Kapı kapı insanlık dersi!

Konak Kent Konseyi Mülteci Meclisi tarafından hayata geçirilen ‘Gönüllü Velilik’ projesi, ekonomik ve sosyokültürel açıdan dezavantajlı olan ilkokul çağındaki öğrencilere umut oluyor. Geçen yıl hayata geçirilen proje kapsamında farklı meslek grubundan kadınlar, Basmane’de yaşayan maddi imkanları kısıtlı Türk ve mülteci öğrencilerin eğitimine katkıda bulunmak için çalışıyor.

İlkses Gazetesi'nden Çağla Geniş'in haberine göre öğrencileri haftanın belirli günlerinde evlerinde ziyaret eden kadınlar, hem onlara ders çalıştırıyor hem de beraber gerçekleştirdikleri sosyal faaliyetlerle yüreklerine dokunuyorlar. Türk ve mülteci çocukların okul başarısına katkıda bulunmanın yanı sıra farklılıklarla birlikte yaşama kültürlerini de geliştiren projenin uzun yıllar sürdürülebilmesi için daha fazla gönüllüye ihtiyaç duyduklarını belirten Konak Kent Konseyi Mülteci Meclisi Başkanı Mete Hüsünbeyi, özellikle veliler ve öğrencilerin uygulamadan çok memnun olduğunu anlattı.

OKUL BAŞARILARI ARTTI
Geçen yıl başlatılan ‘Gönüllü Velilik’ projesi sayesinde öğrencilerin okul başarısının arttığını ifade eden Konak Kent Konseyi Mülteci Meclisi Başkanı Mete Hüsünbeyi, “Amacımız çocukların okul başarısını arttırmayı, sosyal faaliyetlere katılmalarını desteklemeyi ve sosyalleşmelerini hedefledik. Proje kapsamında gönüllülerimiz, çocukların hem ev ödevlerine yardımcı oluyor hem de eksik oldukları konularda onlara ders çalıştırıyor. Yalnız mülteci aileler değil Türk ailelerin de evlerine gidiliyor. Gönüllülerimiz arasında öğretmen, öğrenci, avukat gibi değişik meslek gruplarından insanlar var. Birlikte buz pateni kaymaya gittiler, fuarda değişik etkinliklere katıldılar, bir haftalık bir kamp düzenledik, çocukları yüzme kursuna gönderdik. Bu bir pilot çalışmaydı ve başarılı olduğunu gördük. Bu dönem bunu daha yaygınlaştırıp, sistemli hale getirmek gibi bir amacımız var” dedi.

DİL SORUNUNU AŞMALARINI SAĞLADIK
Projenin bir diğer amacının da mülteci çocukların topluma entegrasyonunu sağlamak olduğunu dile getiren Hüsünbeyi, “Dil bilmemelerinden dolayı okulda ve sosyal hayatta epey zorluk çekiyorlardı. Onların başarı yolundaki gelişimlerine destek verebilmek istedik. Çocukların yeri atölyeler, iş yerleri değil; okullar olmalı dedik. Bu yıl daha çok fazla sosyal etkinlik ve sportif faaliyet düzenleyerek onları daha etkin desteklemeyi hedefliyoruz. Ailelerden çok olumlu tepkiler alıyoruz. Şimdiye kadar 30 civarında çocuğumuz proje kapsamında destek aldı. En önemlisi de dillerini geliştirme imkanı yakalamaları oldu. Psikologlar Derneği İzmir Şubesi Çocuk Ergen Birimi psikologları çalışmalarımıza gönüllü destek veriyor. Zaten amacımız meseleyi bütüncül bir şekilde ele alıp tüm yetkin yapılardan ve kişilerden yararlanmak” ifadelerini kullandı.

AYNI ZAMANDA SOSYALLEŞMELERİNİ SAĞLADIK
Gönüllü velilerden emekli öğretmen Şengül Tokyol, projeye nasıl dahil olduğunu şöyle anlattı: “Daha önce ihtiyaç sahibi aileler için eşya yardımı topluyordum. Konak Kent Konseyi Mülteci Meclisi ile bu vesile ile tanıştım. Böyle bir projenin başlatılacağını öğrendiğimde çok heyecanlandım ve ben de içinde yer almak istedim. Şu an Elif ve Veysel adlı iki kardeş ile ilgileniyorum. Haftanın birkaç günü evlerine giderek ders çalıştırıyorum. Öğretmenleri ile de görüşmeler yaparak gelişimlerini takip ediyorum. Proje sayesinde çocukların sosyalleşmesine de katkı sağladık. Mesela çevreyi hiç tanımıyorlardı. Vapura hiç binmemişlerdi. Birlikte vapur gezisi yaptık, çok mutlu olmuşlardı o gün. Bir çocuğun bile hayatına dokunabilirsek, ona bir şeyler katabilirsek değerlidir diye düşünüyorum. Merkezde ve dışarıda etkinlikler yaptığımız zaman mülteci çocuklarla bir araya geliyorlar. Anneler de bu sayede birbirlerine temas ediyorlar. Bu dostluğun geçirgen olması da çok güzel. Ailenin büyük kızını Koruncuk Vakfı’na yerleştirdik.”

HAYATA DOKUNMAK İSTEYENLERİ BEKLİYORUZ
Proje kapsamında mülteci çocuklarla çalışmalar yapan avukat Aysun Bozdoğan ise, “İzmir Barosu Çocuk Komisyonu’nda görev aldığım yıllarda çocukların desteğe ne kadar ihtiyacı olduğunu görmüştüm. Mültecilerle ilgili olaylar Türkiye gündemine düşünce, ‘Onlar için ne yapabiliriz’ diye düşündük. O ara Konak Kent Konseyi Mülteci Meclisi Başkanı Mete Hüsünbeyi ile görüştük. Gönüllü Velilik projesine dahil olmak ister misiniz diye sorduğunda seve seve kabul ettik. Çocuklarla birebir temas kurmak çok istediğimiz bir şeydi. Şu an üç kardeşe gönüllü velilik yapıyorum. Biri 11 yaşında; ailenin maddi desteğe ihtiyacı olduğu için hem okuyor hem tekstil atölyesinde çalışıyor. Dil bilmedikleri için çok sıkıntı yaşıyorlardı. Bu sorunu aşmak için sürekli kelime oyunu oynadık. Kısa sürede çok yol kat ettik; çok istekliler. Anne burada yalnız. Çok çabalayan bir kadın. Bizim de yanında olduğumuzu görmek ona moral desteği verdi. O da bu süreçte dilini geliştirdi, bizim oyunlarımıza dahil oldu. İş buldu, çalışmaya başladı. Ailelerle temas etmeye başladığımda hayata dair motivasyonum ve umudum arttı. Onları mutlu olduğunu görmek bize yetiyor. Şimdi amacımız yeni gönüllülerimizin de aramıza katılmasıyla bu mutlulukları arttırmak. Mültecilere karşı önyargılı insanların bir gelip görmelerini tavsiye ediyorum. Gidebilecek bir yerleri olsa bu koşullarda burada yaşarlar mı? İnsan hayatına dokunmak isteyen herkesi projemizde gönüllü olmaya davet ediyoruz” dedi.

KORKULARIMI HAFİFLETTİLER...
Üç çocuğu ile birlikte 7 yıl önce Türkiye’ye gelen Suriyeli Ayşe, proje sayesinde çocuklarının okul başarısının arttığını ifade ederek, “Kızım Türkçeyi öğrendi. Benim okuma yazmam yok ama her şeyi kızımıza soruyoruz artık. Kızımdan ben de öğrenmeye çalışacağım. Okuyamadığım için eğitime çok önem veriyorum. Ne yapıp ne edip onları okutmak istiyorum. Gönüllülerden böyle bir destek görebilmek bizi çok mutlu etti. Üzerimde çok fazla korkular vardı nasıl başaracağız diye... Sağ olsunlar o korkularımı da hafiflettiler bize destek olarak. Dil konusunda inanılmaz sıkıntılar yaşıyorduk. Doktora bile gidemiyorduk. Çocuklarımız tepki görüyordu, dışlanıyorlardı. Kızım hassas olduğu için sürekli ağlıyordu bu durumdan dolayı. Psikologa götürdüm yardım aldırdım. Ama şimdi çok iyi. En büyük hayalim ve amacım çocuklarıma burada güzel bir gelecek kurabilmek” diye konuştu.

BEN OKUYAMADIM ONLAR OKUSUN!
Çocuklarının proje sayesinde daha fazla sosyalleştiğinin altını çizen anne Ayşe Yıldız ise, şunları söyledi: “Çocukların gelişimi çok iyi. Şengül hocamla tanıştığımız günden beri hayatımız daha güzel oldu. Onu çok seviyoruz. Ailemizden biri gibi. Ben eğitimi çok önemseyen biriyim çünkü kendim okula gidemedim. Onlar okusun ve bizim gibi sürünmesinler istiyorum. Kızımın biri Koruncak Vakfı’nda eğitim alıyor. Bu da Şengül Hocam sayesinde oldu. Kızım orada çok mutlu olduğunu söylüyor. Çocuklarımın hepsi okumayı çok seviyor. Eve gelip çantalarını atıp hemen ödevlerinin başlarına oturuyorlar. Şengül Hocam da onlara gönüllü velilik yaparak destek oluyor.” (Çağla Geniş/İlkses Gazetesi)