''Tunç Başkan ile aramıza cihanı harp olsa hiç kimse giremez''

GERÇEKİZMİR - Selçuk Belediye Başkanı Cumhuriyet Halk Partili (CHP) Filiz Ceritoğlu Sengel, gazeteciler Sercan Avcı ve Mehmet İşler’in sorularını yanıtladı.

Başkan Sengel, geride kalan 2 yıl, pandemi süreci, ‘Efes Selçuk’ hamlesi, belediyenin mali durumu,   Genel Merkez’e de taşınan Roma Köyü krizi, Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile arasında sorun olduğu iddiası, devam eden projeler ve parti içi yarış özelinde önemli açıklamalar yaptı.

“BELEDİYEYE TAKIM ÇALIŞMASI GETİRDİK”
Gerçekizmir: Belediyede ve ilçede 2 yılda neyi değiştirdiğinizi düşünüyorsunuz?

Filiz Ceritoğlu Sengel: Biz Adalet ve Kalkınma Partisi’nden aldık. Tabii ki onlarda başka bir anlayış vardı ama biz buraya geldikten sonra belediyede bazı kurallar koyduk. Bu kurallara herkes riayet edecek dedik. Bunların en önemlisi de takım çalışmasını herkes bir şekilde başaracak dedik. Çünkü bu belediyeden ekmek yiyorsanız ben gelip geçiciyim ama ne olursa olsun bu kentin bu belediyeye ihtiyacı var. Birimler içinde birbirini sevmeyen insanlar olabilir ama herkes bu takımın bir parçasıdır. Böyle davranmak zorundadır. Biz Efes Selçuk Belediyesi’nde takım çalışması nasıl olur ve başkasının açığı nasıl kapatılır, öncelikle bunu getirdiğimizi düşünüyorum. Halk da kendine sahip çıkmayı öğrendi. Sanırım daha toplumcu bir anlayışla ilerlemeye çalışıyoruz belediye içinde ve dışında da… Olması gereken de bu… 36 bin nüfusumuz var burada. Bir ailenin içinde CHP’li, MHP’li ve AK Partili olabilir ve bunlar kardeş olabilir. Biz burada bir arada yaşama kültürünü daha da canlı tutmaya çalıştık. Bu anlayış yerleşti.

“NEDEN EFES SELÇUK? 1989’DA BU DENENMİŞ ZATEN”
Gerçekizmir: Selçuk küçük bir ilçe ama çok önemli tarih ve turizm değerlerine sahip… Marka kent adına hak ettiği yerde mi?

Filiz Ceritoğlu Sengel: Efes tek başına Türkiye’nin yurt dışına görünen bir yeri. İçinde bir sürü nimet var. Bu nimetle Selçuk arasında ciddi bir tezat var, tanınırlık anlamında. Türkiye turizmi için çok önemli bir toprak üzerinde yaşıyoruz. Esas hedefimiz zaten bu ikisini bir araya getirebilmek ve aynı paralelde gitmesini sağlayabilmek. Efes Selçuk dememin yegane sebebi bu. Çünkü Efes dediğiniz yer görünen o antik kent değil. UNESCO’ya giren hem Meryem Ana hem Efes hem de Saint Jean… Saint Jean dediğimiz yer kentin içinde… İZBAN’dan çıkar çıkmaz karşınıza çıkan su kemerleri ve onun devamında göreceğiniz bir sürü değer var. O aradaki uçurum kapatmaya çalışıyoruz.

Gerçekizmir: Efes Selçuk ismiyle ilgili resmi bir girişim olacak mı?

Filiz Ceritoğlu Sengel: Ben Efes Selçuk diyorum, dışarı çıkıp bir sürü esnafa gitseniz kapıda Selçuk Efes ya da Efes Selçuk görürsünüz. Taşıma kooperatiflerimiz Selçuk Efes diye anılır. Her yer öyle. İsim değişikliği çok kolay bir şey değil. Meclisten geçecek ama en önemlisi TBMM, bakanlar kuruluna kalıyor. Çok zor. Efes Selçuk diyorum diye müfettiş geldi. Kentin ismini mi değiştiriyorsunuz dedi. İlk defa müfettiş gördüm. Bizim bunu değiştirebilme yetkimiz çok kolay değil. Ama bazen fısıltı, yer etmesi çok daha iyi bir reklam. Bizim isim değiştirmek gibi bir gayemiz yok. Ama Efes’in Selçuk’a ait olduğu ve Selçuk’taki değerlerin Efes’te sıkışıp kalmadığını bilmek lazım… Efes dediğimiz yer 200 bin nüfuslu bir yermiş. Bu söylem devam etmeli. Zamanında Efes’in Selçuk’a ait olduğu arasındaki bağ kopmuş. O yüzden Selçuk’taki esnaf elde edebileceği kazanımları elde edemez hale gelmiş. Bizim turisti Selçuk içine sokma ve tutabilme gibi bir durumumuz var. 1989’da da bu denenmiş. Belediye meclisine gelmiş. Bizim logomuz zaten Efes Selçuk Belediyesi… 1989’da logomuz böyle çıkmış. O dönemin meclis üyelerinin bir kısmı Selçuk Efes olsun, bir kısmı da Efes olsun demişler. Ama bir tavsiye kararı çıkmış. Efes ya da Selçuk Efes olarak anılmaya dair bir karar çıkmış. Ben aslında o tavsiye kararını uyguluyorum. Yalnızca söylemlerde dile getiriyorum. Resmi olarak bir adımımız şu an söz konusu olamaz. Kulaklarda yer etmesini sağlamak ve mantığı anlamak lazım.

“ÇOK ZORLANDIK AMA FAKİR AMA GURURLU GENÇ GİBİ DAVRANIYORUM BEN”
Gerçekizmir: Pandemi süreci ilçenizde nasıl geçti?

Filiz Ceritoğlu Sengel: Pandemi zor geçti.  Hastaneye gidip, kapıp ya da kronik hastalığı olup da vefat edenlerimiz vardı. Bir taksi şoförü ağabeyimiz vardı, muhtemelen bir turist taşırken kaptı, vefat etti. Rehabilitasyon merkezine gidip gelen bir kızımız vardı Belevi’nde, olduğu yerde kaptı ve kronik rahatsızlığından dolayı vefat etti. Durumumuz metropoldekiler gibi değil. Ama tabii pandemide birebir rakamları alamıyoruz. Bir dönem yükselme söz konusu oldu ve sonra bir anda düştü. Açılmalar sonrasında da bir artış görüyoruz. Umut ediyorum tekrar kapanmaları yaşayacak duruma gelmeyiz.

Gerçekizmir: Mali anlamda hesapta olmayan açık vermelere sebep oldu mu? Belediye başkanları bu durumu sıklıkla dile getiriyor.

Filiz Ceritoğlu Sengel: Çok ciddi oldu. Ama Efes Selçuk’ta sanıyorum başka ilçelere göre daha büyük bir sıkıntı oldu. Çünkü bizim tek gelir kaynağımız Efes ve Meryem Ana otoparklarıdır. Bir de birkaç işletmemiz var, hepsi kapandı. Bizim şu an elde edeceğimiz gelir yok.

Gerçekizmir: İller Bankası konusunu sıklıkla başkanlar dile getiriyor… Siz?

Filiz Ceritoğlu Sengel: İller Bankası payı geliyor. O biraz yanlış anlaşıldı galiba. Krediniz varsa tabii kesinti oluyor. Ama İller Bankası’ndan gelen o kesintiler olmasın, belediyeler destek olunsun çıkışı olmuştu. Ama toplanan vergilerle orantılı olarak ilçelere dağıtılıyor. Bazen o iş yanlış anlaşılıyor. Bu sefer az geldi deniyorsa aslında o toplanan verginin dağıtımıyla alakalı. Kimi kesintiler var, bunları bizden yapmayın bu dönemde gibi bir talepti o. Ama İller Bankası tek başına yeterli olmaz ki. Benim 500 küsur tane çalışanım var. İller Bankası’ndan 300 bin TL geliyor, çalışanlarımın toplam maaşı, sigortası zaten 3 buçuk milyon. Arada inanılmaz bir fark var. Çok zorlandık ama fakir ama gururlu genç gibi davranıyorum ben! Hiç isyan etmiyorum.

“BORÇ 70 MİLYONDU”

Gerçekizmir: Nasıl bir belediye devralmıştınız? Bu 2 yılda belediye kasasında nasıl bir değişim oldu?

Filiz Ceritoğlu Sengel: Geldiğimde borç 70 küsur milyon TL’ydi. O zaman bütçemiz 75 milyon falandı. Geldikten hemen sonra, 2019’da bir öngörümüz vardı. Neden? Çünkü belediyeye çok uzak değildim. Denetleme komisyonu, grup sözcüsü, grup başkan vekilliği falan olunca belediyenin her şeyini biliyordum açıkçası. Mitinglerde de bunu söyledim. Şu an belediye kötü durumda, ancak ekonomik öngörüyle bir şeyler yapabileceğimizi umut ediyorum dedim. Geldiğimde aynı yapıyı gördüm, bismillah oturdum, üzerine geçmiş dönemlerden Büyükşehir’e yatırılması gereken paylar yatırılmayınca, o paylar da geldi. Nur topu gibi bir 8 milyon daha borcumuz oldu. Bu süre içinde hizmet ediyorsunuz. Ne kadar çok hizmet ederseniz o kadar çok benzin ya da başka gider gidiyor. Sihirli değnek olsa tık diye halledersin ama bu hizmetler öyle olmuyor. 2019’da çok iyi gidiyorduk, o kadar mutluyum ki, her şey tıkır tıkır işliyor. Ne zaman o virüs Türkiye’de görüldü, biz o zaman bittik. 1 yıldan fazla bir süre geçti, o günden beri para kazanamadan kendi yağımızla kavruluyoruz.

Gerçekizmir: Göreve geldiğiniz ilk dönemde çok öne çıkmıştınız… Açıkçası metropolde de konuşulan bir başkandınız. İkinci yıl daha az gündeme geldiniz… Bu durum pandemiyle mi ilgili.

Filiz Ceritoğlu Sengel: Çünkü o dönemlerde şenlikler, organizasyonlar yapılıyordu. Bizim burası tam bir kültür sanat beşiği. Ancak şenliklerle tanıtımı yapabilirsiniz. Bunların hepsi pandemide aşağıya çekildi. Pandemide şu kadar maske dağıttım, şu kadar eve gittim, şu kadar yardım ettim gibi şeyler oldu. Aslına bakarsanız hepsi ritüel haline geldi. O belediye de bu belediye de yapıyor bunu haline geldi. Bazı açıklamalar gördüm, 100 küsur tablet dağıttım gibi… Biz burada 450 tane tablet dağıttık. İsviçre Cumhuriyet Halk Birlikleri’nden bile bize tablet geldi. Bravo Filiz Ceritoğlu Sengel’e değil. O sadece organize etti. Bravo bu sisteme destek olan halka... Pandemide herkes gibi biz de yaptık. Bu övünmek değil ama kotarabildik.

TUNÇ BAŞKAN İLE BENİM ARAMA CİHANI HARP OLSA HİÇ KİMSE GİREMEZ! HİÇ KİMSE!
Gerçekizmir: İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nde konuşan AK Partili Sema Yeşilçimen Selçuk’taki plan tadilatı maddesinin gündeme alınmadığını söyleyerek, “Büyükşehir Belediyesi ile Selçuk Belediyesi arasında CHP Milletvekili Özcan Purçu’nun da desteklediği bir Roman Köyü ile ilgili ihtilaf yaşanıyor” dedi.   Uzun süredir parti içinde de İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile aranızın mesafeli olduğu iddia ediliyordu. Büyükşehir’le Roman Köyü konusunda Selçuk Belediyesi arasında kriz olduğu konuşuluyor. Tunç Bey ile aranız nasıl. Bu iddialar doğru mu?

Filiz Ceritoğlu Sengel: Ben bunları kriz olarak değerlendirmiyorum. Sonuç olarak bir belediye, bütçe yönetiyorsunuz. Her belediye başkanı kendi mücavir sınırları içinde orkestra şefidir. Bu orkestranın içinde yönetmek zorunda kaldığınız noktada partiniz var, diğer partiler var, meclis üyeleriniz var, diğer partilerin meclis üyeleri var. Tunç Başkan ile ilgili soru çok sorulduğu için söyleyeyim; Tunç Başkan ile benim arama cihanı harp olsa hiç kimse giremez! Hiç kimse! Ne ben müsaade ederim ne de Tunç Başkan müsaade eder! Asla! Çünkü Tunç Başkan her konuda örnek aldığım birisi. Gerçekten yönetim tarzı, anlayışı, olaylara bakış açısı, çok yönlü düşünebilmesi, öngörü sahibi olabilmesine bakıldığında öğrenebileceğim çok fazla şey var. Ben hep kitaba öyle bakarım. Ben bu işten kendim adına nasıl ders çıkarabilirim? Yaptığımız her işte ondan feyzaldığımız çok belli. Çünkü Seferihisar gibi bir ilçeyi yönetti. Orası da tarım ve turizm gibi iki kolona dayanıyor. Selçuk da öyle. Orada Teos var bizde Efes var. Tarım konusunda harikalar yarattı. Ben daha adayken ondan aldığım feyzle 5 hedef 50 proje içine tarım politikaları arasına Efes tarlası, toprak okulu, üretici pazarı, tohum merkezi, tarım müzesi ve toprak kütüphanesini koydum. O anlamda hiçbir güç ve kuvvet böyle bir ayrıma sebep olamaz.

“MEVZUATLARA UYMAK ZORUNDAYIZ”

GERÇEKİZMİR : Roman Köyü konusu Genel Merkez’e de taşınmıştı. İzmir Milletvekili Özcan Purçu ile karşı karşıya geldiniz. Tavrınız, duruşunuz aynı mı?

Filiz Ceritoğlu Sengel: Kimi yasal mevzuatlar var. Ben de genel itibariyle belediyeyi mevzuatlar çerçevesinde yönetmeyi daha doğru buluyorum. Aksi kabul edilebilecek bir şey değil. Henüz daha 1/100000’lik planı yapılmayan bir yerden bahsediyoruz. O planı yapılmayan bir yere şu an için ev yapmak mümkün değil. Bu söylenebilir. Orada hala vatandaşlarımız var. Bizler de o vatandaşlarla birlikte onları kentin içine çekmeye çalışıyoruz. Kentin içinde herkes ikametgah yapabilir, böyle bir teklifimiz de oldu. istiyorlarsa ev de kiralayabiliriz. Böyle bir süreç var. Bu hiçbir şeyin sebebi olamaz. Ama hepimiz birden mevzuatlara uymak zorundayız. Bazen hukuk yorumlanabilir ama yorumlanamayacağı kısımları var. Orada yaşayanlar da bizim vatandaşımız, hepsine hepimiz sahip çıkacağız.

GERÇEKİZMİR: Peki AK Parti’nin meclise gelmediğini gündeme getirdiği plan tadilatı konusu…

Filiz Ceritoğlu Sengel: 19 Mayıs İlköğretim Okulumuz var bizim. Milli Eğitim ve Kaymakamlık güzel bir proje yapacak. Ben hemen gündeme almıştım onu. Acil olarak gitsin de Büyükşehir’e teslim edilsin diye hemen imar değişikliğini yaptık. Okul ve projeyi kaçırmayalım istedik. Büyükşehir’e gönderildi. Orası da teknik detaylarına bakmak zorunda. O yüzden gelmemiştir meclise. Bürokratik bir durudur. Bir kasıt mümkün değil zaten. Okullara CHP’li belediyelerin yaptığı yardımlar ortada. Milli Eğitim, ‘burasını yapamam’ der, bize gelirler, biz yaparız. Öyle bir şey mümkün değil.

Gerçekizmir: AK Parti Selçuk İlçe Başkanlığı tarafından çeşitli yerlere konulan ‘Love Erdoğan’ yazılı görsellerin kaldırılması ilçede gündem oldu ve siyasi tartışma yaşandı. Belediye olarak da siz de  ‘Sevdamız Atatürk’ yazılı pankartlar yerleştirdiniz.

Filiz Ceritoğlu Sengel: Biraz önceki cevabın içerisinde var. Herkes mevzuatlara uymak zorunda. ‘Sevdamız Atatürk’ pankartları ise andımız ile ilgili bir durum vardı. ‘Açtığın yolda gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğimize ant içeriz’ dedik.  

“TÜRKİYE’NİN İLK KOMPLİKE TARIM MERKEZİ OLACAK”
Gerçekizmir: 2 yılda sizin için özel olan bir proje var mı? Önümüzdeki yıl için Selçuklulara vereceğiniz müjdeler nelerdir?

Filiz Ceritoğlu Sengel: Benim için 5 hedef 50 projenin en önemli ayağı var. Çünkü sadece kendi sermayemle ortaya çıkaracağımız bir şey. Ben buradan gitsem de orada kalacak, görünür olacak bir şey var. O da; Efes tarlası, toprak okulu, tohum merkezi, tarım müzesi, üretici pazarı ve toprak kütüphanesi. Bu benim için çok önemli. Çünkü toprak okulu dediğimiz şey biraz köy enstitüsü mantığıyla olacak. Yani okul öncesi çocuklardan itibaren toprakla tanıştırma süreci olacak. Hiçbir şey öğretemesek bile gördüğü şeye zarar vermeyecek. Çevreye zarar vermemeyi öğrenecek. Bu kadar iklim krizinin olduğu bir ortamı yaşıyorken buna dair neler yapılabileceğini öğrenecek. İnsanları aile tarımına geri döndürmeye çalıştıracağız. Çiftçilerimiz çok ciddi ihracat yapıyor ama onlara başka eğitimler de vereceğiz. Burada turizm ve tarım birlikte gidiyor. Turizm sektöründe çalışanlar kışın budamaya giderler. Ama doğru budama tekniklerini öğretmek gibi bir amacımız olacak. Çünkü buradan para kazanıyorlar. Doğru seminerleri vermeye yöneleceğiz. Gelir gelmez 2 buçuk milyonluk ihale hazırlıklarına başladık. Türkiye’nin ilk komplike tarım merkezi olacak. Bunu çok önemsiyorum ve heyecanlanıyorum. Tarım müzesinin köy enstitülerini yaşatır pozisyonda yapmak istiyoruz. Bayağı ağır bir işe girdik aslında. Ama bizi destekleyenler çok çok iyi akıllar veriyor. Birlikte hareket ediyoruz. Tunç Başkan’ın tarım politikalarından çok feyzalıyoruz. Bu beni heyecanlandırıyor. Ama beni en çok mutlu eden neydi? Köy enstitüleri çok heyecanlandırdı. Biz onlara köy akademileri dedik. Çocuk bir yerden kitap okurken bir yerden Beethoven dinliyor olması güzel. Bunu köylerde başlatmak, İngilizce eğitimi orada vermek heyecanlandırıyor. Eğitim- Hane Projesi bence çok iyi ama keşke gücümüz yetse başka bir şey yapsak. 600 bin tane atanmayan öğretmen var. Şu anda uzaktan eğitim mevzusunda paranız varsa çocuğunuza özel ders aldırıyorsunuz. Ama paranız yoksa özel ders aldıramıyorsunuz. 8 ve 12’nci sınıflara giden ve sınava girecek çocuklar var. İşte o çocukları atanmayan öğretmenlerle buluşturup, özel ders aldırıyoruz. Şimdi sınav sonuçlarını bekliyorum o çocukların. Efeslim Kart başlı başına bir ilkti ve o yüzden şehir ödülüyle taçlandı. Bu zor bir sistemdi ve işledi, esas ödülümüz bu. Çocuklara taşımalı eğitim yapıyoruz. Sanırım sosyal projeler bana büyük bir haz veriyor. Ama bir an önce 2019’da çıkış yaptığımız yere geri dönmek istiyorum. Efes festivali bizim için çok önemliydi. Konserler verildi ama mevzu konser değildi. Türkiye’nin her yerinden belediyeler buraya geldi. Efes markasını da aldık, devam etmek istiyoruz. Bin 600 kişilik kamp da geldi. Bu sürecin geçmesini bekleyeceğiz. İnsanlar özleyince daha iyi olacak diye düşünüyorum.

“KIZI GİBİ SAHİP ÇIKIYOR”
Gerçekizmir: Belediye ve ilçe örgütü uyumu nasıl?

Filiz Ceritoğlu Sengel: Ben çok şanslıyım. Gayet iyi ve uyumlu gidiyoruz. Beni yetiştirenlerden birisi ilçe başkanım Mehmet Karanfil. Çok büyük bir fedakarlıkla geldi. Ben belediye başkan adayı belirlendiğimde ana kademe, kadın ve gençlik kolları gitmişti, başka bir adayı desteklediği için. Uzunca bir süre de yönetimsiz kaldık. Meclis listesini yaparken yönetim kurulu yoktu. Ama direkt gelip örgüt olmayabilir ama biz buradayız diyen insanlardan kurulu bir yönetim ve ilçe başkanım var. Kızı gibi sahip çıkan, yanlış olduğunu düşündüğü zaman uyaran ve her daim haklı olduğundan hiçbir zaman tereddüdümün olmadığı birisi... İyi ve el ele yol alıyoruz. Geçen dönemden meclis üyesi olanlar da var. Onlar da çok destek oluyorlar. Biz şanslıyız. Meclis, örgüt ve belediye uyumu çok önemli…

Gerçekizmir: Parti içindeki yarışlara bakış açınız nasıl? Müdahaleniz oluyor mu?

Filiz Ceritoğlu Sengel: Bu belediye başkanlığı mevzusu değil. Meclis üyeliği çok yanlış anlaşılır. Meclis üyeleri belediye başkanının meclis üyeleri değildir. CHP’nin ya da partisinin meclis üyesidir. Orada gördüğüm tecrübeler var. Ben CHP üyesiyim. Evet belediye başkanı olunca yakamdaki rozeti çıkararak başkanlık misyonumu ayrı yürütürüm. Ama esasen ben CHP üyesiyim. Bu her şeyin en başlangıcı ve vazgeçilmezi… Yarın bir gün hiçbir şey olmayabilir tek de kalabilirim. Eğer bir yerin üyesiysem doğal olarak bir oy kullanacağım, doğal olarak bir fikrim var, doğal olarak fikrimi paylaşma özgürlüğüm de var. İşi ikiye ayırmak gerekiyor. Ama bir partilim öteki partilimden daha önemlidir gibi bir kafa yapısına sahip değilim. Bir; benim üye olarak bir düşüncem var. İki; meclis -örgüt- belediye üçlü sacayağı dedim ya, onların aynı anlayışa, aynı vizyona, aynı bakış açısına uygun olacak birisiyle yol almak istemek kadar doğal bir şey yok. Bu kendi ekibim olsun değil. Aynı anlayışta olalım, önemli bir şey. Çünkü ailenin içinde 5 parmağın 5’i bir değil ama paralel bir gidişat bence önemli. Bu işin içine karışmak değil. Hiçbir partiliyi hiçbirinden ayıramazsın. Kimin daha fazla partili olup olmadığı yargısı bana düşmedi. Ama bir kenti yönetiyoruz. Bu büyük bir sorumluluk. O orkestra şefliğinde yanında tutacakların bence önemli.

Gerçekizmir: Meclisteki Cumhur İttifakı muhalefetini nasıl?

Filiz Ceritoğlu Sengel: Şu ana kadar bir şeyleri yapıcı noktaya kadar geldi. Ama tazeyiz. 2 yıl çok uzun bir süre değil. Bundan sonra nasıl gidecek bilmiyorum. Çünkü artık siyasi hırslar, ihtiras, talepler girecek. Herkes iktidar olmak isteyecek. Ama şu ana kadar çok uyumluyuz.

“BENİM DE BELEDİYE BAŞKANI OLDUĞUMU HERKES KABUL ETTİ DİYE DÜŞÜNÜYORUM”
Gerçekizmir: Size karşı bir parti içi muhalefet var mı?

Filiz Ceritoğlu Sengel: Örgüt bana hep sahip çıktı. Hep! 7 tane aday adayıydık. Herkesin gönlünden geçen bir aday vardı. Ben onları anlayabiliyorum. Çok normal bir şey... Hiç yarı yolda bırakılmadım. Zaten bırakmak isteyenler de deniz dalgası gibi kıyıya çıktı. Çıkmayanlarla birlikte yolumuza devam ediyoruz. Herkesin gönlünden bir aslan geçer, onlar da beni partimin üyesi. Başka bir şey düşünüyor diye onları ötelemem. Benim de belediye başkanı olduğumu herkes kabul etti diye düşünüyorum.  Empati yaparak gidebiliyoruz. Şanslıyız.

“CHP’NİN GÜNDEMİNDE MUHARREM İNCE VE PARTİSİ YOK”
Gerçekizmir: Muharrem İnce partiden ayrıldı ve yeni bir parti kuracak.  Selçuk özelinde bir kopuş var mı partinizden Memleket Hareketi’ne?

Filiz Ceritoğlu Sengel: Şu anda Efes Selçuk özelinde bir duyumumuz yok. Acaba şöyle olur mu dediğimiz şeyler var ama somut bir şey yok. Zaten CHP’nin gündeminde de Muharrem İnce ve partisi yok! . Bizim de gündemimiz de yok...

“ÖLÜNCEYE KADAR BURADA KALMAK GİBİ BİR NİYETİM YOK”
Gerçekizmir: Birçok belediye başkanı 2 dönemi ideal süre olarak görüyor. Siz kaç dönem görev yapmayı hedefliyorsunuz?

Filiz Ceritoğlu Sengel: Yapmak istedikleriniz var, heyecan duyuyorsunuz. Hele yaşadığın, büyüdüğün, çocuğunu büyüttüğün kentte hayallerin varsa ve bunları yapmak adına mühür elde etmişsen yapmak istiyorsun. İlk geldiğimdeki heyecan oydu, sonra pandemi demoralize etti bizi. Tabii onları gerçekleştirmek istiyorum. Onları gerçekleştirmenin ne kadar süreç alabileceğini bilmiyorum. Siyasette bana 1 dönem yeter demek bence az bir süre. Hiç kimse 1 dönemde kendisini çok net ortaya koyamaz. Mali durumun düzelmesi, iç tarafın düzenlenmesi, yatırıma girecek, kredi çekecek, ihalesi vs kolay işler değil. Bence 1 dönem çok yeterli değil. Ancak siyasette hiç belli olmaz. Şu zaman bitecek gibi bir şey yok. Ama şunu biliyorum; belediye başkanlığı benim mesleğim değil. Ve ben buraya CHP ile birlikte geldim. Hizmet adına bana bir görev verildi, halk da takdir etti. Selçuk’ta CHP’nin ulaştığı en yüksek oyu alarak yüzde 53 ile seçildim. Bir sürü vatandaştan oy aldım. Benim onlara karşı mesuliyetim var. Ama bundan sonrasının takdirinin ne olacağını ben de kestiremiyorum. Bir gün hayatımda siyaset bitecek ve ben normal hayatıma devam edeceğim. Siyaset bitmez de belediye başkanlığı bitecek. Bitsin zaten. Ben gideyim daha genç gelsin, daha başka bir vizyon koysun. Ölünceye kadar burada kalmak gibi bir niyetim yok.

Gerçekizmir: İzmir’de CHP’den 3 kadın belediye başkanısınız. Aranızdaki uyum nasıl? Bir araya geliyor musunuz? Partinizde kadın belediye başkanı veya vekil sayısının artması adına bir mücadeleniz var mı?

Filiz Ceritoğlu Sengel: 3 kadın belediye başkanı olarak aramızda ciddi bir uyum var. Bazen birbirimize telefon açar sorarız.

Kadın erkek mevzularıyla başlayan cümleleri hiç sevmiyorum. Tabii ki de kadın siyasi temsil çok önemli ve daha fazla olmasını isteriz. Ama buna dahil olabilecek olan mücadele ‘hadi sen çık’ demekle olmaz, bu anlayışı yerleştirmek lazım. Buna da tek başıma benim gücüm yetmez. Eşitlik birimini kurduk şu anda. Biz Efes Selçuk’tan siyasi olur mu bilmem ama kadın liderler yetiştirmeyi düşünüyoruz. Bence yetiştireceğiz. Kadınlarımıza diksiyon dersi vermeye başladık. Temel hukuk eğitimi vermeye başladık. İlla siyasete girmesi gerekmiyor. Bulunduğu yerde söz söyleyebilme hakkına sahip olduğu sürece zaten içeriye gireceklerdir.