İzmir'de dünyaya gelen ve 4 yaşına kadar gözlük kullandıktan sonra yüzde 90 görme kaybı olduğu anlaşılan Melis Şen, ilkokulu Aşık Veysel Görme Engelliler Okulu'nda tamamladı. Kipa 10. Yıl Anadolu Lisesi 10'uncu sınıfta eğitimini sürdüren Şen'in okuldaki arkadaşları 'sesli kitap' çalışması yaptı. Her öğrenci, Melis'in daha rahat bir şekilde ders çalışabilmesi için farklı dersten seçtiği konuyu seslendirdi. Eğitim aldığı dersleri öğrenci arkadaşlarının sesinden dinleyen Şen, bu desteğin kendisi için çok önemli olduğunu belirtti. Sınıf arkadaşlarıyla çok iyi anlaştığını ve onların desteği sayesinde hiç zorlanmadığını dile getiren Şen, "Sınıftaki bütün arkadaşlarımı çok seviyor ve hepsiyle iyi anlaştığımı düşünüyorum. Herhangi bir sorun yaşadığımda ya da bir şeye ihtiyacım olduğunda hiç geri çevirmiyorlar. Bazen onlar bana soruyor, ben onlara yardımcı oluyorum. Daha önce ilkokulu herkesin görme engelli olduğu bir okulda okudum. Ortaokulda kaynaştırma öğrencisi olarak normal okula geçiş yaptım. Okulda dışlanmadım ama dışarıda dışlandığım zamanlar oldu. Eğer ortaokulda normale geçmeyip bu geçişi lisede yapsaydım bu beni daha çok etkilerdi. Ergenliğe girdiğim için önyargıyla karşılaşsaydım daha fazla zorlanırdım. Ortaokulda henüz küçük yaşta olduğumdan daha kolay adapte oldum. 4 yıl aynı sınıfta okudum. Lisede de sorun yaşamıyorum" ifadelerini kullandı.
'SESLİ KİTAPTA DAHA HIZLI ÇALIŞIYORUM'
Lisedeki arkadaşlarının sesli kitap çalışmasının derslerdeki başarısını kolaylaştırdığını anlatan Şen, daha önce aynı desteği annesi Filiz Tuna'nın (42) verdiğini söyledi. Annesinin en büyük destekçisi olduğunu vurgulayan Şen şöyle devam etti:
"Arkadaşlarımın benim için kitap okuması çok güzel. Annem için de kolaylık oldu. Kabartma kitapları okuyabiliyorum. Ama sesli olarak 3 sayfa dinleyeceğim sürede buradan ancak 1 sayfa okuyabilirim. Bu beni yavaşlatıyor. Boyutları da büyük, taşıması zor oluyor. Sesli kitapta daha hızlı çalışıyorum. Geçen yıla kadar benim bütün kitaplarımı annem okuyordu. En büyük destekçim her zaman annemdi. Arkadaşlarım da destek oldu. Liseden sonra da hukuk ya da psikoloji okumak istiyorum. Ama asıl isteğim ileride avukat olmak. İnsanların haklarının çiğnenmesini istemiyorum. Hakları yenen insanları savunmak istiyorum."
'KIZIMLA BENZER BİR KADERİ YAŞIYORUZ'
Küçük yaşta geçirdiği bir kazanın ardından sağ gözünü kaybeden anne Tuna, eşinden de ayrıldıktan sonra kızına destek olabilmek için elinden geleni yaptığını belirtip, "3,5 yaşındayken gözüme bıçak battı. Daha sonra ameliyatlar geçirdim. Sağ gözümde görme kaybı oluştu. 2005 yılında tekrar kornea nakli oldum. İki yıl önce sağ gözümü tamamen kaybettim. Kızımın ise görme kaybı olduğunu 4 yaşında öğrendik. Öğrenince büyük üzüntü yaşadım. Doktorumuz, 'Ağlamakla kızınıza bir yardımınız, olmaz. Onun hayatını nasıl kolaylaştıracağınızı düşünmeniz gerekiyor' dedi. Bu sözler hiç aklımdan çıkmadı. Evdeki bütün düzeni ona göre kurduk. Hiçbir şeyin yerini değiştirmiyoruz. Aradığında bulabilsin, ihtiyaçlarını daha rahat karşılayabilsin diye dikkatli davranıyorum. Ama toplum içinde biraz zorlanıyoruz. Doktorlar Melis'teki görme engelinin anne ile babanın kan uyuşmazlığından kaynaklandığını söylediler. Kızımla benzer bir kaderi yaşıyoruz. Arkadaşlarının verdiği destek beni çok duygulandırdı. Biri ona yardım ettiğinde çok duygulanıyorum" dedi.
'HER SINIF BİR KİTABI OKUDU'
Kipa 10. Yıl Anadolu Lisesi felsefe öğretmeni Zehra Turan da Melis'in çok çalışkan bir öğrenci olduğuna dikkati çekip, "Melis 9'uncu sınıfta geldiğinde kaynak kitap sıkıntısı çekiyordu. Kabartmalı kitaplara hemen ulaşamamıştık. Öğrencilerimizle fikir alışverişinde bulunduk. Böyle bir çözüm bulduk. Her sınıf bir ders kitabını aldı. Öğrenciler sayfaları kendi aralarında paylaştılar, her öğrenci konuyu telefonlarına sesli şekilde kaydetti. Bu ses dosyalarını birleştirip klasör haline getirdik. Melis'e teslim ettik. Melis dersleri çalışırken dersleri arkadaşlarının sesinden dinleyerek çalışıyor. Annesi bütün ders kitaplarını okumak zorunda kalmıyor. Onun da işi kolaylaşmış oldu" dedi. Turan öğrencilerin gönüllü şekilde yaptıkları bu çalışmanın kendilerine de fayda sağladığını belirtip, "Melis ilk geldiğinde çok çekingendi. Daha önce ortaokulda kaynaştırma öğrencisiymiş ama lise daha başka bir yer. Aidiyet duygusu gelişti. Kabul gördü, değerli hissetti. Mutlu hissettiğini söyledi. Diğer arkadaşlarının onunla bu şekilde ilgilenmiş olması ona bu faydayı sağladı. Arkadaşları da toplumda böyle bireylerin olduğunu fark etti" ifadelerini kullandı.
'MELİS BİZDEN ÇOK DAHA İYİ BİR SEVİYEYE GELDİ'
Melis'in sınıf arkadaşlarından İpek Kaya (15) "9'uncu sınıfta Melis'i tanımıyordum. Bu yıl tanıştık. Fizik kitabından bir konu okudum. Melis çok iyi bir arkadaş. Derslerde yardıma ihtiyacı olduğunda yanıma geliyor. Ona seve seve yardım ediyorum. O da beni sağ olsun dinliyor" dedi.
Öğrencilerden Erdem Pazan (15) ise "Melis için bu proje iyi oldu. Ona destek olmak beni de sevindirdi. Rusçam zayıf. Sınavda sıfır aldım. Melis Rusça'da benden daha başarılı" ifadelerini kullandı.
Melis Şen'in sıra arkadaşı Liva Afyon (15) ise arkadaşına yardım etmekten gurur duyduğunu ifade edip, "Melis zorlandığında bizden kolayca yardım isteyebiliyor. Onunla iyi bir arkadaşlık kurduk. Bilmediğim konuları bana anlatabiliyor. Ona okuduğumuz kitaplar sayesinde bizden çok daha iyi bir seviyeye geldi. Onun arkadaşlığını çok seviyorum. Her an bir ihtiyacımız olduğunda yardıma koşuyor. Bir çözüm bulmaya çalışıyor. Arkadaşlığımız iyi gidiyor. Yolunu bulamadığında, servise binerken zorlandığında benden rahatça yardım isteyebiliyor. Bende ona yardım etmekten gurur duyuyorum" diye konuştu. (DHA)
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |