Uludağ'da kabus bitti: Mahsur kalan 3 kişi...

Türkiye'nin önemli kayak ve kış turizm merkezlerinden Uludağ'da yürüyüş yaparken Bakacak mevkisinde mahsur kalan 3 kişi askeri helikopterle kurtarıldı.

Oteller bölgesinden yürümeye başladıktan sonra Bakacak mevkisindeki bir şelaleden aşağı indikleri sırada mahsur kalan 3 kişilik gruba, olumsuz arazi şartları nedeniyle Jandarma Arama Kurtarma (JAK) timleri, AFAD ve Nilüfer Arama Kurtarma (NAK) ekipleri ulaşmaya çalıştı. 

Kardan barınak yapıp, ateş yakarak ısındılar
Mahsur kalan grubun kardan barınak yaptığı ve ısınmak için ateş yaktığı öğrenildi. 

Karadan gruba ulaşmak için yoğun çaba sarf eden ekipler, olumsuz hava koşulları ve bölgenin sarp kayalık olmasının etkisiyle helikopterle de bölgeye ulaşamayınca operasyonun daha sağlıklı yürütülmesi için günün ilk ışıklarına kadar kurtarma çalışmalarına ara verdi. 

Çalışmalar sabahın ilk ışıklarıyla tekrar başlamıştı
Ekipler, sabahın ilk ışıklarıyla beraber kurtarma çalışmalarına tekrar başladı. 

Eskişehir'de bulunan Muharip Hava Kuvveti ve Hava Füze Savunma Komutanlığından gelen askeri helikopter, Derinvadi mevkisinde mahsur kalan 3 kişiyi bölgeden alarak, Uludağ Üniversitesi (UÜ) Tıp Fakültesi Hastanesine götürdü.

Öte yandan, mahsur kalan kişilerin Hüseyin Karal, Cengiz Konuk ve Abdullah Taner olduğu öğrenildi.

2 kişi kendi imkanlarıyla kurtulmuştu
Uludağ'da dün yürüyüşe çıkan 5 kişilik grup, Bakacak mevkisinde mahsur kalmış, profesyonel dağcı 2 kişi kendi imkanlarıyla yerleşim alanına ulaşmıştı. 

Fotoğraf çekmek için aşağı inmişler
Hastanede tedbir amaçlı müşahede altında tutulan Cengiz Konuk ve Abdullah Taner'in sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenildi.

Taburcu edilen Hüseyin Karal, gazetecilere yaptığı açıklamada, dün sabah saatlerinde gezmek için arkadaşlarıyla Bursa'dan yola çıktıklarını anlattı.

Saat 15.00 gibi Çobankaya mevkisine ulaştıklarını anlatan Karal, fotoğraf çekmek için şelaleden aşağı indiklerini kaydetti.

Karal, daha sonra dere yatağından devam edip Cumalıkızık'a çıkmayı düşündüklerini ancak başaramadıklarını dile getirerek, şunları anlattı:

"Biz sadece 3 kişiydik, diğer 2 dağcı ile yolda karşılaştık, sonra onlar yoluna devam etti. Cumalıkızık'a gitmek istedik ancak baktık ki uçurum var. Bir arkadaşımız düştü, dizini incitti. Dere yatağında da telefon çekmiyordu. Akşam olunca hakim bir tepeye çıktık ve burada beklemeye başladık. Daha sonra jandarmaya haber verdik." 

"Geceyi rahat geçirdik"
Helikopterin geldiğini ancak kendilerini alamadığını belirten Karal, şöyle devam etti:

"AFAD yetkililerini de ben istemedim çünkü çok kaygan bir zemin vardı, problem olmasını istemedim. Gece için hazırlığımızı yaptık ve orada sabahladık. Allah devletimize zeval vermesin hepsi gereken yardımı yaptı ve sabah helikopter bizi kurtardı. Çok büyük bir ateş yaktık, sabaha kadar hiç sönmedi. Geceyi çok rahat geçirdik. Dün sabahtan beri yemek yemediğimiz için arkadaşlarıma kar yedirmedim. Çünkü kar yeselerdi vücut ısıları düşer, sıkıntı olurdu."