İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ile eşi Dr. Türkegül Kocaoğlu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle İzmir’deki kadın gazetecilerle bir araya geldi. Tarihi Havagazı Fabrikası’nda düzenlenen gecede Kocaoğlu çifti, tüm sorulara samimiyetle cevap verdi. Geceye Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç ile İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Misket Dikmen de katıldı.
Türkegül Kocaoğlu’na ilk soru, Başkan Aziz Kocaoğlu’nun 2019 yerel seçimleri için Büyükşehir Belediye Başkanlığına adaylığı ile ilgili oldu.
Daha önceki seçimlerde eşinin belediye başkanlığı için aday olmasını istemediğini söyleyen Türkegül Kocağlu, "Ama bu kez aday olmasını istiyorum” dedi. Dr. Kocaoğlu şöyle devam etti: Bir belediye başkanında ülke sevgisi, insan sevgisi olması lazım. İzmirli olarak gereğinden daha fazla şeyler yaptığını düşünüyorum. Ben bu zamana kadar kendisine ‘artık aday olma, yeter’ diyordum. Şimdi ise ‘aday ol’ diyorum. Çünkü tempolu işe alıştı ve çok güzel şeyler başardı. Başta kendisi, ülkemiz ve İzmir için en iyisi neyse o olsun...
Türkegül Kocaoğlu’nun ardından adaylığı ile ilgili bir yorumda bulunan Başkan Kocaoğlu ise, “Bir belediye başkanı basının önünde ‘ben aday değilim’ demediği müddetçe doğal adaydır. O yüzden ‘aday değilim’ dediğim zamana kadar bekleyeceksiniz. Yoksa aday olarak kabul edeceksiniz” dedi.
Çok iyi bir baba
Kadın gazetecilerin “Başkan nasıl bir baba”, “Eve iş getiriyor mu?” şeklindeki sorularını da cevaplayan Türkegül Kocaoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Aziz Başkan çok iyi bir baba. İşkolikliğinin yanında 2 oğlan büyüttük. Ben kaygılıydım. İkimizde çok yoğun çalışıyorduk ama evlatlarıyla hiç çatışmadı. Çok iyi bir baba olduğunu söyleyebilirim. Belediye Başkanı olmadan önce de eve iş getiriyordu. Şimdi de getiriyor. Elbette bazen çok sinirli oluyor. Yalnız ben kendisini eleştirdiğim zaman ‘iyi ki yanımda sen varsın’ diyor.”
"Bizi diri tutan da budur"
Tramvay projeleriyle ilgili bir soruya da yanıt veren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı “Karşıyaka Tramvayı’nın güzergahında sorun yoktu, hemen bitti. Ama Konak’ta güzergah sıkıntıları vardı. Bir sene kadar bir zaman kaybettik. Şu anda deneme seferleri yapıyoruz. Siyasetçi içeriden de dışarıdan da dayak yemeği göze alacak kişi demektir. Bu da bizi diri tutan en önemli unsur” diye konuştu.
19 ilçede yeni sistem
İZBAN’daki “artı para” uygulaması ile 90 dakika ücretsiz ulaşım konusuna da değinen Başkan Kocaoğlu, 90 dakika ücretsiz ulaşımın eski metropolde geçerli olduğunu, ‘gittiğin kadar öde’ sisteminin ise dünyanın her tarafında uygulandığını söyleyerek şöyle devam etti:
“Adaletten bahsediyoruz. ‘Hakkaniyetle kenti yöneteceğiz’ diyoruz. Tek tarifeyle gitmek doğru bir şey değil. En adaletli sistem buydu. Eğer validatör eksikliği varsa onlar da giderilecek. Biz bu sistemi 19 ilçeden kente getirdiğimiz ESHOT otobüslerinde de uygulayacağız. Toplu ulaşım yapan kooperatifleri, birlikleri de bu sisteme dahil edeceğiz. Uygulayacağımız sistemde herkes gittiği kadar ödeyecek. Parayı ESHOT’un topladığı, aracın yaşından donanımına, şoförün kıyafetinden eğitimine varıncaya kadar ESHOT’un yöneteceği bir sistem üzerinde çalışıyoruz. Türkiye’de toplu taşımada kimsenin uygulamadığı yeni bir sistemi herkesin yararına olacak şekilde hayata geçireceğiz.”
Restorasyona talibiz
Tarihi Elektrik Fabrikası’nı restore edip, İzmir’in sanayi mirasını kente kazandırmak istediklerini de dile getiren Başkan Kocaoğlu, aynı Paterson Köşkü’nde olduğu gibi burasının da İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne restorasyon için verileceği yönünde içinde olumlu bir düşünce olduğunu söyledi.
Esas mücadele edilmesi gereken konu...
İzmir’de gecekondu sorununun da gündeme geldiği gecede kentsel dönüşümde uyguladıkları modelin ne Fikirtepe ne de Sulukule örneğine benzemediğini, bu yüzden ağır ilerlediğini belirten Başkan Kocağlu, “Çünkü kimsenin alışık olmadığı sistemi uyguluyoruz. Gecekondudan çıkan rant ne kadarsa onların alması üzerine oturttuğumuz bir sistem. Vatandaşı sağlıksız konutlardan kurtarırken, kendi doğduğu, büyüdüğü komşusundan ayrılmadan yaşayacağı bir sistem uyguluyoruz. Şu anda 7 bölgede kentsel dönüşüm çalışmalarımız sürüyor” dedi.
İstanbul gibi gökdelenler kenti olacağı yönündeki endişelere de yanıt veren Başkan Kocaoğlu, “Ahmet Piriştina döneminde sadece Liman Arkası, Salhane, Turan bölgesinde bir yarışma projesi ile gökdelenler bölgesi planları yapıldı. Biz o planlara sadık kalarak uğraştık. Gökdelenler bir bölgede toplansın, geri kalan yerlerde kentin silüeti bozulmasın istedik. 4 milyonluk bir kentte yüksek yapılara ihtiyaç vardır. Eski depoların fabrikaların olduğu bölgede hızlı bir şekilde dönüşüm yaşaması için o zaman başlayan ve bizim sahip çıktığımız planlama Liman Arkası, Salhane, Turan bölgesidir. Diğer yüksek yapılara ne Ahmet Piriştina ne de bizim dönemimizde izin verilmedi. Bu daha önceki dönemde verilmiş, kazanılmış imar hakları ile yapıldı” şeklinde konuştu.
Siyasette kadının daha aktif görev yapması gerektiğine inandığını da belirten Başkan Kocaoğlu, 2019 yılı yerel seçimlerinin gençler ve kadınlar açısından çok daha iyi olacağını umduğunu söyledi. Başkan Kocaoğlu, seçimlerde esas mücadele edilmesi gereken konunun İzmir’in oylarıyla İzmirlilerin seçilmesi olduğuna işaret etti.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |