Kurultay’da Aslanoğlu’ndan ön seçim konuşması… Çarpıcı ‘İzmir’ çıkışı!

GERÇEKİZMİR/CHP'nin "değişim" mesajıyla gittiği ve tüzük değişikliklerinin konu alındığı 20'nci Olağanüstü Kurultay'ında yeni tüzük, 900'ün üzerinde evet oyu ile kabul edildi.

CHP'de yeni tüzük, 900'ün üzerinde evet oyu ile kabul edildi. Milletvekilliği adaylığına üç dönem sınırı, örgüt denetiminde ön seçim, genel merkeze yüzde 15'lik kontenjan öngörüldü. Yeni tüzük, mevcut tüzüğe göre iki yılda bir gerçekleştirilen kongrelerin aralığını üç yılda bire çıkardı. Meclis üyeleri ile belediye ve iştiraklerinde çalışanlar kongrelerde aday olamayacak.

Kurultayda CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu ön seçim özelinde yaptığı konuşmada çarpıcı mesajlar verdi.

Aslanoğlu şunları söyledi;

"Ben partiye girdiğimde ön seçim konuşuluyorduk. Geldim 49 yaşına hala ön seçim konuşuluyoruz. Partinin baraj altında kaldığı 1999 yılından bu yana, yani çeyrek asırdır neredeyse adaylarımızı atamalarla belirliyoruz. Atamalardan hepimiz mustaribiz. Aslında en çok muzdarip hatta açık ara en öndeki il İzmir’dir. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde 2 milyon oy vermiş, Recep Tayyip Erdoğan 1 milyon 20 bin oy farkı atmış İzmir’in İl Başkanı olarak konuşuyorum. Biz bu 25 yılda İzmirli olmayan çok değerli ağabeylerimizi, ablalarımızı İzmir’den milletvekili yaptık. Son seçimde 14 milletvekili çıkardık, maalesef sadece 6 tanesi benim şehrimde oturuyor. Artık bu düzenin biraz değişmesi gerektiğini çok net gösteriyor.

Ön seçim örgütlerinin tümünün istediğidir. O yüzden ön seçimden kaçmadan, ön seçimden korkmadan bunu savunmalıyız. Öneri geldiğinde yüzde 15 ki bazı arkadaşlarımız yüzde 5 önerdiler. Ben ilk toplantıda söz alarak bu yüzde 5’in hepsini İzmir’de kullanırlar. O yüzden bir bölgesel zorunluluk getirilmesi gerekiyor. Yüzde 5 de olsa 10 milletvekilinin 10 tanesi İzmir’den kullanılır. O yüzden bir bölgesel zorunluluk getirilmelidir.  Bugün gördüğünüz taslakta bölgesel zorunluluk var. Yani İzmir’deki her 2 bölgede 14,14 olan yerlerde genel merkezimizin tasarrufu 2,2 olabilir. Bu 4 taneden bir tanesini il örgütü söylemek zorunda. 2 tanesini kadın kolları ve gençlik kollarından oluşmak zorunda. Bir tanesi şuan ki mevcut milletvekilleri içinden kullanılabilir. Bu  da maksimum sındır. Bu saate kadar lehte ve aleyhte söz alan arkadaşlarımın gönülden daha iyisi için konuştular. Birbirimizi kırmayalım. Muhakkak değişmesini isteyen arkadaşlarımız, maddelerin bazı kısımlarının değişmesini isteyen arkadaşlarımız da partimizin iyiliğini istiyorlar. Böylesinin daha doğru olduğunu düşünüyorlar. Ama arkadaşlar, 81 il başkanı, 2 milletvekilimiz, 2 parti meclisi üyemiz 85 kişilik bir kuruldan bahsediyoruz. Yani bugün gördüğümüz taslak bir müşterek taslaktır. Haklısınız, daha iyisi, daha güzeli mümkün mü, belki mümkündür. Belki daha fazla tartışsak daha iyilerini bulma şansımız olacaktır. Bazıları için farklı farklı görüş önerileri oluştu. Ama emin olun bu taslak başladığında daha demokratik, daha katılımcı, daha özgürlükçü bir tüzük için yola çıktık. Aramızda hiçbiri bu tüzüğün bir önceki tüzükten daha az demokratik olduğunu, daha az katılımcı olduğunu savunamaz. Son 25 yılda bu partiye (yani baraj altında kaldığımız günden bugüne) emek veren, kapasını açan il başkanları, ilçe başkanları, parti meclis üyeleri, genel başkan yardımcıları, genel başkanları muhakkak bu partinin daha iyi olması için çalıştılar. Hepsine ayrı ayrı teşekkür ederim. Hepimizden tek ricam var; lehte aleyhte konuşsak da buradan çıktığımızda bu ülkenin her bir vatandaşı bizim buradan kol kola çıkmamız bekliyor. İktidara birlikte yürümemizi bekliyor. Kimseyi kırmadan, kimseyi dökmeden iktidara yürüyeceğiz."