CHP’de yeni MYK belli oldu.

MYK’daki ‘gölge kabine’  ve gençleşme parti içinde heyecan yarattı.

Genel Başkan Özgür Özel’in adaylıklar için ‘anket’ ve ‘temayül yoklaması’ mesajları heyecanı daha da yükseltti.

Değişimin kurultayın ardından MYK’da devam etmesiyle  seçmen nezdinde CHP’de gerçekleşen değişime olan inanç daha da perçinlendi.

***

İzmir 4 isimle (Selin Sayek Böke, Gökçe Gökçen, Murat Bakan ve Deniz Yücel) uzun zamandır MYK’daki en güçlü temsiliyetine ulaştı.

Genel Başkan Özel, süreçte kendisine destek veren 3 İzmir Milletvekilini de MYK’ya almış.

MYK’da Murat Bakan ve Deniz Yücel’in aynı anda yer alması denge olarak hesaplanmasa da İzmir Örgütü’nde bir denge durumu oluşturdu.

Deniz Yücel’in 10 yılda geldiği nokta siyasette başarı hikayesi… 2014’te siyasi arenaya adım atan Yücel 10 yıla Büyükşehir sözcülüğü, 5 yıl il başkanlığı, milletvekilliği ve şimdi de parti sözcülüğü sığdırdı. Yücel’in bugün geldiği noktada kendisini Aziz Kocaoğlu’na il başkanı olarak öneren Yekta Varnalı ve Ali Engin’in payı büyük.

Murat Bakan’ın da uzun süredir ilgilendiği alanda aldığı görev CHP’nin olası iktidarında kendisini bakanlığa taşıyabilir.

Kurultay sonucu doğrultusunda adı Büyükşehir adaylığı için geçen Selin Sayek Böke’nin MYK'da genel sekreter olarak görev alması bu iddiayı ortadan kaldırdı.

 ***

Büyükşehir adaylığı demişken

Kurultay sonucu üzerinden Soyer’in adaylığını tartışmak, ‘aday gösterilmeyecek’ yorumu yapmak hem sığ hem de doğru zeminde yapılan bir tartışma değil.

Soyer İzmir’de CHP içinde en güçlü adaydır.

Süreçte değişimi altı en dolu gündeme getiren isimlerden biri olan Soyer’in kurultayda aldığı konum ve sonuç adaylık tartışmasının alevlenmesine,başka isimlerin de gündeme gelmesine neden oldu.

Genel Başkan Özel’in “Bize yakın diye kimseyi kayırmayacağız, mesafeli durdu diye cezalandırmayacağız” mesajı kurultay sonrasında bu noktada başlayan tartışmanın aslında önünü kesecek bir açıklama olsa da adaylık ilanına kadar tartışma ve spekülasyonlar sürer.

Kurultay sonucu doğrultusunda ismi Büyükşehir için gündeme gelen hiçbir ismin Büyükşehir adaylığı için anketlerde Soyer’in önünde veya yakınında çıkması zaten muhtemel değil.

Mevcut Büyükşehir Belediye Başkanı’nın popülaritesi diğer adayların çok çok önündedir. Bu da doğal bir durumdur zaten.

Soyer il kongresinde en yüksek oyu alan isim olarak da aslında örgütten yakın zamanda ‘vize’ almış durumda.

Avrupa Konseyi Bölgeler Meclisi Başkanlığı’nı 2,5 yıl boyunca yapacak olan Soyer’in bu görevi hem İzmir hem de Türkiye için oldukça değerli. Soyer partisi CHP’yi de uluslararası arenada temsil etme noktasında önemli bir makamda olacak.

Kent adına yapılan/yapılacak hizmetler için yurt dışından alınan uygun ve uzun vadeli kredilerde bu görevlerin ve dünyayla ilişkilerin payı büyük.

Soyer İzmir’in kabuğunu kırıp dünyaya açılmasında büyük pay sahibidir.

İzmir markalarının dünya vitrininde yer alması  için çabaları göz ardı edilemez.

Özelikle raylı sistemin büyümesinde Buca Metrosu, Narlıdere Metrosu, Çiğli Tramvayı gibi büyük projelerin hayata geçirilmesinde de bu kredilerin ve dünyadaki önemli finans kuruluşlarıyla kurulan ilişkilerin pay büyüktür.

Soyer pandemide önemli ve başarılı bir sınav verirken Kocaoğlu döneminde tarıma verilen desteğe, projelere level atlatmıştır.

Soyer’in kendi deyimiyle ‘Anlatması zor, görünmesi zor olsa da’ geride kalan 4,5 yılda altyapı sorunlarına büyük neşter vuruldu. Soyer zaten ilk dönem için alt yapıya ağırlık verildiğini söylerken 2. dönem için üst yapı mesajları veriyor.

Genel Başkan Özel’in CHP'nin sol, sosyal demokrat kimliği üzerinden süreçte verdiği mesajlarla Soyer’in verdiği mesajlar örtüşmektedir. Soyer parti politikaları ile uyum içinde yol alan bir isim.

Soyer’in yaptıkları ve yapamadıkları önümüzdeki süreçte masaya yatırılacaktır. Parti Genel Merkezi değerlendirmesini yapacak ve bir karar verecektir.

En başta dediğim gibi kurultayda alınan konum üzerinden yapılacak ve verilecek adaylık kararı doğru sonuçlar doğurmayacaktır. Bunun üzerinden yapılan tartışmada doğru değildir.