'İl başkanı örgütünden çekinmez... Ankara'ya gitmek bana soğuk gelen bir fikir'

GERÇEKİZMİR- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, Ege TV’de Politika Durağı programında gazeteciler Onur Çakır ve Sercan Avcı’nın konuğu oldu.

"YENİ TÜZÜK MESAJLARI: DAHA KATILIMCI, DAHA ÖZGÜRLÜKÇÜ"
CHP’nin yeni tüzüğü, tüzük kurultayı ve ön seçim özelindeki sorulara yanıt veren Aslanoğlu şunları söyledi;

“ Tabi ki tüzükte yapılacak her şey hem İzmir’de hem Artvin’de uygulanabilir olmalıydı. Hem Adıyaman’da hem Tekirdağ’da uygulanabilmeli. Parti tüzüğümüz o homojenlikte değildi. Yeni tüzük bir önceki tüzükten daha demokratik, daha katılımcı, daha özgürlükçüdür. Ama gidecek yol var mıdır, tabi ki vardır.

"TÜZÜK AÇIK, GENEL MERKEZ SIRANIN TAMAMINA UYMAK ZORUNDA"
Tüzük komisyonunda bulunma sebebim İzmir il örgütünün görüşlerini aktarabilmekti. Ön seçimde yüzde 15 önerisini seçim bölgesine indirgedik. Bu bizim İzmir’in önerisiydi. Seçim bölgesindeki 14 milletvekilinin yüzde 15’i, bugün de yaklaşık 2’ye tekabül ediyor. Birinci bölgede 2, 2’nci bölgede 2 olmak üzere... 4 milletvekili genel merkez tarafından belirlenebilir. 28 milletvekilinden 24 tanesi ön seçimden çıkmak zorundadır. Genel merkezin belirleyeceği 4 tanenin 3’te 1’i kadın, genç olmak zorundadır. 3’te 1’ini örgüt söylemek zorundadır. Sadece 3’te 1’i mevcut milletvekilleri tarafından kullanılabilir. Bir diğer tartışma ‘Ya genel merkez kurala uymazsa’ diye. Tüzük çok açık. Örgüt denetimdeki ön seçimde genel merkez bu sıranın tamamına uymak zorundadır. 14 tanenin 2 tanesini genel başkan kullanmak isterse onlar için de ‘listeyi dengelemek’ için yapacağı şeyler olacak.

"KENTİN İTİRAZI VARDI"
Uzun yılardır çok değerli ablalarımızı, ağabeylerimizi İzmir’den milletvekili yaptık. Türkiye’nin çeşitli yerlerinden genel merkez belirledi. Deniz Bey zamanında da böyleydi. Kemal Bey zamanında da böyleydi. Ama kentin buna ilişkin bir itirazı var, bunu da görüyor olmamız lazım. İzmirliler bizim partimize çok büyük destek verdiler. O yüzden CHP’nin İzmirlilere bir gönül borcu olduğunu düşüyorum.”

"İL BAŞKANI ÖRGÜTÜNDEN ÇEKİNMEZ…MİLLETVEKİLİ OLMAK BANA HEP SOĞUK GELEN BİR FİKİR!"
“Ön seçime girer misiniz?” ve “Milletvekilliği düşünüyor musunuz?” sorularına yanıt veren Aslanoğlu, “ Milletvekilliği konusunda daha önce çokça görüşümü paylaştım. Örgütte olan herkesin ön seçime girmesi gerektiğini düşünüyorum. İzmir İl Başkanı kendi örgütünden çekinip, başka bir yere gitmez ki. Önümüzdeki yıllarda nerede olurum bilmiyorum. Bunların hiçbirini çok hayal etmiyorum. Samimi cevaplar veriyorum. İl başkanı olmak 2-3 yıl öne aklımın ucundan geçmezdi. Çocukluk hayali olarak olarak yastığa başımı koyduğumda bir ilçe belediyesinde, belediye başkanı hayali kuruyordum. Açıkçası milletvekili olmak, Ankara’ya gitmek, İzmir dışında bir şey olmak, İzmir dışına gitmek bana hep soğuk gelen bir fikir. Milletvekilliği çok ulvi bir görev... Çok önemli bir görev... Ancak doğduğundan bu yana İzmir’den ayrılmamış bir adam olarak, İzmir’den ayrılma fikri bana hiç cazip gelmiyor” ifadelerini kullandı.

"BİR İL BAŞKANI NE YAPMALI? PARTİYİ BİR ARADA TUTMANIN YOLUNU BULMALI
Kadın ve gençlik kolları kongre sürecine il başkanı olarak müdahil olmamasına dikkat çekilen Aslanoğlu, “Müdahalenin kendi içerisinde diğer partilileri de kırdığını düşünüyorum. Tabi ki herkesin fikri olur ama her seçimde böyle bir takım tutar gibi olmaz… Kadın kollunda bir arkadaşımızın eğer başkan olmasını istiyorsam  bunun diğer arkadaşlarımızı kıracağını düşünüyorum. Gençlik kollarında da böyle…  Bir il başkanı ne yapmalı; çok çalışmalı, bütün partiyi bir arada tutmanın yolunu bulmalı. İl örgütünün üyesi yoktur, ilçelerin vardır. Bir ilçe başkanı vardır o koordinasyonu sağlayacak. Bazen herkesi bir arada toplamak istiyorum bana ‘senin başka işin yok mu’ diyorlar. Ben de aslında benim işim tam da bu diyorum. Gençlik kolları için de böyle düşünüyorum” dedi.

"İSTİFA ET DİYENLER OLDU"
Partide genel başkan değişimi yaşanan kurultay sonrası  hakkında uzun süre gündemde yer alan ‘görevden alınacak’ ve ‘istifa edecek’ iddialarının hatırlatılması üzerine Aslanoğlu şunları söyledi;
“’Görevden alınacak’ iddiasının yanında bir de ‘istifa etmelisin’ diyenler oldu. Onlara ‘arkadaşlar seçim döneminde bir il başkanı bütün örgütü bırakıp, bir kaosa neden olup, yeni yapılanma için zaman kaybettirmesi olur mu? Bizim seçim için kayıp süremiz mümkün değil. O yüzden bir an önce sahaya çıkmalıyız’ dedim. Belki de özel sektörden gelmenin avantajları da oldu. Onlardan biri de kadın ve gençlik kollarında sorduğunuz soru oldu. Birlikte sevdiklerinizle ve sevmediklerinizle uyum içerisinde çalışabilmek. Ondan önce atandığımda ilçe başkanı ve belediye başkanlarıyla çalıştım. Onlarla ilgili siz hiç ağzımdan kötü bir cümle duymadınız. Yenileri geldi. İlçe seçimlerini tamamladık.

"ARKADAŞIN SANA TOP VERMİYORSA KOŞMAYA DEVAM ET"
Görevden alınmaya ilgili şunları söyleyeyim. Bugün de görevden alınsam, yarın da alınsam kendimi buna göre değerli ya da değersiz olarak belirlemiyorum. İl başkanı olduğum için değerliyim demiyorum. Çok iddialı bir söz söylemiştim. Ben gelmeden önce de bu kentte Şenol Aslanoğlu idim. İl başkanı olmadan önce de bu kentte birçok görev yaptım. Bugün bu görevdeyim, yarın kenarda olacağım. Partinin içinde ya da dışında… Tek yöntem vardır, kendi bildiğin yöntem varsa onu yap. Futbol oynarken, arkadaşın sana top vermiyorsa da koşmana devam et. Ben partinin bir vicdanı olduğunu, parti için emek koyanı gördüğünü düşünüyorum.   

"ANLIK DUYGULARLA HAREKET ETMEK DOĞRU DEĞİL"
İstifa et diyenler, parti içerisinde önemli görevlerde bulunanlar da vardı sadece üye olanlar da söyledi. O günkü gönül kırgınlıklarıyla söylendi. Siyasette anlık duygularınızla hareket etmek doğru değil.”

"GENEL BAŞKAN’LA ARASINDAKİ KURULTAY SONRASI GEÇEN DİYALOĞU ANLATTI"
Özgür Özel’le arasında kurultay sonrası geçen bir diyaloğu paylaşan Aslanoğlu şunları söyledi;
 “ Kurultaydan hemen sonra genel merkeze gittiğimde Genel Başkanımıza ‘ben uyumlu çalışamayacaksam sizinle, partinin önünü tıkamak istemem. Partinin daha verimli çalışmasını isterim’ dedim. İstifa edebileceğimi söyledim. Kendisi de ‘ben uyumlu çalışırım, sen uyumlu çalışır mısın’ dedi. Ben de kendisine, dünyanın en uyumlu adamlarından bir tanesiyim. Hiç problem olmaz dedim.”

"TESPİT ETSEM DE TV’DE SÖYLEMEM"
Aslanoğlu, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın İzmir’in 2 MYK Üyesi Deniz Yücel ve Murat Bakan için söylediği ‘kent gündemiyle ilgili sessiz ve uzak duruyorlar’ eleştirisine katılıp katılmadığıyla ilgili soruya,“ Böyle şeyleri tespit etsem de televizyon programlarında söylemem. Böyle aksamalar varsa ben kendi üzerime düşen payı esas alırım. Benim yapmam gerekenler vardır. Benim koordinasyonda elimden gelenin fazlasını yapmaya çalışırım” yanıtını verdi.

"HER BİRİMİZ CHP ADINA AÇIKLAMA YAPARSAK KAOS OLUR"
Önceki dönem Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in ‘Körfez ve Basmane Çukuru’ özelinde Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ı da eleştiren açıklamalarıyla ilgili Aslanoğlu şunları söyledi;
“Görev yapmış ağabeylerimizin tamamı çok değerlidir. Kapalı toplantılarda bir araya gelinmelidir. Onların tecrübelerinden yararlanmalıdır. Onlardan ağzından kendi kulaklarımızdan dinlemenin çok kıymetli olduğunu düşünüyorum. Ama onun dışında her birimiz CHP adına büyükşehir ile ilgili açıklama yaparsak, bunun toplum içerisinde bir kaos yaratacağını düşünüyorum. Benim de İzmir Büyükşehir Belediyesi ile ilişkin farklı önerim varsa il başkanı olarak bana yakışmaz basın önünde bunları söylemem. Çünkü bu görevi parti bana da vermiyor.

“KAVGALI EV DEĞİLİZ”
“CHP körfez konusunda kavgalı eve benziyor” değerlendirmesine katılmadığını ifade eden Aslanoğlu, “ Yok, kavgalı ev değiliz. Bizim sadece reytingimiz yüksek. Diğer partilerdeki olanı bitine bütün İzmirliler gibi biz de görüp, duyuyoruz. Ama reyting yüksek olunca askeri adımlarda olduğu gibi bir aksama olduğunda böyle oluyor” dedi.

"GRUP TOPLANTILARINA GEÇMİŞ DÖNEMDE DE GİDİYORDUM"
Aslanoğlu, son dönemde grup toplantılarına katılmasıyla ilgili olarak “İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi CHP Grup Başkanvekili Levent Yıldır’la aranızda bir sorun mu var?” sorusuna şu yanıtı verdi;
“Yanılan en önemli konularda bir tanesi de bu. Geçmiş dönemde var olan ve şuanda da devam eden bir işleyişimiz var. Bu dönemki işleyişimize yeni başladık. Herkes hatırlamayabilir ama ben düzenli olarak grup toplantılarına katılırdım. Her ayın birinci toplantısına muhakkak katılırdım. Bunu unuttuk. Çünkü yerel seçim, tüzük vb. konular nedeniyle tamamına gidemedim. Çok hareketli zamanlar yaşadık. Grubun başkanı il başkanıdır. Bu tartışılma konusu yok ki! Asıl gitme sebebim; grubumuz çok değişti. O değişim nedeniyle gurubun CHP’nin oyun sitiline alışmasını istiyorum. Yoksa memnuniyetsizlikle ilgili değil.”