Sığacık tsunaminin yaralarını sardı, yaşananlar hala hafızalarda!

İzmir'de 30 Ekim 2020'de meydana gelen 6,6 büyüklüğündeki depremin merkez üssüne en yakın bölge olan Seferihisar ilçesindeki Sığacık Mahallesi'nin sakinleri, sarsıntı sonrası yaşadıkları tsunamiyi unutamıyor.

İzmir kent merkezinde büyük yıkıma yol açan, 117 kişinin hayatını kaybettiği depremin ardından Seferihisar ilçesine bağlı Sığacık Mahallesi'nde oluşan tsunamide 87 yaşındaki Fatma Laike Erçetin boğularak yaşamını yitirdi.

Tsunami, mahallede balıkçı barınağı ve marinaya bağlı irili ufaklı çok sayıda teknenin batmasına, sahil şeridindeki ev ve iş yerlerinde hasara neden oldu.

Kurumlar, yerel yönetimler ve vatandaşların iş birliğiyle yaralar sarılırken, tsunaminin yaşandığı Sığacık'ta da önemli çalışmalar yürütüldü.

Bu kapsamda ilgili bakanlıklar tarafından kısa sürede, bölgede hasar gören 209 iş yeri, 74 konut, 70 araç ve 69 tekne için toplam 3 milyon 611 bin 796 lira hasar ödemesi yapıldı.

Tanıklar o anları unutamıyor
Tsunaminin en çok etkili olduğu Kaleiçi'nde yaşamını yitiren Fatma Laike Erçetin'in oğlu Akgün Erçetin, AA muhabirine, o gün araba almak için Kemalpaşa ilçesinde olduğunu anlattı.

Depremden sonra ailesine ulaşmak için hızlıca Sığacık'a döndüğünü belirten Erçetin, şunları kaydetti:

"Evimiz denize sıfır konumda, depremin korkusuyla bir şey olmasın diye o sırada yengem annemi dışarıya çıkarıyor. O sırada da tsunami meydana geliyor, bir anda her şey oluyor. Annem ayakları ağrıdığı için su geldiğinde telaşlanıyor. Annemin düştüğü yer ile boğulduğu yer arasında 30 metre mesafe var. O sırada kimse görmüyor onu. Son anda komşumuz görüyor ama rahmetli olmuş tabii. Annem hayat dolu bir kadındı, sudan, nefessiz kalmaktan korkuyordu ama o şekilde rahmetli oldu."

Kaleiçi'nde esnaf olan ve o anlara tanıklık eden Adil Baykan ise depremde çok büyük felaket yaşadıklarını ifade etti.

Sarsıntının başlamasıyla herkesin dışarıya çıktığını anlatan Baykan, "Bir süre sonra deniz taştı, ardından sular Kaleiçi'ne ulaştı. Su yükselmeye, herkes kaçmaya başladı. Çok kötüydü, korkmuştum. İş yerim yüksek olmasına rağmen yaklaşık 1 metrelik su oluştu." dedi.

Depremin ardından yaraların sarıldığını dile getiren Baykan, "Çok büyük zararlarımız oldu ama sağ olsun bununla ilgili valilik, kaymakamlık ve belediye yardımlar yaptı. Halen korkularımız devam ediyor çünkü burada deniz bazen çekiliyor böyle olunca herkes 'deprem ve tsunami mi olacak' diye endişeleniyor." diye konuştu.

Aydan Ülker Erdönmez de o gün İzmir'den Sığacık'a taşındıklarını ve eşyalarını indirirken depreme yakalandıklarını kaydetti.

O anda sanki bomba atılmış gibi ses geldiğini anlatan Erdönmez, deprem ve tsunamiyi aynı anda yaşadıklarını ve çok korktuklarını söyledi. (AA)