Efe Can TAN/GERÇEKİZMİR – İzmir’de 30 Ekim 2020’de meydana gelen büyük depremde zarar gördükten sonra yıkımına karar verilen İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Konak Meydanı’ndaki hizmet binasının yerine inşa edilecek anıt yapı projesinde önemli bir gelişme yaşandı.
Anıt yapı için yapılan fikir projesi yarışması sonuçlandı.
Resmi Gazete’de yayımlanan sonuca göre ‘Bir Uygarlık Odağı Olarak Başkanlık ve Şehir Meclisleri Fikir Projesi’ yarışmasını jürinin oy birliğiyle Müellif Mimar Selim Atak öncülüğünde çalışma yürüten atölyemekan ekibi kazandı. Ekipte İç Mimar Rahmi Hızarcıoğlu, Peyzaj Mimarı Doğu Ayan ve Mimar Cansen Molva yer alıyor.
JÜRİ’NİN PROJE RAPORU: OY BİRLİĞİ İLE BİRİNCİ!
Jürinin proje hakkındaki raporu ise şöyle şekillendi: “Anıt örtü” altında kalan parçalı bileşik zemin yapıları ve bu örtünün içinden yükselen üç büyük ayrık kütle ile belirlenen bütünleşik bir kompozisyona sahip olan yerleşke bulunduğu yere bütünüyle çok iyi tutunuyor. Bu tutunma fiziksel olduğu kadar zihinsel olarak da çok güçlü bir etkiye sahip. Parçalı zemin yapıları ve aralarındaki geçiş mekânlarıyla “açık hava galerisi”ne dönüşen zemin, örtüdeki kertikler ve deliklerle sağlanan denetlenmiş gün ışığıyla güçlü ama sakin bir dramatik etkiye de sahip. Çukur bahçelerle oluşturulan yalıtılmış mekânlar doğal havalandırma ve gün ışığını kullanma imkânlarının yanı sıra dramatik etkinin arttırılması için de önemli bir katkı sağlıyor. Başkanlık, meclis ve HİM ofislerinin ayrık kütleleri içerdikleri işlevleri güçlü ve okunaklı bir biçimde temsil etme niteliğine sahip. Bu temsil niteliği yakın çevresiyle içinde bulunduğu meydan, biraz daha geniş anlamda İzmir ve daha da geniş anlamda Ege mimarlığıyla kurduğu ilişkilerle daha da güçleniyor. Antikitenin, Levanten üslûbun ve Milli Mimari etkilerinin soyut bir kolaj etkisiyle bir arada kullanıldığı yapı bu sayede eklektik sayılabilecek bir etkiyi başarıyla bütüncül bir anıtsal senteze dönüştürebiliyor. Parçalı yapının getirdiği bir kolaylıkla sonraki aşamalarda olumlu yönde geliştirilebileceğini düşündüğümüz öneri için yapıya ilişkin en önemli tavsiyemiz -8.96 kotuna kadar indirilmiş olan bodrum katın en çok -4.50 kotuna kadar indirilmesi yönünde olacaktır. Çevreye ilişkin önemli önerimiz ise ötelenmiş alt yol çıkışının -bu proje için elzem olmadığını ve inşa zorluğunu düşünerek- yapılmaması yönündedir. Bu bölgede araç trafiğini çoğaltmamak için kapalı otoparkı zorunlu olduğu kadarıyla yapmayı ve iç bağlantıları da bu çerçevede ele almayı doğru buluyoruz. HİM ofisleri kütlesinin genişletilerek yüksekliğinin azaltılmasının da olumlu katkısı olacağını düşünüyoruz. Bunlar ve sonradan ortaya çıkabilecek konulardaki tavsiyelerle geliştirilebilir olduğunu düşündüğümüz proje, çevresinden etkilenme ve çevresini etkileme bağlamında meydanla kurduğu güçlü ilişkisi, tanıdıklık hissiyle sağladığı davetkâr açıklığının yanı sıra başkanlık ve meclisi ayrı ayrı temsil etmekteki başarısıyla da oybirliğiyle 1.Ödüle lâyık bulunmuştur.
Öte yandan Arkitera isimli sitede yeni meclis binasının detayları da yer aldı.
Atölyemekan’ın anıt yapıyı tasarlama öyküsü ve projenin detayları adım adım şöyle aktarıldı:
Proje Alanı
Alanımıza geldiğimizde ise aldığımız ilk karar zemin düzleminin tamamı ile halka bırakılması ve geliştirilen projenin Konak Meydanı’nın bir parçası olarak kullanılmasıdır.
Meydanı bir bütün olarak incelediğimizde, yeşil alan ve saat kulesi çevresinde bulunan açık alanı, meydanın kullanımını rahatlatacak yarı açık alanlar ekleyerek çeşitlendirebileceğimizi öngördük. Bu doğrultuda proje alanını, tamamı kullanılabilir mimari bir anıt örtü olarak tasarlamaya karar verdik.
Yeni Meclis
Önerilen örtünün ve proje alanının merkezinde kalacak silindirik bir ışık kutusu olarak planladık. Projenin merkezini oluşturacak meclis hacminin, halk tarafından kolay erişilir tasarımı ile temsil edilenin denetleyici olarak katılımını teşvik etmesini amaçladık.
Anıt Örtü
Kenti proje alanını merkeze alarak incelemeye başladığımızda Yeşiltepe, Kadifekale gibi yakın mahallelerde gördüğümüz düzensizliğin şehrin birçok mahallesinde, plan üzerinde düzenli gözükse de, sokak düzleminde devam ettiğini görüyoruz.
Bu düzensizliği yaratan mimari elemanları en basit geo-metrik formuna indirgeyerek proje alanında önereceğimiz anıt örtü için bir kalıp oluşturduk ve bu düzensizliği oluşturduğumuz ortogonal grid içerisinde hayal ettiğimiz “çarpık estetiğine” ulaştırmaya çalıştık.
Sonuç olarak önerimizi kamusal, anıt ve kurumsal olacak şekilde üç katmanın birleşimiyle oluşturduk.
Zemin düzleminde açık kamusal alan, çok amaçlı salon ve fuayesi, HİM ofisleri girişi, satış birimi ve meclis seyirci terasını tasarladık. Örtüyü kamusal alanın üzerini kaplayan ikinci katman olarak düşündük. Kurumsal hacimleri zemin kotunun üzerinde başkanlık birimi ve altında meclis birimi kalacak şekilde düzenledik.
Açık sergi alanı
Önerdiğimiz anıt örtünün taşıyıcı ayaklarını farklı ortamlarda üretilmiş eserlerin sergilenebileceği üniteler olarak düşündük. Böylelikle kamuya bıraktığımız zemin kat düzlemini dinamik bir açık hava galerisine dönüştürmeyi hedefledik.
Meclis Salonu
Meclis hacminin tek ve bütüncül bir mekan olarak algılanması amacı ile mekanı basit bir geometrik form olarak tasarladık.
Seyirci terasını meclisin aktif olduğu günlerde zemin düzleminin meclis içerisine doğru genişleyen bir uzantısı olarak planladık. Temsilci girişinin daha yoğun kullanılacağını göz önünde bulundurarak ayrı bir kontrollü giriş önerdik.
Otopark
Otopark girişini yer altına alınmasını önerdiğimiz Sahil Bulvarı’ndan planladık. Varolan yolları gidiş geliş tek şerit ve sadece toplu taşıma ve görevli araçların kullanımına özel olacak şekilde yeniden düzenledik.
2. AŞAMA
Meydan – Boşluk
İlk olarak zemin düzlemini kamu kullanımına bıraktığımız önerimizi, bulunduğu alanı tanımlamak yerine, boşluğun pekişmiş bir parçası olacak şekilde zenginleştirmeye başladık. Bu doğrultuda, tasarladığımız anıt örtünün taşıyıcı ayaklarını kullanarak planladığımız açık hava galerisini, çevre peyzajında saat kulesinin merkezinde kaldığı zemin kaplamasına kadar devam ettirdik. Böylelikle yeni meclis ve saat kulesi arasında tanımsız bir tampon alan oluşmasını engellemek istedik.
Halil Rıfat Paşa Caddesi ve Mücibur Rahman Sokak arasında kalan bölgeyi birlikte düşünerek, tasarladığımız kentsel donatıları seçtiğimiz alanlara uygun hale getirerek yerleştirdik. Yeni kent mobilyalarını varolanı en az etkilemek amacı ile park ve meydan içerisinde 3 noktada planladık.
Sahil Bulvarı
İlk aşamada önerdiğimiz, Sahil Bulvarı üzerinde bulunan üst geçitin genişletilmesi fikrini koruduk. Sahil şeridinde bulunan yeşil alanın yoğun olarak kullanıldığını fakat herhangi bir grup tarafından sahiplenilmediğini göz önünde bulundurarak, bu bölgeyi benimseyerek dolaylı yoldan daha düzenli kalmasını sağlayacak yeni bir kullanıcı grubunu dahil etmek istedik. Bu amaçla yolun izdüşümü üzerinde kalacak şekilde lineer bir bisiklet – kaykay parkı planladık.
Zemin kotunda sadece resmi araç ve toplu taşıma araçlarının kullanımına tahsis edilmiş bir şerit ekledik. Tramvay hattının ise karşı şerit olarak aynı şekilde resmi araç ve toplu taşıma araçlarının kullanımına açılmasını önerdik. Böylelikle Mucibur Rahman Sokak’ın kuzey ve güney yönünden erişilebilir olmasını hedefledik.
Kapalı Otopark
Cumhuriyet Bulvarı üzerinde bulunan park halindeki araçların ve proje alanı çevresindeki resmi binaların yoğunluğunu göz önünde bulundurarak, diğer kurumların uygun görmesi halinde geliştirilebilecek bir kapalı otopark önerdik. Bu öneri doğrultusunda Mucibur Rahman Sokak üzerinden ulaşılacak dairesel bir rampa planladık. Belediye kullanımında kalacak kısmın proje alanı içerisinde, meclis girişine direkt erişimi olacak şekilde tasarladık.
Proje alanı çevresine yapılan etki
Halil Rıfat Paşa Caddesi ve Saat Kulesi arasında bulunan aksta kullanıcıların yeşille olan ilişkisini arttırmak amacıyla yeşil alana uzanan mobilyalarımızın yerleştiği bir ek yaptık.
Konak Meydanı yeni Meclis’in mimari kurgusu ile birlikte günün her saati kullanılabilecek bir kent meydanı haline gelecektir. Bu kullanım ile birlikte artacak duraklama-bekleme-dinlenme ihtiyacını önerilen kent mobilyaları ile karşılamayı planladık. Projenin farklı noktalarına eklediğimiz mobilyaları üretiminde ergonomik standartlara göre şekillendirilmiş traverten taş bloklar kullanılmasını uygun gördük.
Anıt örtü çevresinde yapılan peyzaj ile eskiden geçirgen olmayan peyzaj karakteri yerine daha geçirgen bir peyzaj tasarımı düşündük. Anıt örtünün doluluk boşlukla hissedilen mimari dilinin, peyzajda küçük kent bahçelerine dönüşen zemin boşluklarında oluşan bahçelerle devam etmesini sağladık.
Aydınlatma
Tasarladığımız anıt örtünün altında mekanın kullanımına göre değişen iki farklı tür aydınlatma kullandık. Örtünün taşıyıcı ayaklarında planladığımız sergi ünitelerinin ve çevresinin homojen aydınlanması için gergi tavan benzeri yüzey aydınlatması tercih ettik. Girişler ve İlk Kurşun Anıtı gibi özellikli mekanları vurgulamak için ise projeye özel farklı kombinasyonlar oluşturarak kullanılabilen bir aydınlatma elemanı tasarladık.
Meclis
Zemin kotunda bulunan seyirci bölümünün kat yüksekliğini anıt örtü ile eşitledik ve dairesel planını kare şeklinde, anıt örtünün parçası olarak algılanacak bir kaide olarak organize ettik. Bu değişiklik ile meclisin üzerine oturan cam yüzeyi kısalttık ve bu yolla içeriye düşen güneş ışığını kısıtladık. Taşıyıcı olarak betonarme perde duvarlar kullandık ve seyirci balkonunu 3.30 metrelik bir konsol olarak tasarladık. Meclisin üzerinde kalan silindirik cam kutuyu betonarme taşıyıcıya oturacak 1.20 metre genişliğinde iki tarafı u kesitli camla çevrilmiş çelik strüktür bir zarf olarak düşündük.
İnce uzun bir dikdörtgen prizma olarak tasarladığımız meclis fuayesi hacminin, meclis girişine gelen kısmında oluşturduğumuz galeri boşluğu ile parti grup odalarının bulunduğu 2. bodrum kat ile bağlantısını sağladık. 1. bodrum katta bulunan iç bahçeye bakan, batı yönüne açtığımız geniş cam yüzeyler ile mekanların havalandırılması ve aydınlatılmasını planladık.
Belediye Başkanlığı ve HİM ofisleri
Belediye Başkanlığı ve HİM ofislerinin bulunduğu binaların cephelerini meclisi yansıtacak şekilde tasarladık. Bu şekilde proje alanı içerisinde ışık kutusu olarak tasarladığımız meclisin etkisini arttırmak istedik. Bu doğrultuda hacimlerin meclise bakan cephelerinde olabildiğince az açıklık kullandık. Belediye Başkanlığı’nın ilk katında yer alan ortak çalışma alanının aydınlatmasını çatı penceresi ile sağladık.
Meclise bakan doğu cephesi tamamı ile sağır olan Belediye Başkanlığının batı cephesinin tamamını saydam yaptık. Gün ışığının içeriye kontrollü olarak alınması amacı ile batı cephesinde 2. kat döşemesini 0.50 metre içeri çekerek bütün cephe boyunca güneş kırıcılar yerleştirdik.
Zemin Kaplaması
Halkın kullanımına bıraktığımız zemin katta tasarladığımız binaları içine alacak tekil ve tekrar eden bir zemin kaplaması düşündük. Binaların içerisinde kalan kamusal alanlarda da devam eden zemin kaplamasının bölücülerin oluşturduğu limitleri yumuşatmasını ve uzandığı her mekanın erişilebilir olduğunu vurgulamasını hedefledik.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |