PM’ye giremeyen Vekil Bayır’dan zehir zemberek açıklamalar!

Gizem TABAN/GERÇEKİZMİR - Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) 37. Olağan Kurultayı gerçekleşti. Kurultayın ikinci günü yapılan Parti Meclisi (PM) seçiminde Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun anahtar listesinde yer almamasına rağmen aday olan ancak PM’ye giremeyen İzmir Milletvekili Tacettin Bayır, sert açıklamalarda bulundu.

Bayır, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Konak Belediye Başkanı Abdül Batur ve PM’ye seçilen CHP İzmir İl Eski Başkanı Rıfat Nalbantoğlu’na yüklendi.

DELEGENİN TAKDİRİNE BİRŞEY DİYEMEYİZ
PM seçim sonuçlarını İzmir özelinde değerlendiren Bayır, “Sonuç açısından baktığımızda bu delegenin takdiri. Delegenin takdirine bir şey diyemeyiz. Ama şu var; Genel Başkana, İzmir’i temsil eden adayların sunuluş biçimi ve Sayın Genel Başkanın gerek il başkanı gerek Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in sunumundan etkilenmesi bizi liste dışı bıraktı. Benim kendi adıma bir üzüntüm yok ama benim girmemi isteyen çok sayıda insan vardı onlar çok üzüldü. Yüzlerce telefon aldım. Ben, o insanların üzülmesine üzüldüm. Bireysel bir üzüntüm yok, siyaset devamlılık ister. Benim açımdan bir problem yok. Seçilen arkadaşlarımızın hiçbiriyle benim bireysel bir sorunum yok, hepsi arkadaşımız” dedi.

NALBANTOĞLU İL BAŞKANLIĞINI 750 BİN LİRA BORÇLA BIRAKTI
İzmir Milletvekili Bayır, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in Genel Başkan Kılıçdaroğlu’na önerdiği iddia edilen ve PM’ye seçilen İl Eski Başkanı Nalbantoğlu’na sert çıktı. Bayır, “Rıfat Bey ile ilgili olan bölümde şunu söyleyeyim; Bugün Tunç Bey bazı açıklamalar yapmış ‘partide çok çalıştı, hak etti’ şeklinde. Bu kısma tırnak içinde bir itirazım var; Rıfat Bey bana 750 bin lira borçla bıraktı il başkanlığını! Bu adam 2 yıl il başkanlığı yaptı ve 750 bin lira borç bıraktı. Ben 2 yıl o borcu ödemek zorunda kaldım! O arkadaş il başkanlığından milletvekili adayı olacağım diye istifa etti. Genel merkez göstermeyince küstü, 8 sene İzmir’de yoktu. Bu arkadaş, İki sene oldu İzmir’e geleli. Örgüt bunu biliyor ama Tunç Bey bunu parlatmaya çalışıyor. Herhalde genel başkan yardımcısı olmasını bekliyor” diye konuştu.

BELEDİYE BAŞKANLARI TAHAKKÜM KURMAYA ÇALIŞIYOR
Belediye başkanlarının örgüt ve genel merkez üzerinde bir tahakküm kurmaya çalıştıklarını öne süren CHP’li Bayır, Ne yazık ki buradan şunu görüyorum; belediye başkanları örgüt üzerinde ve genel merkez üzerinde bir tahakküm kurmaya çalışıyorlar. PM seçimleri partinin en üst organıdır, muhtemelen bu PM partiyi 2023 seçimlerine götürecek. Yani, belediye başkanları ‘biz temsilcilerimizi koyalım, kellemizi kurtaralım’ diyor” açıklamasını yaptı. 

SOYER VE BATUR’A SERT ELEŞTİRİ
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve Konak Belediye Başkanı Abdül Batur’a eleştirilerde bulunan Bayır şunları söyledi: “İzmir’de 2 grubun siyasi çatışması var. Birisi Abdül Batur, büyükşehir belediye başkanlığına oynuyor. Birisi Tunç Soyer. Bu 2 arkadaş son dakika Genel Başkan Yardımcısı Tuncay Özkan ile de anlaştılar aslında. İki isim Tunç Soyer önerdi, iki isim Abdül Batur önerdi o da il başkanıyla hareket ediyordu. Bu önerilen isimleri götürüp genel başkana verdiler. Tabi ki herkesin gönlünde biri yatabilir, buna saygı duyarım ama burada yanlış olan şu; orada başka İzmir adayları vardı, Mehmet Ali Çelebi adaydı, ben adaydım.  Atilla Sertel, Kamil Okyay Sındır da görev bekliyordu. İzmir’deki 13 milletvekilini yok sayarak, ben kendi milletvekilim Ednan Arslan’ı önereyim diyen Konak Belediye Başkanı. Diğer tarafta ben vefa borcumu ödeyeceğim diye, sanki İzmir’den başka aday yokmuş gibi 8 yıl partiye uğramamış, partiyi 750 bin borçla bırakıp giden Rıfat Nalbantoğlu’nu öneren Tunç Bey. Bunu doğru bulmuyorum.”

İZMİR MODELİNİ ANADOLU’YA ANLATMAMIZ LAZIM
CHP İzmir Milletvekili Bayır sözlerini şöyle sürdürdü: “Konuşmak için erken, partiye zarar verecek sözler sarf etmek istemem, benim ne kadar partili olduğumu herkes bilir. Benim bir iddiam var; adım kadar eminim biz bu AKP’yi devireceğiz, CHP’yi iktidar yapacağız. Benim bir gayem vardı; İzmir’den daha çok oy arttıracağım değil, Anadolu’da milletvekili çıkaramadığımız yerlerde çalışayım diye görev talebim vardı. Bizim artık İzmir Modelini çıkıp Anadolu’ya anlatmamız lazım! Sonuç itibariyle benim için hayal kırıklığı yok, sadece beni destekleyen çok sayıda insanı üzdüm. Onlardan özür diliyorum. Değerlendirmenin doğru yapılmadığını zaten parti tabanı görüyor. Sıkıntı yok.”