Sonucu merakla beklenen seçim bitmiş…
İzmir’de Büyükşehir’i almışsınız…
Aday çıkardığınız 28 ilçenin 24’ünde kazanmışınız...
1 ilçeyi de ittifak ortağınız almış.
Rakibiniz AK Parti; İzmir’in en uzak noktalarında sadece 4 ilçe kazanmış.
Rakipte moraller bozuk...
Büyük bir ihtimalle ciddi bir revizyon süreci yaşayacak.
Geçen 5 yıl da Büyükşehir’e yönelik 'eleştiri' siyaseti yapan Arif Uğurlu, Bülent Soylu, Adnan Yaşar Görmez gibi başkanlar yok!
AK Partili vekiller (Atilla Kaya-Yaşar Kırkpınar-Hamza Dağ) kendi ilçelerinde kaybetmiş.
Anlayacağınız CHP için;
İzmir’de matematiksel ve moral anlamında tablo güllük gülistanlık…
***
Ancak… Mesele bundan sonra başlıyor.
Erken bir seçim olmazsa ufuktaki seçim epey sonra!
İşte bu noktada CHP, İzmir’de yakaladığı havayı topyekün Türkiye’ye yaymaya mı çalışır,
Yoksa, o çok sevdiği parti içi rekabete,
İzmir’de 31 Mart’ta oluşan ‘rahat’ tablo nedeniyle
Daha mı fazla zaman ayırır?
Parti içi rekabeti daha mı sert yaşar?...
Parti içi kutuplaşma ne boyutta olur
Bunun cevabını 6 ay içinde görmeye başlayacağız…
***
31 Mart’ın İzmir’de CHP’ye getirdiği en önemli sonuçların başında parti içinde Kocaoğlu ve 'Kocaoğlu muhalifleri' diye uzun yıllardır var olan düzenin doğal olarak yok olması geliyor.
Kocaoğlu'nun koltuğa vedası ile parti içindeki bu iki kutuplu düzen 31 Mart'la birlikte geride kaldı.
Demek istediğim şudur ki: 31 Mart’la birlikte İzmir’de CHP açısından beyaz bir sayfa açıldı.
'Sayfayı kimler dolduracak, neler yazılacak?' Hep birlikte göreceğiz...
***
Her ne kadar geride kalan 10 yılda parti içi siyasette suya sabuna dokunmasa da Büyükşehir koltuğu ister istemez parti içi siyasete ucundan kıyısından çekebilir Tunç Soyer’i!
Tuncay Özkan’ın ileriye dönük hedeflerinin ortada durduğu,
Rıfat Nalbantoğlu’nun sahalara yeniden döndüğü,
Milletvekilleri Murat Bakan ve Mahir Polat’ın aday belirleme süreçlerindeki rollerini devam ettirmek isteyecekleri,
Parti içi siyasetten hiçbir zaman vazgeçmeyen Abdül Batur’un Narlıdere gibi küçük ilçeden 'İzmir’in kalbi’ne geldiği,
Parti içi rekabeti iliklerine kadar yaşayan Ali Engin’in belediye başkanı olduğu,
İl Başkanı Deniz Yücel’in rüşdünü ispatladığı, özgüvenini artdırdığı,
Son kongrede il başkan adayı olan Utku Gümrükçü’nün belediye başkanı unvanı aldığı, siyasetteki ustası Ali Rıza Koçer’in siyasi arenaya dönüş yaptığı,
Hüseyin Mutlu Akpınar, Tahir Şahin gibi isimlerin kenara çekilmeyeceği,
Alaattin Yüksel-Aziz Kocaoğlu ve onlara yakın isimlerin siyasi arenayı hemen terk etmeyecekleri,
Uğur Yıldırım, Çağrı Gruşçu, Cemalettin Alper, Kasım Akdağ gibi parti içi siyaseti seven ilçe başkanlarının olduğu,
Hatırı sayılır bir oranda Muharrem İnce’yi destekleyenlerin bulunduğu,
Ve aday belirleme sürecinde küskünlerin oluştuğu
Bir ortamda…
CHP’de 6 ay sonra düğmeye basılacak parti içi yarışın
31 Mart’ta oluşan ‘güllük gülistanlık’ bir tablo şeklinde olacağını beklemek biraz hayalcilik olur!
Üstelik Kocaoğlu sonrası yeni bir beyaz sayfa açılmışken…
Sayfada yer almak isteyen talipler fazlayken!
***
CHP İzmir’de yukarıda anlattığım tablonun dışında
Yeni 5 yılda kutuplaşmadan, konsensüs şeklinde, rekabet olacaksa da dozajında yaşarsa
Enerjisini parti içi değil Türkiye genelinde kullanmaya çalışırsa;
Biz de ‘Vay be; Demek ki yapabiliyorlarmış’ deriz!
Yok yukarıda anlattığım tablodaki gibi yeni sayfayı doldurmak için mürekkebin dozajı kaçarsa; CHP'liler sıkı durun sizi çok hareketli bir 5 yıl bekliyor!
Yazdır
Önceki sayfa
Sayfa başına git
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |
|
|||||
|