi. (DHA)
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |