GERÇEKİZMİR - Tarihi Kemeraltı Esnaf Derneği Başkanı Semih Girgin, pandemiyle mücadelede tedbir amaçlı olarak düğünlere gelen kısıtlamaların sektöre darbe vurduğunu söyledi. Bilim Kurulu tarafından alınan kararların sokağa yansımasının iyi değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Başkan Girgin, çarşı esnafının durumuyla ilgili de bilgi verdi.
Sadece İzmir’in değil Ege Bölgesi’ndeki diğer illerin de düğün mevsiminde uğrak adreslerinden olan Kemeraltı’nda, işletme sahiplerinin zor bir süreçten geçtiğini vurgulayan Girgin eleştirilerde bulundu.
KARAR TEPKİ
Girgin, “Bilim Kurulu’nu değiştirmek lazım… O kurulun içinde sokaktaki insanın olması lazım. Esnaf, işçi, çiftçi, sanayici, halkın esası olacakların yer alması lazım. Aldıkları kararın sokağa nasıl yansıyacağını bilmeleri lazım. Düğünlere zamanında izin verdiler. Hiç denetlemediler. Oranın artacağı zaten belliydi. Herkes her yere gitti. Düğün sektörüyle ilgili çok bileşen var. O kadar çok yan sektörleri besliyor ki. Zaten 3 aydan beri hayat durmuştu. Hiç altyapısı yapılmadan düğünleri kapattılar. Jandarmanın olduğu yerde bir köy düğünün 10 kişiyle olacağına inanıyor musunuz? Düğün salonlarına zamanında niye kolluk kuvveti dikmediniz? Ne ceza yazıldı ne denetleme yapıldı? İnsanlar gezdi geldi. Sormak istiyorum; bu dönemde maskesiz dolaştığı için kaç kişi işlem gördü? Hiçbir şey yapmadılar” dedi.
VERYANSIN ETMEYELİM DE NE YAPALIM!
Girgin, “Şimdi de, ‘ben düğünleri kapattım’ dediler. Biz Kemeraltı’ndan sorumluyuz. Dibe vuruş oldu. Gelinlik, bindallı alanlar hep iadelere başladı düğünler iptal olduğu için. ‘Bugünden itibaren 1 ay içinde kapatacağım, herkes tedbirini alsın’ dersin. Birden karar aldılar. 3 ay önce ötelenen vergiler, sigortalar bu ay ödenecek. Esnaf hem bugünü hem dünü ödeyecek. Nasıl ödeyecek? Kirasını nasıl ödeyecek? Ucuz kredi dediniz, nasıl ödeyecek? İşçi çıkarmayın diyorlar, nasıl çıkarmasın! Bilim Kurulu’nun ismi değiştirilsin. İçinde halktan insan olsun. Sadece sağlık koşulları açısından değil sosyoekonomik sorunlar da var. İlk çıktığında kimse ne yapacağını bilemiyordu. Ama artık aylar geçti, yapacağınız hamlenin ne doğuracağını bilmeniz lazım. Devlet memurları, bankacılar evine çekiliyor, olan yine sokaktaki esnafa oluyor. Veryansın etmeyelim de ne yapalım!” diye konuştu.
BİLİM KURULU, HAYAT KURULU OLABİLİR
Girgin ayrıca, “Bunun partiyle alakası yok. Kimse iş yapamıyor, kimse ödeyemeyecek. Biz tekrar evlere çekilmemizi istemiyoruz ama önlem alınacaksa sert bir şekilde alınsın. Maskesi olmayanı Kemeraltı’na almayalım maskesi olmayanı dükkana almayalım. Devletin gücünü elinde tutanlar ‘kardeşim maskeni tak’ diyemiyor. Pandemi olsun da evde oturalım diye bekleyen bir kitle var. Ben dükkanımı açamadığımda çalışanıma maaş veremiyorum. Bilim Kurulu, Hayat Kurulu olabilir. Ameliyatta doktor karar verir, o kişi de kabul ediyorum ya da etmiyorum diyor. Bir sürü yan etkenler hesaplanıyor, masaya yatırılıyor. Sonuçları böyle olur deniyor. Burada da kararları alınırken bunların sonuçları var. akademisyen olarak oranlar yükseldi diyorsun bir karar veriyorsun, sunuyorsun onlar da senin kararına göre yol alıyor. Orada yaşamın içinden insanlar olması önemli. Biz de bunu talep ederiz. Halk içinden bir iki kişi olsun. Bu sadece masa başındaki insanların göreceği bir iş değil ki. Oda başkanları da bir şey yapmıyor. Herkes sessiz sedasız bekliyor. Onlar da sokakları dolaşsın. Biz her gün sokaktayız. Oturmasınlar masalarında” dedi.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |
|
|||||
|