Sanal alemde işlenen dolandırıcılık suçlarına her gün bir yenisi daha eklenirken, siber sahtekarlar bu kez de koronavirüsü fırsat bildi. İnternet sitelerinin reklam bölümlerinde, mail kutularında ya da cep telefonlarına gelen SMS'lerde kendilerini gösteren, 'ücretsiz maske ve siperlik', 'bedava koronavirüs testi' gibi vaatlerde bulunan mesajların tehlike saçtığını ve bu tarz mesajların oltalama türü dolandırıcılık amacı güttüğünü belirten Yaşar Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Hasan Koltuksuz, vatandaşlara uyarılarda bulundu. İnsanların ücretsiz olarak herhangi bir mal ya da hizmet almak peşinde koşmaması gerektiğini, her türlü şeyi gerçek bedelini ödemek suretiyle elde etmeyi prensip haline getirmeleri gerektiğini söyleyen Koltuksuz, "Bir büyüğüm, 'Tamahkar ile sahtekar birbirini çok kolay bulur' demişti. Bu, aslında bir zafiyettir. 12 bin TL'lik bir cep telefonunu 3 bin TL'ye almak, 3 TL'lik bir şeyi 50 kuruşa almak gibi şeyler insanın zafiyetten kaynaklanır. Bu, tam da sahterkarların beklediği şeylerdir. Siz 12 bin TL'lik bir şeyi 3 bin TL'ye almaya meyilliyseniz, dolandırılmak çok kolay. Herkes size bunu vadedebilir, siz de 3 bin TL'yi ödersiniz, ancak malı ya da hizmeti vermez" dedi.
'SİZE ÖNERİLEN RAKAMLARIN ABSÜRT OLUP OLMADIĞINA DİKKAT EDİN'
Söz konusu dolandırıcılık olaylarının cep telefonuna gelen mesajlar, e-posta kutularına düşen mailler ya da çeşitli internet sitelerine verilen reklamlar yoluyla yapıldığını belirten Koltuksuz, "Korona günlerinde bu tür dolandırıcılıklar 'Ucuz maske verelim', 'Bedava siperlik verelim', '10 bin maskeyi 50 TL'ye verelim' gibi ifadelerle yapılıyor. Öncelikle girdiğimiz internet sitelerinin güvenliğine dikkat edeceğiz. Her linke tıklanmaması gerekiyor. Ayrıca, size önerilen rakamların absürt olup olmadığına dikkat etmeniz lazım. Soğukkanlılıkla düşündüğünüzde, herhangi birinin 20 bin TL'lik malı 3 bin TL'ye tanımadığı insana vermesinin hiç de anlamlı olmadığını anlarsınız" dedi.
'ACEMİ ÇEVİRİLER YÜZÜNDEN YAPILAN TÜRKÇE HATALARINI YAKALAYIN'
Koltuksuz, siber saldırıların dünyanın birçok ülkesinde yapılmak üzere planlandığını belirterek, "Dolayısıyla her ülkenin dilinde bir şeyler yazmak istiyorlar. Bunun için de Google çevirilerini vs. kullanıyorlar. Gelen mesajı okursanız, Türkçe anlatım bozuklukları ve gramer hatalarıyla dolu olduğunu görüyorsunuz. İlkokul 2'nci sınıftaki bir çocuğun bile yapmayacağı hatalar bunlar. Oradan anlayabilirsiniz ki bu aslında alelacele yapılmış bir çeviri. Oradan bunun dolandırıcılık amaçlı gönderildiğini yakalayabilirsiniz. Artı olarak, e-postanıza gelen mesajda birtakım programlar olacaktır. Bunlar PDF ya da başka bir şey uzantılıdır ve buna tıklamanız istenecektir. Kimden geldiğini bilmediğiniz e-postalardaki uzantılara kesinlikle tıklamamanız gerekiyor. Bunu yaptığınız zaman hiçbir şey olmasa bile bilgisayarınız kolaylıkla ele geçirilebilir. Bu tip bilmediğiniz, tanımadığınız kişilerden gelen mesajlarda temel güvenlik tedbirlerini uygulamak gerekiyor "dedi.
'BANKA HESAPLARIMI KAPATTIM'
İnternetteki korona dolandırıcılığına yakalananlardan biri olan Özge Puslusaz, adını hatırlamadığı bir internet sitesinde bulunan koronavirüs testi reklamına, merak ettiği için tıkladığını belirterek şunları söyledi:
"Bende çok fazla halsizlik şikayeti vardı ve koronavirüs kapmış olabileceğimi düşündüm. Bir internet sitesinde gördüğüm ücretsiz koronavirüs yapılacağına dair reklamı tıkladım. Bir anda ekran kilitlendi ve daha sonra sosyal medya hesaplarıma giriş yapamadığımı fark ettim. Panik yaptım ve banka hesaplarımı da kapattım. Ben merak ettiğim için bu sitelere tıkladım ancak insanlara meraktan da olsa bu sitelerin reklamlarına tıklamasınlar" dedi.(DHA)