Vizyonunu ve tarzını anlatan Tugay'dan Dağ, AK Parti ve sandık mesajları!

GERÇEKİZMİR – Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Cemil Tugay projelerinin vitrine çıkardığı günün ardından bu kez Halk TV’de yayınlanan ‘Yeni Bir Sabah’ programında önemli açıklamalarda bulundu. 

- TUGAY'DAN 9 BAŞLIKTA PROJE YAĞMURU! 

Gazeteci İsmail Küçükkaya'nın soruları eşliğinde kurultay sürecinden proje ve vaatlere kadar geniş bir yelpazede mesajlar veren CHP'nin Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Cemil Tugay, 'değişim' kararını ve o süreçte Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile yaptığı görüşmeyi anlattı. Tugay programda Büyükşehir adaylığı için neden seçildiği sorusuna da yanıt verirken, İzmir'deki yarışın gölgesinde AK Parti ve Cumhur İttifakı'nın Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ hakkında da dikkat çeken yorumlarda bulundu, ayrıca sandık mesajları da verdi.  

Tugay programda sorulara paralel belediyecilik vizyonunu, kentsel dönüşüme bakışı ve dikkat çeken metrobüs projesi vaadi hakkında da bilgilendirmede bulundu. 

ÖZGÜR ÖZEL NEDEN O’NU İSTEDİ/NEDEN ADAY GÖSTERİLDİ?  
Ben geride kalan 5 yıl boyunca Karşıyaka’da belediye başkanlığı yaptım. Bu dönemde daha biraz da yeni nesil denilebilecek, planlama mantığıyla, insanların sorunlarını ve ihtiyaçlarını doğru analiz ederek bunlara yönelik çalışmalar yaptım. Pandemisi, depremi, ekonomi krizi, zor bir dönemdi. Buna rağmen çok başarılı bir dönem geçirdiğimize inanıyorum. Bu dönem boyunca bize en yakın olan siyasetçilerden bir tanesi Özgür Özel’di. Kendisinin ilgisi var. Zaten gerçekten çok zeki, çok dikkatli, her şeyi çok iyi takip eden bir siyasetçidir. Aynı zamanda öğrenim hayatını geçirdiği İzmir’i de çok iyi bilir ve takip eder. Karşıyaka’da çok kez konuğumuz oldu, açılışlarımıza geldi. Aynı zamanda benim siyasi olarak çok iyi anlaştığım bir liderdi grup başkanvekili olarak. Bu süreçte birbirimizi iyi tanıdığımız, o da benim çalışmalarını yakından takip ettiği için, benim belediyecilik anlayışımı yakından gözlediğine inanıyorum. Sonrasında bu değişim sürecinde ben doğal olarak yanında yer aldım. 

KURULTAY SÜRECİ VE O KARAR 
14 Mayıs ve 28 Mayıs sonra CHP seçmenleri ciddi bir hayal kırıklığı yaşadılar. Aslında bence uzun süredir ülkemizde var olan bir duyguydu mevcut siyasi kadroların değişmesinin gerekliliği. Yeni kurulan partiler de maalesef beklentiyi karşılayamadı. CHP köklü ve kendisini yenilemeyi başarabilecek bir parti. Ancak siyasi partiler kanundan gelen bir zorluk var. Genel Başkan değişimi çok kolay bir şey değil. 

Süreci çok yakından takip ettim. Belediye başkanları toplantısı oldu mesela herkeste büyük bir hayal kırıklığı vardı. Bir şeylerin değişmesi gerektiği çok açıkça söylendi ama buna rağmen genel merkezimiz ısrarla bu şekilde devam etmeden yana bir tavır içerisindeydi. Şu anki Genel Başkanımız Özgür Özel ve onunla yol yürüyen arkadaşlarımız o günkü Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nu ikna ederek, daha tartışmasız bir değişim için uğraştılar. Maalesef karşılık bulmadı ve kurultayda bir yarışa girildi. 
Partide bir değişim olmasaydı bu yerel seçimde çok ciddi bir başarısızlık riski hepimizi bekliyordu çünkü seçmenin talebini karşılamamış olacaktık. 

"TEK DELEGEYDİM"
Kurultay delegeleri içerisinde tavrını değişimden koyacağını açıklayan, kamuoyuna bunu duyuran ve kuvvetle de savunan tek delegeydim. 

SOYER’LE GÖRÜŞMEYİ ANLATTI
Kamuoyuna duyurmadan önce Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer’e gittim ve ‘Sayın Başkanım ben durumu değerlendirdiğimde halkın değişim beklediğini, ağırlıklı olarak değişimden yana olduğunu ve talep ettiğini görüyorum. Buna duyarsız kalamam o yüzden değişim taraftarı olacağım’ dedim. ‘Kamuoyuna duyurmadan önce size bilgi olarak aktarmak istedim. Bana söyleyeceğiniz bir şey varsa dinleyeyim. Hatta sizin de değişim taraftarı olmanızı daha doğru buluyorum’ dedim. Zannediyorum Tunç Soyer’in değişimin liderleriyle ilgili bir durumu vardı, hayalindeki durumu gerçekleşmemişti. Neticede Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu ve değişimin tüm önderi olan tüm liderler benim çok güvendiğim, tereddütsüz arkasında duracağım insanlar. O yüzden tereddütsüz o tarafta yer aldım ve daha sonraki günlerde de partide değişim olması yönünde çalıştım. 

BİRLİK MESAJLARI: GÖRÜŞ AYRILIĞI UZLAŞMAYLA SONLANMALI, SOYER DE DAHİL 
O günlere geri dönsek, ‘Mümkün değil genel başkan değişmez, değişim taraftarı olanlar kaybedecek ve partiden silinecek’ diye yorumlar yapıyorlardı. O günlerde ben herhangi bir hesap içerisinde olmadım. Kaybetme riskini de düşünerek doğru olduğuna inandığım bir tarafta olmayı tercih ettim. Diğer türlüsünün bize çok kötü sonuçlar doğuracağına kesinlikle inandım. Bugün için de hissettiğim bir rahatsızlık var. Kurultayda fikir ayrılığı yaşadığımız partililer içerisinde çok sevdiğim, çok değer verdiğim, bundan sonraki süreçte mutlaka birlikte partimizin yükünü taşımak zorunda olduğumuza inandığım siyasetçilerimiz var. Onlara karşı ‘zafer kazandık’ diye bir terimi asla kullanmam. Bu parti içinde bir görüş ayrılığının demokratik yolla yarışıydı. Sonuçta bir taraf kazandı ama diğer taraf kaybetmedi. Bu görüş ayrılığının bir uzlaşmayla sonlanması gerektiğini ve sonraki dönemde CHP’nin bundan daha da güçlenerek çıkması gerektiğini düşünüyorum. Buna Tunç Soyer de dahil, çok kıymetli bir çok siyasetçi de. 

HAMZA DAĞ VE AK PARTİ YORUMLARI 
Yaptığımız kamuoyu ölçümlerinde daha iyi durumda olduğumuzu net olarak görüyoruz ama Hamza Dağ 3 dönemdir çok şey kattığını söyleyemesem de İzmir’den milletvekili olmuş, partisinden medyadan sorumlu genel başkan yardımcılığı yapmış bir siyasetçi. Bu dönemde de o gücünü çok iyi kullanıyor. 

Benim rahatsız olduğum şu, AK Parti’nin şu anda Türkiye’de yaratmaya çalıştığı bir şey var, o da Merkezi hükümetle adayları seçin, yatırım alabilmeniz için buna ihtiyaç var gibi bir söylem var. Bunu etik bulmuyorum. Bu demokrasi değil ihanettir açıkçası. İnsanlara tehditle rüşvet karışımı bir şey söylememeniz lazım, bu çok ayıp. Bunu en başta Hatay’da yaptılar, çok üzüldük, daha sonra da yapmaya devam ettiler. Açıkça ya da subliminal bu mesajı vermeye devam ettiler. Bunu eleştiriyorum. 

Yaşam tarzı konusu zaten İzmir halkının takdirindedir. Herkes Hamza Dağ’ı bilir, AK Parti’yi bilir, dünya görüşünü bilir, bugüne kadar neleri yasakladıklarını neler üzerinde baskı kurduklarını bilir. 
AK Parti’nin İzmir’de kesinlikle kazanacaklarını düşünmüyorum. Ama bu tür şeyleri söylerken halkın kararına tahakküm koymak istemediğim için dikkatli davranıyorum ama biz İzmir’i biliyoruz, sahada insanlardan gördüğümüz tepkileri de görüyoruz. 

NASIL BİR BELEDİYECİLİK?
Her şeyden önce ne yapacağını bilen, iyi planlamış, bu planlamayı toplumun tüm kesimlerini katarak aldığı kararlarla yapmış, aynı zamanda sahadan detaylı tüm verileri toplamış, çok doğru analiz etmiş, bu analize dayalı strateji çizmiş, daha sonra da kendine yol haritası çizmiş bir anlayışla, sadece bugünü ya da yakın süreci değil 25 yıl sonrasını da hesaba katarak planlarını yapmış, bu yürüyüş boyunca da kendi kendisin değerlendirebilen, eksiğini, gediğini görebilen çağdaş bir yönetim yapılanmasına bürünmüş ve çevik yönetim anlayışını benimsemiş bir belediye hayal ediyorum. 

Burada temel hizmetlerde düzeltme çalışması olacak, ilk 6 ay acil müdahale ettiğimiz bir süreç olacak. Ama daha sonrası için de her şeyi gerçekten planlamış olacağız, hazır olacağız. 

“BEN DE KAHRAMAN OLMAK İSTİYORUM AMA…”
Ben her zaman bir vatandaş gözüyle de kendime bakıyorum. Şu anda vatandaşların siyasetçilerden beklediği güvenilir olmaları, doğru konuşmaları, insanları aldatmaya çalışmamaları. Alışılan şeyin biraz daha şatafatlı, şov tarafı olan bir şey olduğunu biliyorum. Bunun için ne diyeyim bilmiyorum ama bunu doğru bulmuyorum. Ben bu tarafta değilim ve olmayacağım. Bizim görevimizi yapmamız lazım. Bizden bekleneni yapmamız gerekiyor, insanlar sorunlarına çözüm bekliyor. Ben de kahraman olmak istiyorum, ben de çok böyle muhteşem iletişim niteliklerine sahip olmak istiyorum ama… Geçen bir gün bir yorumcu hatta bana kızmış, yeterince coşkulu değilsin diye. Gerçekten hayatım boyunca mütevazi bir insan oldum, bunu kaybetmek de istemiyorum. Ama belediye başkanı ne yapmalıdır, görevini yapmalıdır. Beklenen hizmeti yerine getirmelidir. Bunu yerine getirmediğiniz zaman, çok süslü konuşabilir, müthiş hitabetler yapabilirsiniz ama eğer sahada sizden bekleneni yapmıyorsanız orada problem var. Bana zaman zaman ‘Sen İskandinav tipi politikacısın’ derler. Orada da insanlar politikacılardan memnun değil. Orada da yeni nesil isteniyor. 

“KENDİMİ ARA DÖNEM POLİTİKACISI OLARAK GÖRÜYORUM”
Ben kendimi ara dönem politikacısı olarak görüyorum. Ben CHP’deki değişimin zamanla Türkiye’de de bir değişim yaratacağına çok eminim. Çünkü halk bunu gördü. Özgür Özel’e inanılmaz hayranım. Bunu görüp bunun önderliğini yapan lider olduğu için. Ama onunla beraber hareket edenler olarak biz de görevlerimizi yerine getirmeliyiz. Burada yapmamız gereken şu, kendimizi değil yaptığımız işi öne çıkaracağız, ideolojimizi öne çıkaracağız. Ülkemizin yararını, insanlarımızın refahını ortaya çıkaracağız. 

“ŞOV PEŞİNDE DEĞİL SAHADA OLACAĞIM”
Benden şov peşinde olmamı bekleyenler varsa, bunu yapamayacağım. Ama sahada tüm varlığıma olacağımı, İzmir’in sorunlarını çözmek için çok çok çok çalışacağımı, herkesin katkısını alarak İzmir’i yöneteceğimi ve bu nedenle de mutlaka başarılı olacağımı anlatmaya çalışıyorum. 

KÖRFEZ
İzmir’in İzmir yapan şey Körfez… İstediğimiz kadar temiz değil. Eski yüzülen günlerine geri dönsün çok istiyoruz. Bunun için derelerden gelen kirlenmeyi etkili müdahale ile mutlaka durduracağız. Sonrasında Körfez’in kendi içerisinde oluşan bir akıntı var, bunun daha hızlı olmasını sağlayacak bir sirkülasyon kanal projesi var, bunu yapacağız. Sonrasında Körfez’in kendisini hızlıca temizlediğini göreceğiz. 

METROBÜS 
Bazı yollarda metro yapmak çok pahalı. İstanbul’dakine benzer yeni hatlar tanımlayabileceğimizi düşündük. Ön çalışmalarımızı yaptık. Kesin projelendirmeyi yaptıktan sonra hangi hatlarda yapacağımızı duyuracağız. İzmir’de de metrobüs uygulamasını başlatacağız. 

DÖNÜŞÜM
En önemli başlıklardan bir tanesi… Hem deprem riski hem de plansız yerleşim nedeniyle. Bununla ilgili birkaç farklı çalışmamız olacak. Binaların yenilenmesi ya da yerleşim alanının tümüyle yeniden yapılanmasıyla ilgili. 

SANDIK 
Bu kadarını beklemiyorduk diyeceksiniz. Çok güzel bir sonuç çıkacak. Ben İzmir’i inanıyorum, kampanyamızda tepkileri de görüyorum. Zaten İzmir’in yıllardır bir duruşu var ama üzerine koyacağımız şeyler var. Diğer genç belediye başkan arkadaşlarımızla birlikte… Bunun sandıklara yansıyacağını düşünüyorum.



ÖZNUR TUGAY'DAN 'NEDEN CEMİL TUGAY'A OY VERELİM' SORUSUNA YANIT 
Öte yandan programın son bölümüne CHP'nin Büyükşehir Adayı Tugay'ın eşi Öznur Tugay da konuk oldu. Öznur Tugay, 'Cemil Tugay'a neden oy verelim?' sorusunu şöyle yanıtladı: Kendi penceremden bir şey söylemek istiyorum. Bu hafta içinde aynı günde 7 kadın birden öldürüldü. Bu toplumda çok çarpıcı bir yara. Kendi olan kendi hayatında yanındaki kadına değer veren, duyan, dinleyen bir siyasetçinin yetki almasını isterim. Çünkü biz dönüşmek zorundayız, toplum dönüşmek, rehabilite olmak zorunda. Tabi ki iyi birer yönetici olmak zorunda siyaset insanları ama bu bakış açısıyla da çok değerli şeyler yapacağını düşünürüm Cemil Tugay’ın. O yüzden onu tercih ederim.