Venezuela-ABD krizinde son durum!

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, Venezuela'nın başkent Caracas’taki Yüksek Adalet Mahkemesi'nde düzenlenen adli yıl açılışında, ülkesinde son birkaç günde yaşanan gelişmelere ilişkin açıklamalarda bulundu.

Maduro, ülkesine dış güçler tarafından müdahale edildiğinin altını çizerek "Dışarıdan gelen bütün saldırılar ABD kaynaklı. Arada bir takmaya çalıştığı demokrasi maskesi düştü. Politikadaki tecrübelerime dayanarak Mike Pompeo ve Mike Pence'in sözlerindeki umutsuzluğu ve nefreti görebiliyorum." ifadesini kullandı.

VENEZUELA ABD'DEKİ DİPLOMATLARINI GERİ ÇAĞIRIYOR

Maduro, ABD ile diplomatik ilişkilerini kesme kararı aldığını ve Amerikalı diplomatların ülkesinden ayrılması için süre verdiğini hatırlatarak "Şu anda onlar şunu diyorlar; 'Biz Nicolas Maduro'yu tanımıyoruz, bu yüzden de ülkede kalıyoruz'. Siz bu çocukça tepkiyle ne yapmayı düşünüyorsunuz? ABD'ye diyorum ki eğer sizde biraz akıl mantık kaldıysa Venezuela hükümetinin verdiği emri yerine getirirsiniz." diye konuştu.

ABD'deki Venezuelalı diplomatların geri çağrıldığını belirten Maduro, "ABD'deki büyükelçiliği ve konsoloslukları kapatarak Venezuelalı diplomatları geri çağırma kararı aldık. Cumartesi günü gelecekler ve onlara bir hoş geldin karşılaması yapacağız." ifadelerini kullandı.

ABD'DEN VENEZUELA'DAKİ PERSONELİNE ÜLKEYİ TERK ETME TALİMATI

ABD Dışişleri Bakanlığının, Venezuela'daki ABD Büyükelçiliğinde ikinci derecede görevli personeline ülkeyi terk etmesi talimatı verdiği bildirildi. 

ABD medyasında yer alan haberlerde, Venezuela'daki ABD Büyükelçiliği ve konsolosluklarında görev yapan ikinci derece personele ülkeden ayrılma talimatı verildiği ancak birinci derece diplomatların görevlerine devam edeceği belirtildi.

Talimatın, Venezuela'daki ABD diplomatik temsilciliklerinde çalışan 150 civarındaki personelin tamamının güvenliğini sağlamanın zor olduğu için verildiği, buna rağmen başkent Caracas'ta bulunan Büyükelçiliğin açık kalmaya devam edeceği kaydedildi.

Bakanlığın ayrıca Venezuela'da yaşayan ABD vatandaşlarına ülkeyi terk etmek için hazır olmaları uyarısı yaptığı ileri sürüldü. 

"GUAİDO'NUN GEÇİCİ DEVLET BAŞKANLIĞINI İLAN ETMESİ YARGININ ELİNDE"

Diğer taraftan Maduro, muhaliflerin elindeki Ulusal Meclis Başkanı Juan Guaido’nun kendini geçici devlet başkanı ilan etmesinin artık yargının konusu olduğunu açıkladı. 

Maduro, başkent Caracas’taki Yüksek Adalet Mahkemesinde düzenlenen adli yıl açılışında, ülkesinde son birkaç günde yaşanan önemli gelişmelere ilişkin açıklamalarda bulundu.

Geçen yılki seçimleri yüzde 68’le kazanan Maduro, Venezuela’ya "Anayasa'ya aykırı bir şekilde kendini devlet başkanı ilan eden bir kuklayı" iş başına getirerek müdahale edilmek istendiğini belirtti. 

Konuşmasında Ulusal Meclis Başkanı Guaido’nun ismini telafuz etmeyen Devlet Başkanı Maduro, adaletin barışı ve istikrarı sağlayabileceğini vurgulayarak, "Artık bu konu yargının elindedir. Benim yetkimi aşar, ben devlet başkanı olarak sadece şikayet etmekle yükümlüyüm. Ben ülkemi dünyanın ve halkın önünde yönetmekle, orduya başkomutanlık yapmakla yükümlüyüm. Devlet Başkanı olarak diyorum ki Venezuela’da hukuk olsun. hukuk olsun ki barış olsun, demokrasi olsun ve bu sosyal hukuk devletine saygı duyulsun. Bizim elimizde cumhuriyet de vatan da kaybetmez." diye konuştu.

Muhaliflerin atıfta bulunduğu anayasa maddesini de açıklayan Maduro, bu maddenin ölüm, istifa, görevden alınma ya da sağlık durumundaki engeller durumunda devreye gireceğini açıkladı ve halen sağlıklı bir şekilde görevde olduğunu hatırlattı. 

Nicolas Maduro, ülkesinde darbeye ve dışarıdan kukla bir hükümetin göreve getirilmesine izin vermeyeceklerini, halk tarafından seçilmeyen birinin kendini devlet başkanı ilan ederek yasaların ve milletin üzerinde görmesine karşı çıkacaklarını bildirdi. 

PUTİN’LE TELEFONDA GÖRÜŞME
Maduro, ayrıca Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le telefonda görüştüklerini ve Putin’in, “Başkan Maduro, Rusya’nın değişmez desteğine sahipsiniz.” ifadelerini kullandığını aktardı. 

Putin’le yaptığı görüşmede konuşulanları yargıçlara ve halkına da anlatmak istediğinedeğinen Maduro, şunları kaydetti: 

“Putin bana olayları nasıl yorumladığımı sordu. Ben de ona 'Venezuela’da ABD’deki emperyalizmin temsilcisinin idaresinde çok büyük bir provokasyon yapılıyor' dedim. Sanırım artık dünyada, ABD Devlet Başkanı Donald Trump’ın Venezuela’da “De Facto” ve anayasa aykırı bir hükümeti iş başına getirmeye çalıştığını, Venezuela halkına karşı bir darbe yapmaya çalıştığını bilmeyen yok. Dünyanın polisi olduğu ve Latin Amerika’yı yönetebileceği yönündeki çılgın düşüncesiyle Donald Trump.”

MADURO’DAN TÜRKİYE, RUSYA VE ÇİN’E TEŞEKKÜR
Maduro, Venezuela Ulusal Meclis Başkanı ve muhalif lider Juan Guaido’nun kendisini geçici devlet başkanı ilan etmesi karşısında verdikleri destek için Türkiye, Rusya ve Çin’e teşekkür etti. 

Sosyal paylaşım hesabından yaptığı açıklamada, Venezuela’nın yalnız olmadığını vurgulayan Maduro, şu ifadeleri kullandı:

"Rusya, Çin, Türkiye ile diğer hükümetler ve dünya halklarına, Venezuela’nın yasal olarak kurulmuş hükümetine verdikleri sağlam destek açıklamalarından dolayı müteşekkirim. Kararlı desteğe teşekkürler."

MEKSİKA VE URUGUAY’DAN ARABULUCULUK TEKLİFİ

Maduro, Meksika ve Uruguay hükümetlerinin Venezuela’da siyasi bir diyalog için aracı olma teklifi getirdiklerini söyledi ve kendisinin buna açık olduğunu kaydetti. 

Venezuela’dan kaçan eski Başsavcı Luisa Ortega ve diğer yargıçlara ev sahipliği yapan Kolombiya da Maduro’nun eleştirilerinden nasibini aldı. 

Kolombiya’da “burjuva”nın Venezuela’yı karıştırmak için talimatlar verdiğini belirten Maduro, bu ülkedeki Venezuelalı yargıçlar için “palyaço” ifadesini kullandı.

Maduro, bu yargıçların Venezuela’da bir etkisinin olmadığını da vurguladı. 

Venezuela'da dün muhalefet ve iktidar yanlılarının düzenlediği mitingler ülke ve bölge açısından son derece önemli gelişmelere yol açmıştı.

Çoğunluğu muhalefetin elindeki Ulusal Meclis Başkanı Juan Guaido, muhaliflerin mitinginde kendini geçici devlet başkanı ilan etmiş ve başta ABD olmak üzere Kanada, Kolombiya, Peru, Ekvador, Paraguay, Brezilya, Şili, Panama, Arjantin, Kosta Rika ve Guatemala gibi ülkeler tarafından tanınmıştı.

Maduro ise başkent Caracas'taki Devlet Başkanlığı Sarayı Miraflores'in balkonundan binlerce Venezuelalıya seslenmiş, ABD ile tüm ilişkileri kestiğini ve bu ülkenin diplomatlarına Venezuela'yı terk etmeleri için 72 saat süre tanıdığını açıklamıştı.