AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım, Esenyurt'ta elektronik cihazlar üreten bir fabrikayı ziyaret etti. İşçilerle öğle yemeği yiyerek sohbet eden Yıldırım, daha sonra yaptığı konuşmada, fabrika çalışanlarının büyük bölümünün kadın olmasına dikkati çekti.
Kadınların hayatın her alanında yer alıyor olmasının Türkiye'nin demokrasisinin ne kadar geliştiğini gösterdiğini belirten Yıldırım, şöyle konuştu:
"Esenyurt İstanbul'un en büyük nüfuslu ilçesi. Esenyurt üreten bir merkez. Tek başına Türkiye'nin ekonomisine yüzde 7 katkı sağlıyor. Burası Türkiye'nin özeti. Esenyurt tam Türkiye'yi, Türkiye'nin hoşgörüsünü yansıtıyor. Burada Doğu ve Güneydoğu'dan kardeşlerimiz var. Burada Karadeniz'den kardeşlerimiz var. Göçmen kardeşlerimiz var. Ne kadar güzel. Bütün renklerin birbiriyle kucaklaştığı ve hepimizin istediği tabloyu Esenyurt'ta görüyoruz."
Binali Yıldırım, İstanbul'da seçimlerin neden yenilendiğine de değindi.
Kentte seçimlerin tamamlanamadığını dile getiren Yıldırım, şöyle devam etti:
"Siz gittiniz oylarınızı verdiniz. Allah razı olsun. Sizin bu işte hiçbir kabahatiniz yok ama sizin oylarınızı sayarken yerli yerine gitmesine yeterince sahip olamadık, oylar çalındı. Bunu deyince rakip parti ve aday bozuluyor. Bunun için de ben 'oylar yer değiştirdi' diyorum. Daha akademik bir tanım yapıyorum. Ama şunu da demek istiyorum, çarşıya gittiniz gezerken cüzdanınızı aldılar. Cebinizden çaldılar. Karakola gidersiniz. Karakolda cüzdanım çalındı dersiniz. Eğer polise 'benim cüzdanım yer değiştirdi' derseniz polis size, 'Benle dalga mı geçiyorsun kardeşim?' der. Milletin anlayacağı iş, oyların çalınmasıdır. Çalmak illa cebine doldurup evine götürmek değil. Binali Yıldırım'ın oyunu CHP adayına yazarsınız bunun adı da çalmak olur. Biz bu seçimin tekrarlanmasını asla istemedik. TV'yi izlediyseniz bunları anlattım. Orada da söyledim. Tekrar sayılmasını ve kafalardaki şüphelerin giderilmesini istedik. Bu mümkün olmadı çünkü rakibimizin partisi buna itiraz etti ve reddettirdi. Bunun için kusura bakmayın sizi bir daha yoracağız. Bir daha sandığa götüreceğiz. Bunu hiç istemezdik ama başka çaremiz kalmadı."
Yıldırım, "Hanımlara söylüyorum, her mahallede, evinizden 200 metre mesafede bir çocuk parkı olacak. Evlatlarınızı rahatlıkla götüreceğiniz çocuk parkları olacak. Kreş olmayan hiçbir mahalle kalmayacak. İstanbul'un 300 mahallesinde kreş yok. Hanımların çocuklarını dışarıya çıktıklarında bırakacakları güvenli yerler yok. 300 mahallede toplam 955 kreş yapacağız. Hayırlı, uğurlu olsun. Trafik benim işim. bu konuda çok iddialıyım. Çünkü Türkiye'de 16 yılda bunu hallettim" diye konuştu.
"DÜŞÜNCELERİMİZİ İSTANBULLULARLA PAYLAŞMAYA ÇALIŞTIK"
Ziyaretin ardından basın mensuplarına açıklama yapan Yıldırım, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dün akşamki ortak yayınla ilgili daha önce yaptığı açıklamada, "Bu yayının bir kırılma noktası olacağını, seçim sonucunu değiştirebileceğini" söylediğini aktaran gazeteciye, "Cumhurbaşkanı tam öyle demedi de 'önemli bir yayın olduğunu, adayların İstanbul için projelerini, düşüncelerini anlatma fırsatı bulacakları bir yayın olduğunu' vurgulamıştı. Nitekim öyle oldu. Eldeki imkanlarla yayının formatını bozmadan adaylar olarak düşüncelerimizi İstanbullularla paylaşmaya çalıştık. Yayının ne getirdiği, ne götürdüğü konusu İstanbulluların takdiridir. Benim yayın üzerine bunun ötesinde fazla bir yorum yapmam doğru olmaz" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'la bu yayın öncesinde görüşüp görüşmediği sorulan Yıldırım, "Yayın öncesi davetli olduğumuz bir nikahta Sayın Cumhurbaşkanımızla bir araya geldik.Yayınla ilgili herhangi bir konuşma olmadı, konuşmaya da ihtiyaç yok" dedi.
Yıldırım, yayın sonrasında Erdoğan'la görüşüp görüşmediğine yönelik soru üzerine de "Sonrasında telefonla görüştük, o kadar. Sadece hayırlı olsun dedi, tebrik etti fazla bir yorum yapmadı" ifadelerini kullandı.
Bugün yolda rastladıkları trafik kazasına ilişkin de soru yöneltilen Binali Yıldırım, şunları kaydetti:
"Yolda geçerken bir motosiklet sürücüsü arkadaşımız hemen önümüzde kaza yaptı, kaza bizimle alakalı değil yanlış anlaşılmasın. Biz hemen durduk, arkadaşlar müdahale ettiler. Kırıkları var, ayağında kırıklar, kolunda ezikler var. Hamdolsun hayati tehlikesi yok. Sadece 'kırıklarım var, dayanılmaz bir acı içindeyim' dedi. Hemen bizim yakınımızda, bizle beraber olan sağlık ekibi müdahale etti, o kırık bölgeyi vakuma aldılar, sonra süratle hastaneye götürdüler ve şu anda onla ilgili ameliyat işlemleri yapılıyor. Geçmiş olsun, inşallah yakın zamanda iyileşir."
Yıldırım, dün akşamki yayının seçimi nasıl etkilediğine yönelik soru üzerine, bunu pazar günü göreceklerini aktardı.
Moderatörü nasıl bulduğu ve CHP adayının 4 dakika fazla konuştuğuna yönelik iddiaların yöneltildiği Yıldırım, "Bunların hepsi geride kaldı. Çıktık, söyleyeceklerimizi söyledik, söyleyemediğimiz çok şey vardı, söyleyemedik. Zaman da el vermedi, onun için olmuş bitmiş işin üzerine bizim diğer arkadaşlar hakkında yorum yapmamız uygun olmaz. Sosyal medyada vatandaşımız bunu hem izlediler hem değerlendirdiler hem yorumladılar. Gördüğüm kadarıyla enine boyuna değerlendiriliyor" değerlendirmesinde bulundu.
"İSTANBULLULAR SANDIĞA GİDEREK DEMOKRATİK HAKKINI KULLANSIN"
Binali Yıldırım, vatandaşların kararlarını pazar günü vereceğini ifade ederek, İstanbul'un geleceğini ilgilendiren bu konuda sandığa gitmek suretiyle demokratik hakkını kullanmasını istediğini söyledi.
"Bugüne kadar ülkede nasıl işlere imza attıksa bundan sonra İstanbul için samimiyetle, gayretle edindiğimiz tecrübeyle çalışmaya devam edeceğiz" dediğini dile getiren Yıldırım, İstanbul'un trafiğini eziyet olmaktan keyfe dönüştürecek projeleri hayata geçireceklerini anlattı.
Yıldırım, "Kentte yaşayan kadınların, gençlerin, emeklilerin, ikinci baharında olan hemşehrilerin, engellilerin, toplumun bütün katmanlarıyla şehrin her türlü imkanlarını kullanmak suretiyle daha keyif alınabilir, daha rahat yaşanılabilir, daha güvenli bir kent olması için dünya şehirleri arasında hak ettiği yere gelmesi için gayret göstereceğiz. Amacımız budur. Bundan başka bir amacımız yok" diye konuştu.
"DEVLET BAHÇELİ MİTİLİ ATMIŞTIR"
"MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli mitili atacağım dediği İstanbul'da iki gün kaldı. Muhalefette buna tepki var. Ne söyleyeceksiniz?" sorusu üzerine Yıldırım, şöyle devam etti:
"Devlet Bahçeli mitili atmıştır, sürekli mitilin üzerinde oturacak değil. Dolaşıyor, çalışıyor. Bir genel başkandır, istediği zaman programlarını icra edecektir. Ama ben biliyorum ki ülkücü ve milliyetçi kardeşlerimiz, Milliyetçi Hareket Parti teşkilatı, Asenalar, ülkü ocakları ve ana kademesi gece, gündüz demeden, özellikle hemşehri grupları üzerinde milletvekilleri ve parti teşkilatlarının katıldığı yoğun çalışma yapıyorlar. Zaman zaman bu programlara biz de katılıyoruz. Herhangi bir sıkıntı yok."
"Sayıştay'ın açıklamasında 2018'le ilgili raporlama sürecinin devam ettiğini, bu raporların neye dayanarak açıklandığını kendilerinin bilmediğini, gerçeğe dayanmadığını, 2019'a dair herhangi bir raporlama sürecinin başlamadığını söylediler. Siz ne düşünüyorsunuz?" sorusu üzerine Yıldırım, "Bu da bizim söylediklerimizi doğruluyor. Demek ki Ekrem Bey, yanlış rapor okumuş" diye konuştu.