İzmir'in Tire ilçesi koruduğu tarihi dokusu ve yapıları zengin bir kültüre sahip. İşte Tire'ye yolunuz düştüğünde görmeden dönmemeniz gereken yerler listesi...
Necip Paşa Kütüphanesi
Tire Necip Paşa Kütüphanesi, 1827 yılında 2. Mahmut Dönemi devlet adamlarından Gürcü Mehmet Necip Paşa tarafından yaptırılmıştır. Yörenin en önemli kültür miraslarındandır. Necip Paşa Vakfı’na ait toplam 671 cilt kitap mevcuttur. Bunların tamamı onarım ve bakımı yapıldıktan sonra kırmızı deri mahfazalar içine alınarak vakfedilmiştir. Bu mahfazalar cilt sanatının eşsiz örneklerindendir. Üzerlerine kaplanan çeşitli ebru örnekleriyle cilt sanatıyla ilgilenenlerin hayranlığını çekmektedir.
Eski Yeni Hamam
Osmanlı klasik dönem yapılarından olan Eski Yeni Hamam, kent merkezindeki 20 tarihî hamam arasında, bugün çalışan tek hamamdır. Sadrazam Lütfü Paşa Vakfı’ndan olup 1876 yılında onarım görmüştür. Erkekler hamamının güney batı bölümünde büyükçe bir havuz bulunmaktadır. Işık yönünden, Tire’nin en sağlıklı hamamı olan mekanın 600 yıllık bir tarihi olduğu tahmin edilmektedir.
Hafsa Hatun Çeşmesi
Yapım tarihini belirten bir kaynağa rastlanmamış olmasına karşın Hafsa Hatun Çeşmesi’nin Hafsa Hatun tarafından yaptırıldığı söylenmektedir. Yapı üslubundan 17. yüzyılda yapıldığı sanılmaktadır. Çeşmenin yalak taşı Helenistik Dönem’e ait bir lahittir.
Yoğurtluoğlu Külliyesi
Yoğurtluoğlu Külliyesi ya da Yavukluoğlu Cami, 15. yüzyılda inşa edilmiştir. Tire’nin güney kesiminde yer alan caminin doğu bitişiğinde muvakkithane; doğu ve batısında medrese odaları; kuzeyinde ise dar merdivenle ulaşılan içi boş bir rasathane buunmaktadır. Yoğurtluoğlu Külliyesi, 2005 yılında gerçekleştirilen restorasyonun ardından ibadet merkezi olarak tekrar kullanıma açılmıştır.
Camiler
Doğal ve tarihî dokunun özenle korunduğu Tire’deki hemen hemen her sokakta, ziyaretçilerin uğradığı tarihî bir cami bulunmaktadır. Osmanlı Dönemi’nden kalma ibadet merkezleri arasında Ulu Cami, Gucur Cami, Tahtakale Cami, Yahşibey Cami (Yeşil İmaret), Karakadı Mecdettin Cami, Kara Hasan Cami, Yeni Cami, Mehmet Bey Cami, Paşa Cami, Molla Arap Cami, Hafsa Hatun Cami ve Yalınayak Cami yer alır.
İzmir Tire Müzesi
Adres: Samizade Meydanı No:10, Tire
Ziyaret saatleri: 08.30-12.30/13.30-17.30
Pazartesi günleri ziyarete kapalıdır.
İzmir Tire Müzesi, bir arkeoloji ve etnografya müzesidir. 1935 yılında kurulmuştur.
Müzenin değerli eserleri arasında, Osmanlı İmparatorluğu zamanında Tire Darphanesi’nde basılan gümüş paralar (mangır) bulunmaktadır. Özellikle nakışlı mangırlar, Osmanlı Dönemi paraları içinde oldukça değerli kabul edilenler arasındadır. Dünyanın saygın koleksiyonlarında, Tire darplı paraların önemli bir yeri vardır.
Müzede taşınır kültür varlıkları arkeoloji ve etnografya salonlarında görülebilir. Arkeoloji salonunda MÖ 3.500 ile MS 1.100 yıllarına ait heykeller, mezar stelleri, mermer masa ayakları, mermer ve pişmiş toprak lahitler, cam eserler, pişmiş toprak yağ kandilleri, kronolojik sıra ile sikkeler, bronz yağ kandilleri, elektron ve gümüş sikkeler ile pişmiş toprak heykelcik parçaları ile çocuk heykelleri sergilenmektedir.
Etnografya salonunda ise el yazması Kur’an-ı Kerimler, yazı takımları, erkek ve kadın ceketleri, karyola örtüleri (iplik ve sim işli), çeyiz sandıkları, nalınlar, hamam ve şifa tasları, gümüş kadın ziynet eşyaları, Avrupa kökenli olup Osmanlı Dönemi’nde kullanılan seramikler, çeşitli dönem savaş aletleri, derviş ve zaviye eşyaları, Çanakkale seramikleri, tablolar, halılar, kilimler ve vitray pencereler sergilenmektedir.
Keşfe Devam Edin
Kayıstiros kaya mezarları, Kutu Han, Abdüsselam (Ali Efe) Hanı, Yeni (Mathius) Han, Kurşunluhan (Bakırhan), Çanakçı Mescidi, Ali Han Mescidi, Kurt ve Doğancıyan Zaviyesi, Tahtakale Çarşısı, Şemsi Mescid ve Ayazma, Eski Yeni Hamam, İbn-i Melek ve Süleyman Şah Türbesi, Ali Baba Tekkesi, Balım Sultan Türbesi, Buğday Dede Mescidi, Sire (Sır) Hatunlar Mescidi, Alamadan Dede Türbesi, Tahtakale Hamamı, Theos Mozolesi, Yalınayak Hamamı, Batı Anadolu’nun zenginliğini bünyesinde barındıran Tire’deki önemli yapılardandır.
Şemsi Mescid ve Ayazma, dinler arası hoşgörünün Ege topraklarındaki simgesi sayılır. Yüzyıllar önce yapının, kervanların su ihtiyacını karşılayan soğuk su anlamına gelen ayazma adlı alt katı kilise olarak, üst katı ise cami olarak kullanılmıştır. Günümüzde yapının üst katı restore edilmiş, alt katı ise henüz herhangi bir yenilemeye tabi tutulmamıştır.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |