Yeni kabineye İzmir bakışı: İş dünyası ve STK'lar ne yorum yaptı?

İzmir'de iş dünyası, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçilmesiyle birlikte açıklanan yeni kabineye dair olumlu tepkiler verdi. Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Başkanı Ender Yorgancılar, genel yapıya baktıklarında daha icraatçı bir yapı olduğunu gördüklerini söyledi.



Bakanlıkların birleştirilmesi ile işlerin daha çabuk çözüleceğini ifade eden Ender Yorgancılar, "Türkiye'nin ihtiyacı olan da bu. Bence doğru bir uygulama oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan zaten geçmişe bakarsanız hep yeni insanları ön plana çıkardı. Ben iyi bir uygulama olduğunu düşünüyorum" diye konuştu.

Yorgancılar, yeni kabineden beklentilerinin sorulması üzerine ise "Yalnızca İzmir'in değil tüm Türkiye'nin beklentisi ekonomi ile ilgili acilen yatırım yapılması. Bu en büyük beklenti. Ekonomik reformalar önemli" yanıtını verdi.

Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı Mehmet İşler de, kabinenin sürpriz isimlerinden biri olan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy'a dair görüşlerini paylaştı. Her bakan değiştiğinde kendilerinin 6 ay ila 1 yıl süresince yeni bakana turizmi, turizm dinamiklerini ve dengelerini anlatmakla zaman geçirdiklerini söyleyen Mehmet İşler, bu süreçte hem sektörün hem de devletin zaman kaybettiğini savunarak, "Çünkü yapılan atamalar genelde siyasi atamalardı. Turizm sektörü sıcak döviz girdisi olan bir sektör. Bunun için de önemli bir sektör. Siyasi olarak atananlara turizmi anlatana kadar zaten ya bakanlıkları bitiyordu ya da siyasi oldukları için başka bir yere atanıyorlardı. Bu söktürün hızını kesiyordu, dinamiklerini de etkiliyordu" diye konuştu.

"ÖZAL'DAN SONRA HAMLE YAPABİLECEK BİR İSİM"
Yeni dönem ile birlikte kendi dallarında başarılı olmuş insanların dışarıdan atandığını gördüklerini ifade eden Mehmet İşler, "Mehmet Ersoy, içimizden biri. Sektörün mevzuat ve yönetmelik ile ilgili sorunlarını biliyor. Hem otelci hem de acenteci. Kardeşinden dolayı da otelci. Turizmin 3 bacağının 3'ünü de iyi bilen bir aileden geliyor. Ben, Ersoy'un turizmi anlama ve algılama gibi bir zaman kaybına uğramayacağına, zaten her gün işin mutfağında olduğu için daha atak hamle yapacağına inanıyorum. Türkiye turizmi 1982 yılında Turgut Özal ile bir hamle yapmıştı. İkinci hamleyi de Mehmet Ersoy ile yakalayabilir. Çünkü içimizden biri. Türkiye'nin 2023 hedeflerinden olan 50 milyon turist, 50 milyar doları 2023 yılından daha önce yakalama şansımız olabilir. Burada tek handikap şu olabilir: Mehmet Ersoy bir iş adamı. Sektörde kendisine rakip firmalar var. Bu rakip firmalar kaygı duyabilir. Ama ben bu makama gelen insanların bu tip ilişkileri arkalarına atacaklarını ve üst kimlikle Türk turizmi adına objektif çalışacaklarına inanıyorum. İleri demokrasilerde biz bunları gördük. Bundan dolayı kaygılar güderek yeni bakanın önünün kapatılmaması gerektiğine inanıyorum. Mehmet Ersoy'un Türk turizmine, birikimlerine ve birikmiş aklını vereceğinden dolayı iyi işler yapacağına inanıyorum" dedi.

"YENİ HÜKÜMET İLE 24 SAAT ÇALIŞMAYA HAZIRIZ"
Türkiye'nin 24 Haziran seçimleri sonrasında Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemi'ne geçtiğini belirten Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan kabineye, başarılar diledi. Eskinazi, "Türkiye'yi 2023 hedeflerine götürecek kadrolar belli oldu. Türkiye, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşun 100. yıldönümü olan 2023 yılı için ortaya konulan hedeflerden uzaklaşıyor görüntüsü vermeye başlamıştı. Cumhurbaşkanlığı hükümet modeli ile birlikte 2023 hedefleri tekrar rayına girecek" diye konuştu. 2023 hedeflerinden en önemlilerinden birisinin Türkiye'nin ihracatının dünya dış ticaretinden yüzde 1.5 pay alması olduğunu hatırlatan Eskinazi, günümüzde yüzde 0.9 olan bu rakamın, yüzde 1.5'e çıkarmak için yeni hükümet ile birlikte 365 gün, 24 saat çalışmaya hazır oldukları söyledi. Jak Eskinazi, "Kamuda bürokrasiyi azaltacak olan Cumhurbaşkanlığı hükümet modeli ile ihracatımızın gelişimi için 71 bin kişilik ihracat ailesine kaptanlık yapacak olan Ticaret Bakanımız Sayın Ruhsar Pekcan'ın önderliğinde Türkiye'nin ihracatının artması için çalışacağız. Ege İhracatçı Birlikleri olarak 2018 yılında Türkiye'nin 170 milyar dolarlık ihracat hedefine 14 milyar dolarlık katkı sağlamak için çalışacağız" dedi.

Yeni hükümetin görev yapmasından günler sonra Olağanüstü Hal (OHAL) uygulamasının kalkacağına ilişkin mesajların yeni döneme ilişkin umut ve beklentilerini arttırdığını aktaran Eskinazi, OHAL uygulamasının kalkmasının yabancı sermayenin Türkiye'de yatırım kararı alma sürecini hızlandıracağını, 5 yıl için göreve gelen güçlü bir hükümetin siyasi ve ekonomik istikrar ortamında Türkiye'nin çehresini değiştireceğini, 2017 yılında yakalanan yüzde 7.4'lük büyüme rakamının önümüzdeki yıllarda devam edeceğini savundu.

MÜSİAD'DAN DA DESTEK AÇIKLAMASI
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) İzmir Şubesi Başkanı Ümit Ülkü de yeni kabineye dair görüşlerini paylaştı. Türkiye'nin önündeki parlak geleceğe yönelik engellerin ortadan kalktığını savunan Ülkü, "Bürokrasiyi azaltarak karar alma ve kalkınma hızının artmasını sağlayacak olan yeni yönetim sistemi, güçlü Türkiye'ye giden yolda önümüzdeki tüm engellerin kaldırılmasını ifade etmektedir" dedi. Ümit Ülkü şunları söyledi: "17-25 Aralık ve 15 Temmuz gibi FETÖ eliyle organize edilen hain girişimlere karşı dik duruşu ve sergilediği güçlü liderlikle halkına güven, dünyaya ise ülkemizin birliğine yönelik önemli bir mesaj veren yeni Türkiye'nin ilk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yeni hizmet döneminde ülkemizin önemli atılımlar yapacağına olan inancımız tamdır."

Yeni kabineyi değerli bulduklarını kaydeden Ülkü, "İş dünyası olarak, ekonominin emanet edildiği değerli ekibin, Türkiye'nin son 16 yılda kazanmış olduğu ivmeyi daha yukarı taşıyarak üretim, ihracat, yatırım ve büyüme rakamlarını, ülkemizin gelecek hedefleri doğrultusunda yükselteceğine inanıyoruz. Güçlü iktidar ve güçlü lideriyle iç ve dış tehditlere karşı daha sağlam ve daha güvenli olan Türkiye, bundan sonraki süreçte hiç vakit kaybetmeden artık büyümeye ve kalkınmaya odaklanarak yoluna kararlı bir şekilde devam edecektir. MÜSİAD olarak, 'Meselemiz Türkiye olsun' diyerek bu yolda ülkemize katkı yapmaya ve her türlü desteği vermeye devam edeceğiz" diye konuştu.

İTB'DEN REFORM MESAJI
İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli de yeni sistemin ilk kabinesine dair şu görüşleri paylaştı: "Milletimizin isteği ve onayıyla gerçekleşen bu değişimin ülkemize hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Sadeleştirilmiş yeni Bakanlar Kurulu'na atanan her bir ismin, kendi alanında deneyimli, arkasında birer başarı hikayesi olan isimler olması, ülkemizin ihtiyaç duyduğu sürdürülebilir hızlı büyüme konusunda bizlere umut vaat etmektedir. İzmir'den değerli bir ismin Tarım ve Orman Bakanı seçilmesi, bizi ayrıca mutlu etmiştir. Türkiye'nin bütün temel sorunlarının çözümünü ancak güçlü bir ekonomiyle kolaylaştırabileceğimizi hepimiz biliyoruz. Bu nedenle, ülke olarak kendi başarı hikayemizi gerçekleştirme yolunda artık hiçbir engel ve bahanemiz kalmamıştır. İş dünyası olarak beklentimiz, hızlı bir reform dönemi ve atılacak tüm önemli adımlarda ortak aklın devrede tutulmasıdır. Başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere tüm kabine üyelerine başarılar diliyorum."


 

"HIZLI ÇÖZÜMLER ÜRETECEĞİNİ ÜMİT EDİYORUZ"
Ege Genç İşadamları Derneği (EGİAD) Başkanı Aydın Buğra İlter, Türkiye'nin artık farklı bir yönetim sistemine geçtiğini belirterek, "Yeni dönem tüm ülkemiz için hayırlı olsun. Artık farklı bir yönetim, farklı bir hükümet anlayışı göreceğiz. Özel sektörden gelen bakanlarımızın, özel sektörü daha iyi anlayarak daha hızlı çözümler üreteceğini ümit ediyoruz" dedi.

"GÜÇLÜ TÜRKİYE YOLUNDA YENİ BİR BAŞLANGIÇ"
Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Öztürk de şunları söyledi: "Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın Meclis'te yemin edip, kabineyi açıklamasıyla beraber ülkemiz yeni bir yönetim sistemine geçti. Bürokrasiyi azaltıp hızlı karar alma mekanizmasını çalıştırmayı öngören yeni yönetim modeli büyük Türkiye hedefinde hepimize hayırlı uğurlu olsun. Sayın Cumhurbaşkanımızın açıkladığı yeni kabinede yer alan Bakanlarımızın hem reel sektörün içinden gelmeleri hem de alanlarında uzun yılların tecrübesine sahip olmaları bizleri sevindirdi. Bakanlıkların yanı sıra kurul ve ofislerde de iş dünyasının temsiline ve görüşlerine yer verilmesi büyüme hedeflerine ulaşmak için son derece faydalı olacaktır. Özellikle lojistik ve denizcilikte Türkiye'nin geniş vizyonla hareket etmesi, ülkemizi küresel rekabette hızla öne çıkaracaktır. Bu yeni başlangıcın Türkiye'yi başta ekonomi olmak üzere her alanda dünyanın en güçlü ülkelerinden biri yapması en büyük temennimizdir."

TARIM KONUSUNDA KAYGILARINI DİLE GETİRDİ
İş dünyası, yeni kabineye dair olumlu görüş paylaşıp beklentilerini açıklarken, bazı meslek odaları ve sendikalardan ise aykırı bir çıkış geldi. İzmir Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Ferdan Çiftçi, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın kaldırılarak, bunun Orman ve Tarım Bakanlığı'na dönüştürülmesini eleştirdi. Tarım sektörünün son derece önemli bir alan olduğunu ve yalnızca bu alana bakan bir bakanlığın bulunması gerektiğini söyleyen Çiftçi, "Sürekli adı değişiyor, farklı bir şeyler yapılıyor. Tarım Bakanlığı'nda bu kadar çok değişikliğin yapılmasını aslında doğru bulmuyoruz. Tarımı ilgilendiren tek ve ayrı bir bakanlık olmalı. Sulamaya ilişkin kısımlar da Tarım Bakanlığı içerisinde olmalı. Ben bu değişikliği çok olumlu bulmadım. Umarım iyi olur. Sürekli değişiklik yapılması hizmetlerdeki bütünlüğü ve hafızayı yok ediyor. Ve tarım alanında politikaların oluşturulmasına engel oluyor. Tarım sektörünün bu derece kötü olmasının nedeni bütüncül bir politikanın olmaması" dedi.

İZMİR TABİP ODASI'NDAN ELEŞTİRİ
İzmir Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanı Funda Obuz ise Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın özel hastaneler zincirine sahip olduğunu belirterek, "Kabinenin veya bakanların bu sistemde çok da büyük bir rollerinin olacağını düşünmüyorum. Tek kişinin söyledikleri uygulanacak. Yeni kabineden çok da beklentimiz yok. Ama özel hastaneler zinciri olan birinin bakan yapılması zaten bize fikir veriyor. Kamunun özellikle sağlık sektöründe giderek yok olduğunu, sosyal bir hak olarak görünmesi gereken sağlığın artık alınır satılır bir meta haline getirildiğini hep dile getiriyorduk. Yapılanları izleyeceğiz" dedi. (DHA)