GERÇEKİZMİR - İnciraltı'nda geçtiğimiz günlerde gerçekleşen SİT değişikliği ve bölgenin planlama süreci ile ilgili TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu tarafından bir açıklama yapıldı.
Açıklamada değişklikle ilgili, "2018 yılında Körfez Geçiş Projesinin ÇED Olumlu kararını iptal eden mahkeme kararında mahkeme heyetinin, projenin kuzey ve güney kıyılarındaki korunan alanlara vurgu yaptığını da hatırlatmak isteriz. Bu bağlamda yapılan sit statüsü değişikliğinin olası bir proje ve projeye ilişkin davada ön almak, yargı kararlarının arkasından dolanmak olduğu açıkça anlaşılmaktadır" denildi.
TMMOB'an yapılan açıklamanın tamamı şöyle;
İNCİRALTI BÖLGESİ VE ÇAKALBURNU LAGÜNÜ YENİ BİR TEHLİKE ALTINDA!
İnciraltı Bölgesini tehdit eden kararlara bir yenisi daha eklendi! Geçtiğimiz hafta Resmi Gazete’de yayımlanan ve İnciraltı Bölgesinin bir kısmını kapsayan sit statüsü değişikliği yıllardır dile getirdiğimiz hususları yeniden gündeme getirmiştir. İzmir’de kentsel rantın biriktiği en büyük, en çok gündemde tutulan, bir an önce ranta konu edilmesi için türlü çabalar içine girilen bir alandır İnciraltı.
Bölgenin rantından nemalanmak isteyen gayrimenkul simsarları, yapılaşmaya açılması halinde zenginliğini katlamayı bekleyen müteahhitler, “müşteri garantili” otoyol, köprü vb. projelerle kamu kaynaklarına konmak isteyen ihaleciler, İnciraltına yıllardır göz dikti. Israrla İnciraltı bölgesinin değerini, korunma gerekliliğini anlatıp durduk. İnciraltına gözlerini dikenler asla anlamak istemedi ancak İzmir halkı İnciraltının neden korunması gerektiğini anladı ve mücadele etti.
Bugün ise; İnciraltındaki ısrar nedenlerinin de daha net anlaşılmasına ihtiyaç var.
Toprak Koruma Kurulu kimin için tarım dışı amaçla kullanıma ilişkin karar alıyor? İmar Planları kimin için yapılıyor? Sit Statüsü kimin için düşürülüyor? Toprak Koruma Kurulu Kararı ile İnciraltı Bölgesinde tarım dışı kullanıma izin verilirken gelecek kuşaklarımızın gıda ihtiyacı, gıda güvenliği mi düşünülüyor? İmar Planları yapılırken kentin bütününde yaşanan bir sorunun çözümü, barınma hakkı, kamunun çıkarı, uzun erimli ve planlı bir kent, sosyal devlet gereği yükümlülükler mi gözetiliyor, İmar planları tüm İzmirliler için mi yapılıyor? Sit statüsü, her yıl kentimize uğrayıp, beslenen, çoğalan, konaklayan flamingolar daha rahat yaşasın, hem kara hem su florası daha da gelişsin, biyoçeşitlilik artsın diye mi düşürülüyor?
İlgili ve yetkili idareler, İnciraltında avucunu ovuşturan kesimlerin isteklerini yerine getirebilmek için türlü yollar deniyorlar. Sit statüsü değişikliği de bu yaklaşımın son ürünüdür. Biliyorsunuz ki 2018 yılında alınan mahkeme kararına kadar Körfez Geçiş Projesi kentin gündemindeydi. Geçtiğimiz sene genel seçimlerin hemen öncesinde onaylanan imar planlarında rafa kaldırılan projenin ulaşım bağlantılarının da sinsice iliştirildiğini gördük. Söz konusu imar planlarına dava sürecimiz devam ediyor ve hatta İzmir Büyükşehir Belediyesinin açtığı davanın bilirkişi raporunda heyetin görüşünün planların iptali yönünde olduğunu biliyoruz. Bununla birlikte 2018 yılında Körfez Geçiş Projesinin ÇED Olumlu kararını iptal eden mahkeme kararında mahkeme heyetinin, projenin kuzey ve güney kıyılarındaki korunan alanlara vurgu yaptığını da hatırlatmak isteriz. Bu bağlamda yapılan sit statüsü değişikliğinin olası bir proje ve projeye ilişkin davada ön almak, yargı kararlarının arkasından dolanmak olduğu açıkça anlaşılmaktadır. Devletin kurumları halkına, doğaya, çevreye, tarım alanlarına, yurttaşların geleceğine ilişkin sorumluluklarını bir kenara bırakmış, rant peşinde koşan çevrelerin taleplerini nasıl yerine getireceği derdine düşmüştür. Ancak İnciraltı sahipsiz değildir, her adımı takip edeceğimizi ve mücadeleyi sürdüreceğimizi kamuoyuna bildiririz.
KÖRFEZ GEÇİŞ PROJESİ VURGUSU
Doğal ve kültürel anlamda önemli değerler içeren nadide alanlardan biri olan İnciraltı Kent Ormanı, korunmuş yeşil dokusuyla İzmir’in kent içinde, elde kalmış en önemli açık ve yeşil alanıdır. 1999 yılından günümüze kadar “1. Derece Doğal Sit” statüsünü koruyabilmiş Çakalburnu Lagünü’nü de kapsayan bölgenin sit statülerinin düşürülmesi; alana daha fazla fiziki müdahalede bulunulabilmesi anlamına gelmektedir. İnciraltı’nda yapılacak her müdahale, alandaki bütünlüğü yok ederek koruma/kullanma dengesinin geri döndürülmesi mümkün olmayacak şekilde tahrip edilmesi anlamına gelmektedir. Sit statülerinde yapılan değişiklik aynı zamanda Körfez Geçiş Projesi başta olmak üzere İnciraltı Bölgesi’ni tehdit eden pek çok riskin yeniden gündeme gelmesi anlamını taşımaktadır. 2018 yılında Körfez Geçiş Projesinin ÇED Olumlu kararını iptal eden mahkeme kararında, mahkeme heyeti tarafından “projenin kuzey ve güney kıyılarındaki korunan alanlara” vurgu yapılmış ancak son genel seçimlerin hemen öncesinde onaylanan imar planlarında Körfez Geçiş Projesinin ulaşım bağlantıları planlarda gösterilmiştir. Söz konusu imar planlarına ilişkin TMMOB olarak açtığımız davalara ilişkin sürecin halen devam ettiği ve İzmir Büyükşehir Belediyesinin açtığı davanın bilirkişi raporunda heyetin görüşünün planların iptali yönünde olduğu göz önüne alındığında; yapılan sit statüsü değişikliğinin olası bir proje ve projeye ilişkin davada ön almak, yargı kararlarının arkasından dolanmak olduğu açıkça anlaşılmaktadır.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |