Erdoğan'dan 'İnce' mesaj: Yargıda hesabını versin!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Adıyaman Hükümet Konağı önünde düzenlenen mitingde halka hitap etti.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

''Bizim siyasetimiz hizmet siyasetidir. Biz milletimize efendilik taslamaya değil hizmetkar olmaya geldik. 24 Haziran'da sizlerden yeniden hizmet için yatırım için bir kez daha destek istiyoruz. 24 Haziran'da güçlü hükümet için Cumhurbaşkanlığı'nda şahsımı Meclis'te AK Parti'yi desteklemeye hazır mıyız?

''BU SÜREÇTE DARGINLIK KIRGINLIK YOK''

Bu süreçte dargınlık kırgınlık yok. Bazen duyuyorum dargınlık kırgınlık olanlar var. Makam mevki aşiret bunları koyalım bir kenara. Biz yaradılanı yaradandan ötürü seviyoruz seveceğiz. Adıyaman'a 14 katrilyon liralık destek ve yatırım yaptık. Nankörler de bitmez sizin gibi gerçekten efendiler de bitmez. TOKİ aracılığıyla Adıyaman'da 4 bin 300 konut projesini hayata geçirdik.

''SEÇİMLERDEN SONRA İNŞALLAH KAHTA'YA DA GELİRİZ''

Bu akşam İstanbul'da tüm özel halk otobüsçüleri ile iftar yapacağız. Sözüm var seçimlerden sonra nasıl Sincik'e Gerger'e geldiysek inşallah Kahta'ya da geliriz. Kahta Köprüsü de bitmek üzere. Bu projenin tamamını 2 yıl içerisinde hizmete alıyoruz.

''ADIYAMAN'I HIZLI TRENE KAVUŞTURACAĞIZ''

Hızlı tren projelerimizin içinde Adıyaman da var. Maalesef ana muhalefet partisinin adayı 'Yüksek hızlı treni yapıp da ne yapacaksın?' diyor. Bunların hayatları boyunca bir dikili ağaçları yok. Yatırım bizim işimiz. Adıyaman'ı hızlı trene kavuşturacağız. Adıyaman Havalimanımıza yeni bir terminal binası yaptık.

''TÜTÜNE KARŞI OLSAM DA BU ÜRÜNÜN TİCARİ ÖNEMİNİ GÖRMEZDEN GELMİYORUM''

Adıyamanlı çiftçilerimize 1,2 katrilyon lira tarımsal destek verdik. Bay Kemal çiftçilere bir şey vermiyor diyordun. Bunlar ne? Bunları biz verdik Bay Kemal sen vermedin. Tütün meselesi... Adıyaman'ın tarihinde tütün önemli bir yere sahip. Şahsen tütüne karşı olsam da bu ürünün ticari önemini görmezden gelmiyorum. Ama yine de tavsiye ediyorum sakın sigara içmeyin.

''SEN AKTİF İÇİCİ OLUYORSUN O PASİF İÇİCİ OLUYOR''

Erkekler hanımlara zulmetmeyin. Sen aktif içici oluyorsun o pasif içici oluyor ama zararı benim hanım kardeşlerim görüyor. Geçmişte tütünün 1 gramının satışı dahi yasakken gerekli düzenlemeyi yapıp tütünün değerinden satılabilmesine biz imkam sağladık. Bu konuda herhangi bir geriye gidiş söz konusu değildir. Arkadaşlar 24 Haziran'dan sonra bu konuda çalışmalarını yapıyorlar.

''OY NAMUSTUR, OYUNUZA SAHİP ÇIKIN''

Kazanılmış haklarınızı AK Parti iktidarı geri almaz. Oy namustur, oyunuza sahip çıkın.

''ANA MUHALEFETİN PARTİSİ MİLLETVEKİLLERİNİ PAZARA ÇIKARDI'' 

Ana muhalefetin partisi bir süre önce milletvekillerini pazara çıkardı. 15 tane milletvekili pazara çıktı. 15 milletvekilini birden paket yapıp bir başka partiye servis etti. Milletvekillerinin şaşkın yüzleri hala gözlerimin önünde. 23 Nisan'da Meclis'e gittiğimde bu milletvekillerinin kendilerini saklamaya çalıştıklarını gördüm. Yapılan işin ne kadar utanç verici olduğunu onlar da biliyorlardı. Hepsi bir araya gelip seçimde bizim önümüzü kesecekler. Bu siyaset mühendisliği hesaplarıyla biz 1989 yılındaki ilk adaylığımızdan beri mücadele ediyoruz. Onun için de hesabı da hesap yapanı da anında tanırız. Sahada seçmenini ona buna peşkeş çeken bir partinin, ülkenin yönetiminde iddiası zaten yok demektir. Kafalarındaki 40 tilki artık 24 Haziran'da başka yere kaçacak. Yakında bunların hepsinin de kuyrukları birbirine dolanacak.

''TOPUNUZ GELİN''

Benimle ilgili yurtdışında özellikle Almanya'da yapılanları duyuyorsunuz değil mi? Topunuz gelin. Avrupalı Adıyamanlı kardeşlerim her şeyi çok iyi biliyor. (CHP) Genel Başkanı dahil pek çok sözcüsü 'Şu parti illa barajı geçmeli' diyerek adeta seçmenlerini işportaya çıkarıyor. Barajı geçsin dedikleri parti bu ülkenin en eli kanlı örgütünün emrinden çıkamadığı için gerçek anlamda siyasi parti olamamış bir yapıdır.

''SAYIN MUHARREM İNCE İNCE EDİRNE'YE GİTTİN''

Şimdi cezaevinden aday olan bu zatı (Selahattin Demirtaş'ı) ziyaret etmiş. Muharrem... Sayın Muharrem ince ince Edirne'ye gittin. Peki bu Diyarbakır'da yapılan 7 Haziran seçimlerinden sonra bu ziyaret ettiğin şahıs değil miydi 53 tane Kürt kardeşimin ölümüne neden olan? Sen hangi akla hizmet ediyorsun? Serbest bırakılması gerekiyormuş. Bu ülkede hukuk var. 53 tane Kürt kardeşimi orada öldürdüler. Yasin Börü'nün hesabını veremezsiniz. Yargı tecelli edecektir. Gereği neyse o olacaktır. Bunlar sadece mezar taşı dikmeyi bilirler. Ekranlarda saz çalıyor diye pazarlananlar milletimize kurşun sıkanların sırtını sıvazlıyordu. 6-7 Ekim'de insanlarımızı birbirine kırdıranlar bunlar değil miydi? Şimdi cezaevinden esip yağan zatın elinde 53 vatandaşımızın kanı var. Belediye başkanları, seçildikleri yere hizmet etmek yerine devletin kendilerine tahsis ettiği aracı gereci, parayı götürüp örgüte, dağa gönderiyordu. Teşkilatları derseniz örgüt adına dağa adam toplama ve bunları adeta ölüme gönderme merkezleri haline gelmişti. Böyle bir partinin illa Meclis'te olmasını ülkemizde sadece bir PKK istiyor bir de CHP.

''ANA MUHALEFET PARTİSİNİN ADAYI ASLINDA KOMİK BİR ADAM''

Cumhurbaşkanı adaylarına bakıyoruz, bir kısmını zaten hiç zikretmiyorum, onlar cumhurbaşkanlığına değil sadece isimlerini oy pusulasına yazdırmaya aday. Geriye kala kala ana muhalefet partisinin adayı kalıyor. Onu da bir süredir meydanlarda, televizyonlarda seyrediyorsunuz. Aslında komik bir adam. Kimi zaman yalan dolanla kimi zaman atıp tutarak insana hoş vakit geçirtiyor. Ama asıl soru şu, böyle kişiye ülkenin yönetimi emanet edilir mi?

Şimdi çıkmış AK Parti'yi kurarken Pensilvanya'dan icazet almışım. Sayın Muharrem iddiayı ispat iddia sahibine aittir. Eğer Pensilvanya'dan icazet almışsam bunu ispat etmek senin görevin edemezsen namertsin dedim. Şu ana kadar bir ses var mı? Tuttu bir kitaptan bir satır. O kitabın yazarı bu somut bir şey değil dedi katılmıyorum dedi. Ey milletim aziz milletim benim bu güzel ülkemi yalanla dolanla siyaset yapanlara mı teslim edeceksiniz? Kendisine dava açtım. Yargıda hesabını versin. Biz icazeti halkımızdan aldık Pensilvanya'dan değil. Haddini bil kiminle ne konuşacağını çok iyi bil. Şimdi mahkemede hesabını ver.''