14 Nisan 2014…

Telefonum çaldı.

CHP İzmir’de önemli görevdeki bir isim aradı.

“Büyükşehir Belediye Meclisi’nde CHP içinde yeni seçilen Grup Sözcüsü ile röportaj yapar mısın?”  dedi.

“Olur” dedim ve bana çiçeği burnunda sözcünün telefonunu verdi.

Kendisiyle telefonlaştık ve 1 gün sonra Kordon’da buluştuk.

4 ay önce siyasete girmiş…

15 gün önce meclis üyesi seçilmiş

Konuştuğumuz gün ise Büyükşehir Meclisi’nde CHP Grup Sözcülüğü görevi verilmişti.

İlk röportajı olacaktı…

Heyecanlıydı…

Ağzından cümleler cımbızla alınıyordu.

Açıkçası o gün bana içimden “Siyasette geleceği” yok dedirtmişti.

Çünkü siyasi arena için ürkek duruyor, beyefendi fazla naif tarzı bence handikap yaratıyordu.

Yanılmışım!

Biri bana o gün “Karşında oturan isim 4 yıl sonra CHP İzmir İl Başkanı” olacak dese “Hadi canım” derdim!

Açıkçası kendisi de o gün böyle bir şeye ihtimal vermezdi.

Genç Grup Sözcüsü Deniz Yücel’e,

Daha yolun başındaki bir siyasetçiye 6 yıl önce o gün “Siyasette hedefiniz nedir?” diye sordum…

“İz bırakmak” dedi.

8 Şubat 2020…

Deniz Yücel CHP İzmir’de 17 yıl sonra üst üste iki il kongresinde başkan seçilmeyi başaran ilk isim oldu.

2014’te siyasete atılıp 2020’de üstelik asırlık çınar CHP’de, üstelik ‘kalesi’ diye nitelendirilen İzmir’de ikinci kez il başkanı seçilen Yücel tartışmasız daha 6 yıllık siyasi geçmişinde partide iz bıraktı bile…

O gün söylediği hedefi daha 6 yıllık zaman dilimi içinde gerçekleştirdi.

Yücel iz bıraktı, bıraktı da kongrede aldığı oyla öyle bir iz bıraktı ki siyasi hayatı boyunca hep önüne konacak.

Yücel 650 delegenin olduğu tek adaylı kongrede salt çoğunluğun bile oyunu alamadı.

258 oyla il başkanı seçildi.

Nereden bakarsanız bakın hangi gerekçeyi ortaya koyarsanız koyun İstanbubul'daki tek adaylı kongrenin sonucuna da bakarsanız İzmir İl Kongresi'nde Yücel'in aldığı oy tam bir fiyasko!

Bu oy ‘dayatma aday’ tepkilerine uygun zemini yaratacaktır.

Bu oy Yücel’in Genel Merkez’deki prestijini sarsacaktır.

Bu oy örgüt içinde kendisinin hep sorgulanmasına neden olacaktır.

Bu oy Yücel’e yönelik değişim mesaisi verenlere haklılık payı yaratacaktır.

İşin özü Yücel’in siyaset hayatının daha 6. yılında bıraktığı iz…

Hep peşinden gelecektir!

***

Deniz Yücel cephesinde sürecin yıldız Milletvekili Ednan Arslan oldu. Süreç boyunca verdiği mesajlara ve kongre salonunda Yücel ve listesi için yaptığı mesaiyi görünce aklıma 2 yıl öncesi geldi.

2018’deki il kongresi sürecinde Aziz Kocaoğlu’nun başkan adayının Deniz Yücel olduğu ortaya çıktığı gün dönemim il başkan yardımcısı Ednan Arslan “Emek en yüce değerdir” diye sosyal medyadan manidar bir mesaj yayınlamış, Yücel’in partide emeği olmayan bir isim olduğuna gönderme yapmıştı.

Siyaset gerçekten çok ilginç… Nereden nereye diyor insan…

Arslan’a ‘emek’ göndermesi yaptığı Yücel için kongre maratonu ve finalde salonda ciddi bir emek harcamak nasip oldu!

***

Gelelim kazanana!

Israrla "İlçe kongreleri sonrası bir kazanan varsa CHP Genel Başkan Yardımcısı Tuncay Özkan ve ekibidir" diye yazmıştım.

Bu kazancın il kongresi listesine nasıl yansıyacağı merak konusuydu.

Kongrede seçilen il yönetimi ve kurultay delegeliklerinde ilçelerin etkisine bakınca Özkan ekibinin ağırlıkta olduğu ilçelerin olduğu net gözüküyor. 

İlçe kongreleri ve il kongresi sürecinin sonunda bir numaralı kazanan Özkan ve ekibidir!

Destekledikleri isim il başkanı seçilmiştir.

Listedeki etkileri ortadadır.

Süreç boyunca yarıştıkları ‘değişim’ cephesi süreçten kayıp çıkmıştır.

***

Sürecin kaybeden, yıpranan cephesinde yer alan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ise il kongresi sonucu ‘başkan’ ve liste olarak kağıt üstünde kaybederken bir taraftan kazanmayı da sağlamıştır. Bana bu tespiti yaptıran da Soyer’in Genel Başkana rağmen manevra yapmaması, salonda tüm olanlara rağmen uzlaşıdan vazgeçmemesi ve Yücel’in aldığı oy oranıyla Genel Merkez’de elde ettiği ‘haklılık’ kredisidir.